29 Mart 2024
  • Lefkoşa25°C
  • Mağusa26°C
  • Girne23°C
  • Güzelyurt25°C
  • İskele26°C
  • İstanbul20°C
  • Ankara21°C

YASAL DÜZENLEME OLMADAN DA ADIM ATACAĞIM

Yasal düzenleme olmadan da adım atacağım

22 Şubat 2014 Cumartesi 06:11

WASHINGTON  ABD Başkanı Barack Obama, ülkede yoksullarla zenginler arasındaki ekonomik eşitsizliği daraltma ve orta sınıfı güçlendirmeye yönelik icraatları hayata geçirmek için "gerektiği zaman ve yerde" Kongre'yi atlayarak, Başkanlık Kararnamesi yayımlamak suretiyle harekete geçeceğini belirtti. Obama, ABD Başkanı olduktan sonraki 6. Birliğin Durumu konuşmasını yaptı. Kongre'nin birleşik oturumunda televizyonları başındaki milyonlarca Amerikalıya seslenen ve bu yıl Kongre seçimlerinin yapılacak olması nedeniyle konuşması ayrı bir önem taşıyan Obama, Kongre'deki iki parti arasında özellikle bütçe konusunda krizlerle geçen bir yılın ardından, 2014 yılını "eylem yılı" ilan etti. Konuşmasında, ekonomik büyümenin hızlandırılması, orta sınıfın güçlendirilmesi ve orta sınıf için yeni fırsatların inşa edilmesine yönelik birtakım öneriler ortaya koyan Obama, "Bunların bazıları Kongre'nin adım atmasını gerektiriyor, hepinizle çalışmaya istekliyim. Ancak Amerika hareketsiz durmaz ve ben de öyle. Dolayısıyla, Amerikalı ailelerin önündeki fırsatları geliştirmek için, yasal düzenleme olmadan da nerede ve ne zaman adım atabiliyorsam, bunu yapacağım" diye konuştu. Obama, Kongre'yi atlayarak Başkanlık Kararnamesi yayımlamak suretiyle adım atacağı hususlar arasında; federal sözleşmeli çalışanlar için asgari ücretin artırılması, milyonlarca Amerikalının emeklilik için tasarruf yapmalarına imkan tanıyacak yeni bir sistemin kurulması gibi adımları saydı. Bütçe konusunda yaşanan tartışmaların önemli tartışmalar olduğuna işaret eden Obama, "Ancak  bu tartışma, demokrasimizin en temel işlevlerini bile yerine getirmemizi engelliyorsa, aramızdaki farklılıklar hükümetin kapanmasına ya da ABD'nin itibarının tehlikeye girmesine neden oluyorsa, o zaman Amerikan halkı için doğru olanı yapmıyoruz demektir" ifadesini kullandı. "Göçmenlik reformunu bu yıl tamamlayalım" Ülkede çok tartışılan göçmenlik reformu konusuna değinen Obama, Demokratların çoğunlukta olduğu Senato'dan geçen, ancak Cumhuriyetçi çoğunluklu Temsilciler Meclisi'nde takılan reformun bu yıl hayata geçirilmesi çağrısında bulundu. Obama, "Eğer ekonomik büyüme konusunda ciddiysek, bozuk göçmenlik sistemimizi tamir etmenin zamanı. Göçmenlik reformunu bu yıl tamamlayalım" dedi. Obama,  ülkede büyük tartışmalar yaratan bir diğer konu olan sağlık reformuyla ilgili olarak da kamuoyunda "Obamacare" olarak bilinen reformun hayata geçmesiyle çok daha fazla sayıda Amerikalının sağlık sigortalı olma şansına eriştiğinden bahsetti. Obama, şunları söyledi: "Bu yasanın getirileri hakkında Cumhuriyetçi dostlarımı ikna edebilmeyi beklemiyorum. Ama şunu biliyorum ki, Amerikan halkı eski kavgaları yeniden vermek istemiyor. Maliyeti düşüren, daha fazla kişiyi kapsama alanına alan ve seçenekleri artıran spesifik planlarınız varsa, neleri farklı yapacağınızı Amerika'ya anlatın. Ancak milyonlarca