DOĞRU TEMİZLENMEYEN GECE PLAKLARI DİŞLERE ZARAR VEREBİLİYOR

Dr. Öğr. Üyesi Cansın Çelebi, “Diş sıkma ve gıcırdatma tedavisi için kullanılan gece plağının hijyenine dikkat edilmediği taktirde ağız kokusu ve uzun dönemde diş çürükleri ve diş eti iltihapları gelişebilir.” ifadelerini kullandı.

Dr. Öğr. Üyesi Çelebi, halk arasında diş sıkma ve gıcırdatma diye bilinen bruksizm rahatsızlığının tedavisinde kullanılan diş plaklarına ilişkin yaptığı açıklamada, gece plaklarının hijyenine dikkat edilmediği zaman dişlere zarar vereceğini bildirdi.

Gece plağı takılmadan önce dişlerin yüzeyinin temiz olması için önce dişlerin fırçalanması gerektiğini belirten Çelebi, "Gece plağını her kullanımdan önce ve sonra sıvı sabun ve fırça ile iç ve dış kısımlarını iyice temizleyin. Aylık olarak da gece plağı temizleme tabletleri ile plağın derin temizliğini de öneriyoruz. Gece plağı kullanılmadığı zamanlarda nemli peçeteye sararak kutusunda muhafaza edin. Diş sıkma ve gıcırdatma tedavisi için kullanılan gece plağının hijyenine dikkat edilmediği taktirde ağız kokusu ve uzun dönemde diş çürükleri ve diş eti iltihapları gelişebilir.” ifadelerini kullandı.

Diş gıcırdatma ve diş sıkma problemlerinin stres veya çene-yüz bölgesine alınan travmalar kaynaklı oluşabileceğini anlatan Çelebi, sigara kullanımı, bazı antidepresan ilaçları ve salgın ile birlikte stres faktörlerinin de artmasıyla daha sık görüldüğünü belirtti.

Çelebi, hastalarda yaygın diş sıkma gıcırdatma belirtilerine ilişkin şunları anlattı:

“Tekrarlayan ve geçmeyen çene, baş, boyun, omuz ve şakak bölgesinde ağrı, kulak çınlaması ya da ağrısı sabah uyandıklarında çene bölgesinde ağrı buna bağlı yorgun bir şekilde uyanma bruksizm belirtileri arasında bulunuyor. Bununla birlikte ağız açmada kısıtlılık ya da ağrı, ağzı açıp kapatırken çene ekleminden ses gelmesi, dişlerde aşınma, dişlerde veya dolgu ya da protezlerde kırılma veya çatlaklar da görülebilir. Bruksizm kaynaklı zamanla yüzün kare formunda şekillenme belirtisi ise özellikle kadınlarda maskülen bir görünüme neden olmakla birlikte dil ve yanağın dişlere bakan kısmında yumuşak dokuda çizgilenme görüntüsünü beraberinde getirir.”

Tedavisinde hastanın farkındalığı ve tedaviye isteğinin oldukça önemli olduğunu belirten Çelebi, sıklıkla tercih edilen ve oldukça başarı sağladıkları bir tedavi şekli olan gece plağı hastanın bruksizm derecesine göre tedavi planlaması gerektiğini aktardı.

Çelebi, gece plağı kullanımı ile birlikte gereken durumlarda botoks veya anestezik solüsyon enjeksiyonları ile çeşitli egzersiz uygulamalarının da yapıldığını hatırlatarak, şunları kaydetti:

“Hastaların dişlerinin ölçüsü alınarak kişiye özel gece plağı hazırlanır ve kişinin dişlerine göre uyumlanır. Hastanın bu plağını gece uyurken takması bazı durumlarda gündüz de kullanması önerilir. Gece plağı ile diş sıkma ve gıcırdatmaya bağlı çiğneme kaslarında oluşan spazm azalır. Kaslara tıpkı jimnastik yapar gibi esnemesi sağlanır, çene eklemi rahatlar, ağız açıklığı normal duruma gelir ve hastanın ağrılarında azalma gözlenir. Hastaların gece plağını kullanmaya başlamasını takiben ilk 15’inci gün, 1’inci ay, 3’üncü ay ve 6’ncı ay kontrolleri yapılarak tedavisine devam edilir. Bu kontrollerde gece plağı tekrar düzeltilebilir. İleri vakalarda ise cerrahi işlemlere başvuruyoruz.”