Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman, erken seçim çağrısını yineledi. "Bu zihniyetin gitmesi, bu memleketin başına gelebilecek en iyi şeydir" dedi.

“CTP olarak her zaman, Kıbrıs Türk halkını dünyayla ne kadar buluşturabilirsek o kadar iyi diye hareket ettik. Bir pencere açanı kim olursa olsun alkışlarız” diyen Erhürman, Türk Devletleri Teşkilatı’na üyelik noktasında statü karmaşası bulunduğuna vurgu yaptı.

Tufan Erhürman, “Kazakistan’da yapılan bir etkinlikte KKTC pas geçildi. Azerbaycan’da yapılan toplantıda üst düzey bir katılım gerçekleştirildi. Kırgızistan’da yapılan son toplantıda KKTC onur konuğu olarak davet edildi. ‘Onur’ kısmına hoş bakabilirsiniz ama ‘konuk’ kısmı sağlam bir statü olmadığını gösteriyor. Kıbrıs Türk halkının dünyayla buluşmasının yolu, Kıbrıs sorununun çözümünden geçer. Kıbrıs sorununun yegane çözümü de iki toplumlu, iki bölgeli, siyasi eşitliğe dayalı federasyondur” diye konuştu.

Haber Kıbrıs Web TV’de Muazzez Gazihan’ın konuğu olarak gündeme ilişkin açıklamalarda bulunan Erhürman, ülkenin sorunlarının yönetim anlayışından kaynaklandığını belirterek şunları söyledi:

"Parlamenter sistem çözüm üretmiyor, başkanlık sistemine geçelim gibi iddiaları anlamış değilim. Parlamenter sistemde nüfus sayımı yapmak, orta ve uzun vadeli planlar ortaya koymak mümkün değil mi? Yolsuzlukla mücadele parlamenter sistemde yapılamaz mı? Sorun sistem değil, zihniyet problemidir. 2019’dan bu yana aynı zihniyet ülkeyi yönetiyor ve ülkenin geldiği durum ortada." Adına hükümet diyen yapıyı, iş yapmaktan çok koltuk kavgasıyla uğraşmakla eleştiren Erhürman, şu ifadeleri kullandı: "Gaileniz ülke mi, koltuk mu? Bir şey yapmak mı, bir şey olmak mı? Bugün UBP, DP, YDP’ye oy veren insanlar dahi aynı şikayetleri dile getiriyor. İnşaatlaşma ve nüfus artışı pandemiden sonra patladı. Konteyner sınıfların temel sebebi kontrolsüz nüfus artışıdır. Eğitim, sağlık, trafik çöktü. Halkın doğru yere kanalize olması şart. Kıbrıs Türk halkı var oluş refleksi gösterecek ve bu zihniyeti değiştirecek" Bütçe açığı ve ekonomik sorunlara da değinen Erhürman, “hükümetin” başarısız olduğunu vurguladı: "Bize soruyorlar: İlk işiniz ne olacak? Birinci iş nüfus sayımı ve ardından nüfus planlaması. Trafik, sağlık ve diğer sorunların temelinde nüfus yatıyor. Bütçe açığını kapatacağız diyorlar ama bu ya harcamaları kısarak ya da vergileri artırarak olur. Şu an alım gücü bu kadar düşükken, vergilerin artması halkı daha da zorlayacak. Stabil para birimine geçelim dedik, reddettiler. Hayat pahalılığını dört ayda bir vereceğiz dediler, şimdi kaldırıyorlar. Hazırlıkları, enkazı gelecek olana bırakma hazırlığıdır."

"KIBRIS SORUNUNUN YEGANE ÇÖZÜMÜ İKİ TOPLUMLU, İKİ BÖLGELİ, SİYASİ EŞİTLİĞE DAYALI FEDERASYONDUR”

Erhürman, konuşmasının sonunda, Kıbrıs Türk halkının uluslararası alandaki durumuna ve Türk Devletleri Teşkilatı ile ilgili konuşmasına dikkat çekerek, "Bir televizyon programındaki konuşma. Herkes o haberler üzerinden konuşuyor. CTP’den çıkmış Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat’ın döneminde herkes hatırlayacaktır; Kıbrıs Türk Devleti adı altında biz, o dönemin adıyla İslam Konferansı Örgütü’ne gözlemci üye olduk. CTP olarak her zaman, Kıbrıs Türk halkını dünyayla ne kadar buluşturabilirsek o kadar iyi diye hareket ettik. Bir pencere açanı kim olursa olsun alkışlarız. Ancak bu topluluğa üyelik noktasında statü karmaşası var. Kazakistan’da yapılan bir etkinlikte KKTC pas geçildi. Azerbaycan’da yapılan toplantıda üst düzey bir katılım gerçekleştirildi. Kırgızistan’da yapılan son toplantıda KKTC onur konuğu olarak davet edildi. ‘Onur’ kısmına hoş bakabilirsiniz ama ‘konuk’ kısmı sağlam bir statü olmadığını gösteriyor. Kıbrıs Türk halkının dünyayla buluşmasının yolu, Kıbrıs sorununun çözümünden geçer. Biz eşit uluslararası statüye zaten sahibiz. BM şemsiyesi altında masaya, Kıbrıs Rum ve Kıbrıs Türk toplum liderleri olarak oturulur. Bunun hayata tam geçmesi, Kıbrıs sorunun çözümünden geçer. Kıbrıs sorununun yegane çözümü de iki toplumlu, iki bölgeli, siyasi eşitliğe dayalı federasyondur. Biz dünyaya kendimizi anlatma fırsatı bulduğumuzda, Kıbrıs Türk halkının çözüm iradesini anlatma fırsatı buluruz. Kıbrıs Türk halkının çözüm iradesinin dikkate alınması gerektiğini anlatırız.”