Amerikalıya katkısı olan bir yasayı iptal etmek için bir 40 oylama daha yapmayalım. Amerikan halkına, sadece neye karşı olduğumuzu değil, neden yana olduğumuzu söylemekle yükümlüyüz." Ülkede son günlerde sayısı daha da artan bireysel silahlı saldırılara da değinen Obama, "Kongre ile ya da Kongresiz", ülkedeki sinema salonlarında, alışveriş merkezlerinde, Sandy Hook gibi okullarda bu tip yeni trajedilerin yaşanmasını önlemeye yardımcı olmak için çaba göstermeye devam edeceğinin altını çizdi. "Kadınlara yönelik maaş dengesizliği bir utanç" İş gücünde kadın ve erkekler arasındaki maaş dengesizliğine de değinen Obama, "Bugün kadınlar iş gücümüzün yaklaşık yarısını oluşturuyor ancak hala bir erkeğin kazandığı bir dolara karşılık 77 cent kazanıyorlar. Bu yanlış ve 2014 yılında bu bir utanç kaynağı. 'Mad Men' dizisinden bir bölüme ait iş yeri politikalarını yürürlükten kaldırmanın zamanı. Bu yıl, Kongre, Beyaz Saray, Wall Street'ten Main Street'e kadar iş çevreleri, her bir kadına hak ettiği fırsatı vermek için hep birlikte bir araya gelelim. Çünkü kadınlar başarılı olduğunda Amerika'nın da başarılı olacağına kuvvetle inanıyorum" dedi. Obama, iklim değişikliğiyle mücadelenin önemini de dile getirdiği konuşmasında, "Çocuklarımızın çocukları gözümüzün içine bakıp, onlara yeni enerji kaynaklarına sahip, daha güvenli ve istikrarlı bir dünya yaratmak için elimizden geleni yapıp yapmadığımızı sorduklarında, 'evet yaptık' diyebilmemizi istiyorum" diye konuştu. Obama, bugün Amerika'nın enerji bağımsızlığına yıllardır olmadığı kadar yakın olduğunu da belirtti. Obama'nın, konuşmasının sonunda, Afganistan'daki bir bombalı saldırıda ağır yaralanan ve Michelle Obama'nın locasında Birliğin Durumu konuşmasını izleyen Cory Remsburg adlı askeri tanıtması sırasında salonda duygusal anlar yaşandı, bütün salon ayağa kalkarak Remsburg'u uzun süre alkışladı. “ABD’nin en uzun savaşı nihayet bitmiş olacak”  Obama konuşmasının dış politikaya ayırdığı bölümünde ise ABD’nin Afganistan'daki misyonuna değinirken, Afgan güvenlik güçlerinin ülkede sorumluluğu üstlendiklerini ve ABD güçlerinin destek rolüne geçtiklerini ifade etti. Obama, “Müttefiklerimizle birlikte, oradaki misyonumuzu bu yılın sonuna kadar tamamlayacağız ve ABD’nin en uzun savaşı nihayet bitmiş olacak” dedi. Obama, kendi gelecekleri için sorumluluk üstlenen birlik içindeki bir Afganistan için desteklerinin devam edeceğini söyledi. ABD ile Afganistan arasında görüşmeleri süren İkili Güvenlik Anlaşması’ndan da bahseden Obama, “Eğer Afgan hükümeti müzakere ettiğimiz güvenlik anlaşmasını imzalarsa, NATO kuvvetleriyle birlikte küçük bir ABD birliği, Afgan kuvvetlerini eğitmek ve yardım etmek ile El-Kaide’nin kalıntılarının izini sürmek için yapılacak terörle mücadele operasyonlarını yürütmek gibi iki sınırlı görev için Afganistan’da kalabilir” diye konuştu. Afganistan ile ilişkilerinin değişebileceğini belirten Obama, "Ama bir tek şey değişmeyecek; teröristlerin ülkemize karşı saldırıya girişmesini önleme kararlılığımız" dedi. Terör tehdidi devam ediyor Obama, El-Kaide’nin çekirdek liderleri yenilgiye uğratılsa