Meteoroloji Dairesi’nin yayımladığı verilere göre, 2024 yılı, 1975’ten bu yana kaydedilen en sıcak yıl olarak tarihe geçti.

Veriler, 1991-2020 döneminde 19.5°C olan ortalama sıcaklığın, 2024 yılında 21.5°C’ye yükseldiğini ortaya koyuyor.

UFÜ Çevre Araştırmaları Merkezi Müdürü Prof. Dr. Şerife Gündüz, 1.5°C’lik sıcaklık artışı sınırının üst üste 12 ay boyunca aşılmasının, Paris İklim Anlaşması’nın hedeflerine ulaşmayı her geçen gün daha zor hale getirdiğini ifade etti.

“SOMUT ADIMLAR ATILMALI”

Prof. Dr. Gündüz, bu durumun ekosistemlerin korunması, insan sağlığının güvence altına alınması ve gıda güvenliği açısından ciddi bir tehdit oluşturduğuna dikkat çekti. Gündüz, “Isınmayı 1.5°C’nin altında tutmak için sera gazı emisyonlarını azaltacak, yenilenebilir enerjiye geçişi hızlandıracak ve sürdürülebilir yaşam pratiklerini benimsetecek politikaların hızla hayata geçirilmesi gerekiyor” dedi.

Gündüz, sıcaklık artışının 2°C’ye ulaşması durumunda, mercan resiflerinin büyük ölçüde yok olacağını, biyolojik çeşitlilik kaybının hızlanacağını ve daha sık yaşanacak aşırı hava olaylarının yaşam koşullarını geri döndürülemez şekilde zorlaştıracağını vurguladı.

ACİL EYLEM ÇAĞRISI

Küresel ısınmanın etkilerini sınırlamak için güçlü ve acil bir eylem gerektiğini belirten Prof. Dr. Gündüz, “Bu mücadele, sadece gelecek nesillerin değil, bugünkü yaşamın kalitesini korumak için de kritik bir önem taşıyor” diyerek uyarıda bulundu.

Paris İklim Anlaşması’nın hedeflerini yakalamak için zaman daralırken, uzmanlar, uluslararası iş birliği ve kapsamlı iklim politikalarının hayata geçirilmesinin aciliyetine dikkat çekiyor.