19 Aralık 2025
  • Lefkoşa16°C
  • Mağusa17°C
  • Girne18°C
  • Güzelyurt14°C
  • İskele17°C
  • İstanbul10°C
  • Ankara7°C

UYUŞTURUCU SORUŞTURMASINDA ÜNLÜ İSİMLER İÇİN SERBEST BIRAKMA KARARI

İstanbul'da ünlü isimlere yönelik uyuşturucu soruşturmasında oyuncu İrem Sak, şarkıcı Aleyna Tilki, internet ünlüsü Danla Bilic gözaltına alındıktan sonra serbest bırakıldı.

Uyuşturucu soruşturmasında ünlü isimler için serbest bırakma kararı

19 Aralık 2025 Cuma 17:52

İstanbul'da ünlü isimlere yönelik uyuşturucu soruşturmasında oyuncu İrem Sak, şarkıcı Aleyna Tilki, internet ünlüsü Danla Bilic gözaltına alındıktan sonra serbest bırakıldı.

Kan ve saç örneği alınan isimlerAdli Tıp Kurumu'nda işlemleri sonrası serbest bırakıldı.

Soruşturmanın devam ettiği kaydediliyor.

Ünlü isim Şeyma Subaşı hakkındaki gözaltı kararıysa yurtdışında olduğu için uygulanamadı.

Hakkında gözaltı kararı verilen bazı isimler ise adreslerinde bulunamadı.

Bu isimlerin oyuncu Melisa Döngel, şarkıcı Yusuf Güney ve internet ünlüsü Cihan Şenözlü olduğu da açıklandı.

Bu soruşturmada ismi geçen Şeyma Subaşı, yurtdışında olduğunu kısa zamanda Türkiye'ye döneceğini söyledi.

Instagram hesabından açıklama yapan Subaşı, "Döndüğüm zaman daha detaylı açıklama yapacağım" ifadelerini kullandı.

17 Aralık'ta serbest bırakılan Sercan Yaşar isimli internet ünlüsünün etkin pişmanlık kapsamında ifade verdiği kaydediliyor. Ünlülere yönelik son operasyon bu ifade sonrasında geldi.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan açıklamada, ünlü isimlerin uyuşturucu ve uyarıcı madde kullandığına dair makul şüphelerin bulunduğu iddia ediliyor.

Bu kapsamda yedi ismin adreslerinde jandarma ekipleri tarafından arama yapıldığı açıklandı.

Aleyna Tilki'nin avukatı, kendilerine iletilen ilk bilgilere göre müvekkilinin evinde yapılan aramalarda herhangi bir suç unsuruna rastlanmadığını söyledi.

Avukat Ayşegül Mermer, "Masumiyet karinesi ve soruşturmanın gizliliği gereği bu aşamada kamuoyuna yansıtılabilecek daha fazla bir bilgi bulunmamaktadır" dedi.

Ekim ayında aralarında ünlü oyuncuların da olduğu isimler benzer bir operasyonda gözaltına alınmıştı.

Daha sonra bu isimlerin birçoğu hakkında takipsizlik kararı verildi.

Habertürk televizyonunda çalışmış bazı isimler hakkında da bir uyuşturucu soruşturması devam ediyor.

Bu soruşturma kapsamında son olarak bu kanalda sunucu olarak çalışmış olan Ela Rümeysa Cebeci de tutuklandı.

Cebeci ve 10 Aralık'ta tutuklanan Habertürk TV Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Akif Ersoy ile birlikte yedi kişinin uyuşturucu testleri pozitif çıkmıştı.

Uyuşturucu ile ilgili suçlar kanunda nasıl düzenleniyor?

Türk Ceza Kanunu'nda (TCK) uyuşturucu veya uyarıcı madde ile ilgili suçlar farklı eylemler için farklı cezaları öngören bir şekilde düzenleniyor.

Uyuşturucu madde ticareti suçu, ruhsatsız veya ruhsata aykırı olarak uyuşturucu madde imal, ithal, ihraç veya satışı 10 yıldan 30 yıla kadar hapis cezaları içeriyor.

Uyuşturucu madde kullanmayı kolaylaştırma suçu 5 yıldan 10 yıla kadar hapis cezası gerektiriyor.

Uyuşturucuyu kullanma suçunda 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası öngörülüyor.

Ancak ilk kez işlenen ve kişisel kullanım sınırları içerisinde kalan suçlarda genellikle rehabilitasyon esas alınarak cezanın infazı erteleniyor.

Uyuşturucuyu özendirmek müstakil bir suç tipi olarak 5 yıldan 10 yıla kadar, uyuşturucu kullanılmasını kolaylaştırmak için yer, malzeme ve imkân sağlamak 5 yıldan 10 yıla kadar hapis cezasına tabi.

Uyuşturucuyu imal etmek, satmak, ithal/ihraç etmek, satmak, başkalarına vermek, bir yerden bir yere sevk etmek ve depolamak suçları ise 10 yıldan az olmamak üzere hapis cezasıyla cezalandırılıyor.