da El-Kaide bağlantılı ve diğer radikal unsurların dünyanın farklı bölgelerinde tutunduğuna vurgu yaptı. “Gerçek şu ki bu tehlike devam ediyor” diyen Obama, sözlerini şöyle sürdürdü: “Yemen, Somali, Irak ve Mali’de, bu ağları bozmak ve etkisizleştirmek için ortaklarımızla çalışmayı sürdürmek zorundayız. Suriye’de, terörist şebekelerin ajandasını reddeden muhalifleri destekleyeceğiz. Burada ülkemizde, savunmamızı güçlendirmeyi ve siber saldırı gibi yeni tehlikelerle mücadelemizi sürdüreceğiz.” Tetikte olmaya devam edeceklerini belirten Obama, liderlikleri ve güvenliklerinin sadece orduya bağlı olmadığını, başkomutan olarak ABD halkını koruması gerektiğinde güç kullandığını ve görevini sürdürdüğü sürece bunu yapmada tereddüt etmeyeceğini dile getirdi. "Gerçekten gerekli olmadıkça askerlerimizi tehlikeye atmayacağım" Obama, “Ama gerçekten gerekli olmadıkça ne askerlerimizi tehlikeye atacağım ne de çocuklarımızın ucu açık savaşlara batmalarına izin vereceğim. Verilmesi gereken savaşlarda savaşmalıyız, teröristler bizden istediklerinde değil. Büyük ölçekli konuşlandırmalar bizi güçsüzleştirebilir ve bu neticede aşırıcılığı besleyebilir. Dolayısıyla, daha hedefe odaklı çabalar ve yabancı ortaklarımızın kapasitelerini inşa etme yoluyla aktif ve agresif biçimde terörist şebekelerin peşine düşerken bile, Amerika daimi bir savaş durumundan uzak durmalı. Bu nedenle insansız hava araçlarının kullanımına ölçülü sınırlamalar getirdim, dışarıdaki insanlar neticeye aldırmaksızın onların ülkelerini vurduğumuzu düşünürlerse daha güvende olmayacağımız için ” diye konuştu. Başkan Obama konuşmasında istihbarat toplama programına yönelik yapacağı reformlara da vurgu yaptı. Obama istihbarat camiasının hayati öneme sahip çalışmalarının hem içeride hem dışarıda kamuoyunun güvenine bağlı olduğunu, sıradan insanların özel yaşamlarının ihlal edilmemesi gerektiğini belirtti. "Bu yıl Guantanamo'yu kapattığımız yıl olmalı" Afgan savaşının bitişiyle birlikte artık bu yılın "Guantanamo üssündeki hapishanenin kapatıldığı ve Kongre'nin hapishanedeki tutuklukların transferine yönelik kısıtlamaları kaldırdığı yıl" olması gerektiğini dile getiren Obama, "Çünkü terörizme sadece istihbarat ve askeri eylemler yoluyla değil, anayasal ideallerimize sadık kalarak ve dünyanın geri kalanına örnek olarak karşı koymalıyız" diye konuştu. Obama, ABD’nin güçlü ve prensipli diplomasisinin, birçok ülkede nükleer materyallerin yanlış insanların eline geçmesini önlemenin yanı sıra kendilerinin Soğuk Savaş stoklarını da eritmelerine imkan sağladığını anlattı. Yürüttükleri diplomasiden övgüyle bahseden Obama, “Suriye’nin kimyasal silahlarının yok edilmekte olmasının nedeni güç kullanma tehdidiyle desteklenen Amerikan diplomasisidir ve biz, Suriye halkının hak ettiği bir geleceği, diktatörlükten, terörden ve korkudan uzak bir geleceğin önünü açmak için ilerleyen dönemde uluslararası toplumla birlikte çalışmaya devam edeceğiz” diye konuştu. Obama, ABD diplomasisinin, zorlu ancak gerekli müzakereleri yürüten İsraillileri ve Filistinlileri de destekliğini kaydetti. “Kennedy ve Reagan Sovyetler Birliği ile müzakere edebildiyse...” Obama, ABD diplomasinin başarılarına İran’ın nükleer programındaki ilerlemeyi durdurmasını da örnek gösterdi. 