ELCİL, GELİŞİNE ÇOK SERT VURDU!

TARİHİ BİR SÖYLEM

Başbakan Kalyoncu’nun önceki gün TED Koleji yöneticilerini kabulü sırasında sarf ettiği “Devlet Okulları’nda eğitim standartları giderek düşüyor” açıklamasını “tarihi” bir açıklama olarak nitelendiren KTÖS Genel Sekreteri Şener Elcil, ülkemizde eğitime ayrılan bütçenin %75’nin özel okullara aktarıldığını hatırlatarak, devlet okullarının yaşanan tüm eşitsizlik ve ayrımcılığa rağmen, öğretmenlerin vicdan ve sevgisi ile yöneticilerin özverileriyle ayakta kalmayı başarabildiğini söyledi.

DOĞAL KARŞILIYORUZ!

KTÖS Genel Sekreteri Şener Elcil, ülkemizde 62 Kamu Okulu’nun tamiri için devletin sadece 12 milyon TL ayırmasına rağmen, Haspolat’taki Cami inşaatı için 95 milyon TL harcayabildiğini aktararak, “Eğitimde geriye giden tek şey, devletin kamu okullarının alt yapıları ve bütçeleri için kaynak bir ayırmamasıdır. Özel okullar ise hibe ve teşviklerle beslenip, semirtilmektedir” dedi. Elcil, Başbakan’ın açıklamasına cevaben yayımladığı basın bildirisinde, eğitime bir tüccar mantığıyla bakan bir bu açıklamayı “normal” olarak karşıladıklarını da belirtti.

Başbakan Kalyoncu’nun önceki gün TED Koleji yetkililerini kabulü sırasında Devlet Okullarında kalitenin giderek düştüğü yönünde sarf ettiği sözler büyük yankı uyandırdı. KTÖS Genel Sekreteri Şener Elcil dün Kalyoncu’nun sözlerini hedef alan bir açıklama yayımlayarak, Kalyoncu’nun sözlerini “tarihe geçecek bir söylem” olarak nitelendirdi.

Başbakan olarak özel bir kolejin yetkililerini kabulü sırasında, kendi ülkesinde bulunan devlet okullarındaki eğitim kalitesinin giderek düştüğünü söyleyerek, özel kolej yetkililerinden öğrencileri “donanımlı” bir şekilde eğitmelerini talep etmesine karşılık çok sert bir açıklama yayımlayan Elcil, devlet okullarında yıllardır yaşanan sorunlara sırt çevirip, özel okulları destekleyen mevcut anlayışı çok sert bir şekilde eleştirdi.

BÜTÇENİN %75’i ÖZEL OKULLARA

KTÖS Genel Sekreteri Şenel Elcil yaptığı açıklamada, devletin eğitime ayırdığı bütçenin %75’nin özel okullara ve üniversitelere aktarıldığını anımsatarak, kamusal okullara bütçe bile ayırmayaraki okullardaki tuvalet kağıdının masrafını bile öğrecilere, ailelere ve öğretmenlere yıkan bir eğitim sisteminin içinde yaşadıklarını belirtti.

Eğitim sisteminin giderek ticari bir anlayışa doğru kaydığını belirten Elcil, Başbakan Kalyoncu’nun açıklamasını eğitime ticari açıdan bakan bir anlayışın ürünü olduğunu ima ederek sözlerine “Eğitimi ticari sektör, rektörü iş adamı, akademisyeni köle, öğrenciyi müşteri olarak gören hükümetin eğitim anlayışından bahsetmekteyiz. Adamızın kuzeyinde 12 tane üniversite açan; üniversite sayısını köşe başı bakkalı hesabı ile artırmayı arzulayan bir tüccar mantığından bahsetmekteyiz” şeklinde devam etti.

146 DEVLET OKULUNA KARŞILIK 202 CAMİ

Elcil açıklmasının devamında, ülkemizde 146 devlet okuluna karşılık olarak 202 adet cami bulunduğuna işaret ederek, devletin 62 devlet okulunun tamiratı için bütçede sadece 12 milyon TL ayırdığını fakat Haspolat’taki Cami inşaatı için 95 milyon TL harcama yapabildiğinin de altını çizmekten geri kalmadı.

Başbakan Kalyoncu’nun Devlet okullarındaki eğitim standartlarının giderek düştüğü yönünde yaptığı açıklamaya karşılık olarak KTÖS Genel Sekreteri Şener Elcil’in yayımladığı basın açıklamasının tam metni ise söyle;

Yaşadığımız toprakların yabancılara peşkeş çekildiğini değişen tabelalarla gözlemleyebiliyoruz. Adamızın nüfusunun sistemli olarak artırıldığını mobile hatlarının sayısından ve satılan ekmek oranından tahmin edebiliyoruz. Yaratılan hukuksuzluk düzeni neticesinde boynumuza geçen ipi 41 yıldır Kıbrıslı Türklerin taşıdığını, siyasetçilerin ve üç beş zenginin ise omuzlarımıza basıp düzenin sefasını sürdüğünü biliyoruz.

Ülkesine yabancılaşmış, eğitimden anlamayan, kamusal kurumları peşkeş çekmeyi alışkanlık haline getiren insanların başbakan yapıldığı işgal düzeninde, “devlet okullarında kalite düştü” açıklaması yapılmasını çok doğal karşılıyoruz.

