GEÇMEK BİLMEYEN YORGUNLUĞUNUZUN 5 SUÇLUSU

"Bütün gün çalıştım, kendimi çok yorgun hissediyorum", "Sürekli oturduğum halde nasıl bu kadar halsiz olabiliyorum anlamıyorum", "Bütün vücudum kırılıyor, sanırım hasta olacağım", ''Hiçbir şey yapmadığım halde neden yorgun hissediyorum''.

Eğer bu tarz cümleleri sık sık tekrar ediyorsanız yorgunluğunuzun nedeni, düşündüğünüz gibi iş yükünüz olmayabilir.

Genellikle çok fazla çalışmaktan kaynaklandığı düşünülerek göz ardı edilen yorgunluk; kalp, akciğer ve tümör gibi birçok hastalığın tanı ve tedavisini geciktiriyor.

Akşam erken yattığınız halde sabah yorgun uyanıyorsanız, dikkat dağınıklığınız ve duygu durumunuzda ani değişiklikler varsa ve sosyal hayatınız giderek azalıyorsa bilin ki, bunun altında sağlık problemleri yatıyor.

Hadi gelin, asla geçmek bilmeyen yorgunluğunuza neden olabilecek bu 5 nedene göz atalım!

YORGUNLUĞA NEDEN OLAN PROBLEMİN EN BÜYÜĞÜ: KANSIZLIK

Bu konuda liderliği üstlenen kansızlık, sürekli yorgun hissetmenizde başrolü oynayan etken olabilir çünkü hemoglobinin en önemli işlevi, akciğerlerden alınan oksijeni vücuttaki hücrelere taşımaktır. Alyuvarlarla taşınan hemoglobin miktarı azaldığı takdirde hücrelere gereken oranda oksijen gitmeyecektir. Dolayısıyla kişi, yorgunluk ve halsiz hissetmeye başlar.

Bunun sonucunda da kişi, daha önce aynı eforu sarf ettiği bir işte daha çabuk yorulmaya başlar. Güçsüzlük, çarpıntı, efor kapasitesinde azalma ve nefes darlığı gibi problemler ortaya çıkar. Hemoglobin miktarı azaldıkça bu belirtiler dahada  şiddetli bir hal almaya başlar.

Kansızlık ilerlemeye devam ettikçe kişi, dinlenirken bile yorulmaya başlar. Ayrıca göz kararması, baş dönmesi ve kulak çınlaması gibi yaşam kalitesini olumsuz etkileyen semptomların sayısı artar. Bu sorunları aşmak için mutlaka bir doktora gidilmesi gerekmektedir. Eğer yorgunluğun sebebi kansızlık ise gerekli tedavi yöntemleriyle bu durumun üstesinden gelinebilmektedir.

TİROİD HASTALIKLARINA DİKKAT

Hipotiroidi, tiroid bezinin az çalışmasına ve tiroid hormonlarının az salgılanması sonucu kandaki hormon seviyesinin düşük olmasına denmektedir. Bu durum, vücudumuza metabolik yavaşlama şeklinde yansır. Hepimizin korktuğu şeylerden biridir bu.

Metabolizma yavaşladıkça vücudun genel dengesi de bozulmaya başlar. Bu bozulmalar yorgunluk, halsizlik, isteksizlik, unutkanlık ve konsantrasyon eksikliğine neden olur.

Hipotiroidi hastaları, genellikle çevreleri tarafından tembel olarak yorumlanır. Aslında bu şekilde tanımlanmalarının sebebi hastalıklarından kaynaklıdır çünkü bu hastalığa sahip olan kişiler, iş yapmayı geçin, yerinden kalkmakta bile zorlanır. Genel ruh halleri ise sürekli yorgun olmalarıdır.

YORGUNLUĞUN CAN DOSTLARI: DEPRESYON VE STRES

Psikomatik hastalıklar baş gösterdiğinde birçok insan, kendisinde yemek yeme gücünü bile bulamaz. Bu hastalıkların başında ise stres ve depresyon yer alır çünkü depresyon ve stres, kişinin günlük hayatının bir parçası olan aktiviteleri yapma isteğine çelme takar.

Depresyon ve stres başlı başına yorucuyken bir de üstüne depresyonun getirdiği uyku bozukluğu eklenirse yorgunluk iki katına çıkar.

Eğer anlamsız sinirlenme, lüzumsuz alınganlık, aşırı tepki verme, kolay ağlama, unutkanlık, uyku eğilimi, uyku sorunları, uykudan erken kalkma, sabahları yorgun uyanma gibi problemler peşinizi bırakmıyorsa yorgunluk sorununuzun depresyonla ilişkili olma ihtimali bir hayli fazla.

ROLÜ OLDUKÇA BÜYÜK: KALP HASTALIKLARI

Genellikle kalp hastalıklarının ilk belirtisi geçmeyen yorgunluk olarak öne çıkar. Yorgunluğun nedeninin kansızlıktan kaynaklandığını düşünüp doktora gitmeyen kişiler, şikayetler arttığında kalp hastalığıyla ilgili bir durumla karşı karşıya kalır. Bu nedenle kalp krizi riski olan hastaların, geçmeyen yorgunluk problemiyle karşılaştıkları takdirde doktora başvurması hayati önem taşır.

Kalp rahatsızlıklarının yorgunluğa neden olmasının altında yatan sebep ise şu şekilde açıklanabilir: Kapak lezyonu, kalp damar hastalıkları gibi durumlar, kalbin oksijen ihtiyacını karşılamasına engel oldukları için yorgunluğa neden olur. Hal böyle olunca kişi, merdiven çıktıktan sonra nefes nefese kalır, bacakları kesilir, bir adım atamaz hale gelir.

YORGUNLUĞUN AZILI SUÇLUSU: UYKU APNESİ

Uyku, doğrudan kendini enerjik ve zinde hissetmekle ilişkilidir çünkü yeterli ve kaliteli bir uykuya sahip olmayan kişi, gün içinde kendini yorgun ve halsiz hisseder. Bu, günün dinlenme evresi olan uykunun vücut için gerekli oranda alınmamasından kaynaklanır.

Ayrıca sağlıklı bir şekilde yuyamayan kişi, agresif ruh hali, çabuk sinirlenme, depresyona girme gibi belirtiler gösterir. Uykunun yorgunluk üzerindeki etkisi yok sayılamayacağından böyle bir problemi olan kişinin mutlaka doktora gitmesi gerekmektedir.