Suçun örgütlü işlenmesi, çocuklara karşı işlenmesi ya da okul, yurt, hastane, kışla gibi kurumlara yakın bölgelerde işlenmesi durumunda ceza daha da artırılıyor.

BBC Türkçe'ye konuşan Avukat Doğan Erkan, yasal düzenlemenin skalasının çok geniş olduğunu ve farklı eylemlerin tek bir maddede toplandığını ifade ediyor:

"Bu düzenleme hukuk tekniğine uygun değil. Örneğin bir arkadaşıyla içmek üzere uyuşturucu temin eden tüketici ile uyuşturucuyu satan şahıs aynı cezaya tabi."

"Bu ikilem Yargıtay'ın belli ölçütleriyle çözülmüş olsa da soruşturma aşamasında belirsizliğe ve sert tedbirlere sebep oluyor."

'Suçsuzluk sonradan anlaşılıyor'

Avukat Doğan Erkan hem mevcut yasalar hem de uygulamalar gereği, kişinin uyuşturucuyla ilgili hangi nitelikte bir suç işlediğinin ancak soruşturma sırasında anlaşılabildiğini belirtiyor:

"Kullanma suçunu ilk kez işleyenler hakkında yasa bir nevi fırsat veriyor. En az bir yıl tedavi ve başkaca denetimlere uyanlara dava açılması 5 yıl süreyle erteleniyor ve bu süre içinde uyuşturucu kullanmadığı anlaşılırsa dava açılmıyor. Fakat bu ayrım, soruşturma başladıktan sonra yapılabiliyor."

"Dolayısıyla 'şahsi kullanım sınırlarında madde bulunduran', 'başkalarına da kullandıran' veya 'başkasına da temin eden' arasındaki ayrım, kişi yakalanıp gözaltına alındıktan ve bazen tutuklandıktan sonra aydınlanabiliyor.'

Erkan'a göre, mevcut yasada suç tiplerini birbirinden ayıran ve öngörülebilir bir düzenlemeye ihtiyaç duyuluyor:

"Bu bakımdan gerek TCK'da gerekse suçun soruşturma rejiminde, suç tiplerini ayıran ve öngörülebilir hale getiren düzenlemeler/değişiklikler yapılması gerekir."

"Elbette kişisel kullanım dışındaki tüm eylem biçimleri suç olarak düzenlenmeli ancak belirginleştirilmeli ve adilleştirilmelidir."

Uyuşturucu kullanılmasına yer ve imkân sağlamak nedir?

Peki, "uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanımını kolaylaştırma" suçu kapsamında uyuşturucu kullanılmasına yer ve imkân sağlamak ne anlama geliyor?

Türk Ceza Kanunu'nun 190. Maddesine göre, uyuşturucu ve uyarıcı madde kullanılmasını kolaylaştıran, bu kapsamda özel yer, donanım veya malzeme sağlayan ve bu kullanımı özendiren kişiler cezalandırılıyor.

Bu suç, uyuşturucunun bizzat verilmesini veya satılmasını gerektirmiyor. Kullanımın gerçekleşmesini bilerek kolaylaştırmak yeterli görülüyor.

Örneğin uyuşturucu kullanımı amacıyla bir ev, oda, depo, araç veya işyeri temin edilmesi de bu suç kapsamına giriyor.

Kullanım için uygun gizli veya korunaklı bir ortam oluşturulması ya da mekân sahibinin kullanımı bilmesine rağmen engellememesi de suç teşkil ediyor.

Kişinin kendisinin uyuşturucu kullanmaması ya da maddeyi temin etmemiş olması da suçun oluşmasını engellemiyor.

Bu suçta denetimli serbestlik, hükmün açıklanmasının geri bırakılması (HAGB) ve uzlaşma yöntemleri uygulanmıyor.

Vücudunda uyuşturucu tespit edilmeyen bir kişi de bu suç kapsamında cezalandırılabileceği gibi, uyuşturucu temin etmese bile mekân, ortam veya araç sağlaması yeterli görülüyor.

TCK'nın 188. Maddesinde belirlenen "madde ticareti" suçuna göre daha az ceza öngörülse de ev sahibi ya da kiraya veren kişiler açısından da riskler taşıyor.

Bazı Yargıtay kararlarına göre, evde misafir edilen kişilerin uyuşturucu kullanması durumunda, ev sahibinin uyuşturucu kullanımını bilerek ve isteyerek mi kolaylaştırdığı sorusu üzerinde duruluyor.

Eğer ev sahibi misafirlerin uyuşturucu kullandığını görüyor ya da bunu önceden biliyorsa bu konuda rızası olduğu değerlendiriliyor.

Misafirlerin gizlice kullandığı, ev sahibinin sonradan fark ettiği ya da ilk kez gelen misafirin tekil ve ani kullanımı durumunda ev sahibinde kasıt aranmıyor.

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
SON DAKİKA