Sn. Kalyoncu’nun “devlet okullarında seviye gitgide düşüyor” açıklaması tarihe geçecek önemli bir söylemdir. Bu açıklamanın TC’den gelen eğitim tüccarının önünde yapılmış olması da ayrıca ibret alınması gereken bir noktadır.

Eğitime ayrılan bütçenin %75’ini özel okullara ve özel üniversitelere dağıtan, kamusal okullara bütçe ayırmayan, bir tuvalet kağıdı masrafının külfetini bile ailelere, çocuklarımıza, öğretmenlerimize yıkan bir eğitim sistemi anlayışından bahsetmekteyiz. Eğitimi ticari sektör, rektörü iş adamı, akademisyeni köle, öğrenciyi müşteri olarak gören hükümetin eğitim anlayışından bahsetmekteyiz. Adamızın kuzeyinde 12 tane üniversite açan; üniversite sayısını köşe başı bakkalı hesabı ile artırmayı arzulayan bir tüccar mantığından bahsetmekteyiz.

Yüz kırk altı kamu okuluna karşı 202 tane caminin bulunduğu, 62 okulun tamirine on iki milyon TL, Haspolat’taki camiye ise doksan beş milyon TL harcayabilen bir gerici zihniyetten bahsediyoruz.

Anayasanın “ücretsiz eğitim” ibaresine rağmen okullardan para toplanmasına sessiz kalanlar, okullarda ders kitaplarının satılmasına rant yaratanlar; ödev, görev ve sorumluluklarını yerine getirmeyen öğretmen, yönetici ve hademeleri koruyanlar; kolej giriş, üniversite giriş sınavları ile rekabetçi bir sistemin devamını sağlayıp, toplumu özel ders almaya zorlayanlar; özel derslerin dershanelerin ve ikinci iş yapanların üzerine gidemeyenler; yaz dönemi geldiğinde kuran kurslarına kaynak aktarıp çocukların beyinlerinin yıkanmasına çanak tutanlar; Göç Yasası ile öğretmenleri, çalışanları fakirleştirenler; ırkçı, gerici, milliyetçi, cinsiyetçi eğitim programları ile çocuklarımızın beyinlerinin yıkanmasına zemin yaratanlar şimdi karşımıza geçmiş “devlet okullarında eğitim gitgide geriye gidiyor’’ diyebilmektedir.

Sn. Kalyoncu;

Okullarımız öğretmenlerin vicdan, şefkat ve sevgisi ile yöneticilerimizin özverileri ile okul aile birliklerinin gayreti ile hayat bulmaktadır. Okullarımızdaki eğitim özveri ve vicdanla ayakta durmaktadır. Eğitimde geriye giden tek şey, devletin kamu okullarının alt yapıları ve bütçeleri için kaynak bir ayırmamasıdır. Özel okullar ise hibe ve teşviklerle beslenip, semirtilmektedir.

Üzülerek görmekteyiz ki; halkçıyım, solcuyum, sosyalistim diyerek topluma sırtını dönenlerin bu topluma verdiği zarar, sağcıların verdiği zarardan daha fazla acı vermektedir.

KALYONCU’DAN CEVAP GELDİ

Başbakan Ömer Kalyoncu, eğitimde fırsat eşitliği sağlanmasının önemine vurgu yaparak, toplumun tüm kesimlerinin, çocuk ve gençlerin kaliteli eğitim almasını sağlamak için çaba göstermesi gerektiğini belirtti.

Başbakan Kalyoncu bugün Başbakanlıkta basına yaptığı açıklamada, eğitime ilişkin dün bir kabulde söylediği sözlerin yanlış anlaşıldığını kaydetti.

Başbakan Ömer Kalyoncu, dün TED Koleji kabulünde eğitime ilişkin söylediği bazı sözlerin, öğretmenler arasında tedirginlik yarattığını, bugün verilen demeçlerin, öğretmen camiası adına da eğitimde işlerin doğru gitmediğinin göstergesi olduğunu belirtti. Kalyoncu, “Bunun düzeltilmesi gerektiği gün gibi ortadadır” dedi.

Kalyoncu, şöyle devam etti:

“ ‘Genellikle fakir ailelerin çocukları devlet okullarına gidiyor’ demiştim. Bu da çocuklar açısından fırsat eşitliği yaratmıyor. Bu konu gerçekten de önemli bir konudur. Öğretmenler ve sendikacıların açıklamaları da bunu doğrular niteliktedir”

Eğitimde elbirliğiyle düzeltilmesi gerekenler olduğunu dile getiren Kalyoncu, önümüzdeki dönemde bu konunun tartışılması gerektiğini ifade etti.

Eğitimin önemli bir konu olduğuna vurgu yapan Kalyoncu, geleceği şekillendirecek çocuk ve gençlerin, kaliteli eğitim almasının ve fırsat eşitliğinin geçerli olmasının sağlanması gerektiğini belirtti.

Öğretmenlerin eğitimin seviyesini düşürdükleri anlamında bir söz söylemediğinin altını çizen Kalyoncu, ancak kabulde yaptığı açıklamanın böyle algılandığını kaydetti.

Kalyoncu, devlet, Eğitim Bakanlığı, veliler ve öğretmenler, yani toplumun her kesiminin, hep beraber eğitimi yukarı çekmek amacıyla çalışması ve çaba göstermesi gerektiğini söyledi.