10 yılda ilk kez Tahran’ın nükleer programında ilerleme sağlamasının önüne geçildiğini vurgulayan Obama, İran’ın yüksek seviyelerdeki zenginleştirilmiş uranyum stoğunu saf dışı bırakmaya başladığını, yeni gelişmiş santrifüjler tesis etmediğini, nükleer tesislere yapılan eşi görülmemiş denetlemelerin İran’ın bomba üretmediğinin teyit edilmesine yardımcı olduğunu anlattı. Obama, "(İran'la) Bu müzakereler zorlu olacak. Başarıya ulaşmayabilir.  İran’ın, müttefiklerimizi tehdit eden Hizbullah gibi terör örgütlerine desteği konusunda gözümüz açık. Ülkelerimiz arasındaki güvensizliğin de net farkındayız" dedi. Ancak bu müzakerelerin güvene bağlı olmadığını, varılacak uzun vadeli bir anlaşmanın kendilerini ve uluslararası toplumu İran’ın nükleer bomba inşa etmediği noktasında ikna edecek teyit edilebilir eyleme dayanması gerektiğini belirten Obama, “Eğer John F. Kennedy ve Ronald Reagan Sovyetler Birliği ile müzakere edebildiyse, o halde kuşkusuz, kuvvetli ve kendine güvenen bir ABD bugün daha az kuvvetli hasımlarla müzakere edebilir” ifadesini kullandı. "İran'a yeni yaptırım tasarısı masama gelirse veto edeceğim" İran’a yönelik yürürlüğe koydukları yaptırımların müzakere fırsatını doğurduğuna işaret eden Obama, Kongre’ye de mesaj gönderdi. Obama, “Açık olmam gerekirse, eğer bu Kongre, bu görüşmeleri raydan çıkarma tehlikesine sahip yeni bir yaptırım tasarısı getirirse bunu veto edeceğim. Ulusal güvenlik çıkarımız için, diplomasiye başarılı olması için bir şans vermeliyiz. Eğer İranlı liderler bu fırsatı değerlendirmezse, daha fazla yaptırımlar çağrısında ilk bulunan ve İran'ın nükleer silah üretmemesini sağlamak için tüm seçenekleri uygulamaya hazır olan ben olacağım. Ancak İran'ın liderleri fırsatı değerlendirirlerse, ki bunu yakında öğreneceğiz, o zaman İran uluslar camiasına yeniden katılma yolunda önemli bir adımı atabilir ve günümüzün en önde gelen güvenlik meselelerinden birini savaş riski olmadan çözmüş oluruz” diye konuştu.  Obama, Avrupa ile de güçlü müttefikliklerinin devam ettiğini kaydetti. Tunus’tan Burma’ya kadar ülkelerinde demokrasi inşa etmeye çalışanları desteklediklerini belirten Obama, Ukrayna’da ülkelerinin geleceğinde söz sahibi olan ve insanların kendilerini özgürce ve barışçıl şekilde ifade etmesini sağlayan prensiplerin yanında yer aldıklarını dile getirdi. Afrika’da şiddetli yoksulluğun sona erdirilmesine yardımcı olmaya yönelik çabalarından bahseden Obama, Amerika ülkelerinde de yeni ticaret bağları inşa ettiklerini, gençler arasında kültürel ve eğitim alanında değişim programlarını artırdıklarını anlattı. Obama, Asya-Pasifik'e odaklanmaya devam edeceklerini de dile getirerek, bölgede müttefiklerini desteklediklerini, daha fazla güvenlik ve refah içeren bir geleceği şekillendirdiklerini, Filipinler'de yaptıkları gibi doğal afetlerle yıkıma uğrayanlara yardım eli uzattıklarına değindi. Muhabir: Mehmet Toroğlu

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
SON DAKİKA