ZOMBİ GİBİSİN KARDEŞİM…
Ediz TUNCEL
01 Ağustos 2017 Salı 09:11
Zombilerin ne olduğunu, daha doğrusu kim olduğunu sanırım bilmeyen yoktur.
Afrika'da Nijer ve Kongo, ve kölelik sayesinde Afrika'daki vatanından koparılan insanların yerleştiği Karayipler'de, Afrika ve Haiti kökenli kara büyü inancına göre, öldükten sonra Mambo veya Bokor denen bir büyücü tarafından canlandırılan insanlar insan kılığından çıkar, duygusuz, mantıksız, ruhsuz yaşayan, fakat doğrudan yaratıcısı olan mambonun emrinde olan yaratıklara dönüşürler, mamboların isteği doğrultusunda türlü kötülükleri yaparlar…
Mambo istediği kadar yaşarlar, veya, duruma göre, son kullanım tarihleri geldiğinde kelleleri gider, veya kafalarına esaslı bir şekilde "vurulursa" ölürler!!!
Şimdi gelelim bizim KKTC'nin zombilerine…
Şimdi bu da nerden çıktı diyeceksiniz!
Allah aşkına, olur mu yahu, ortalık tepeleme dolu bunlardan!
Trafikte, devlette, iş yerinizde, yürüdüğünüz yolda, kaldırımda, deniz kenarında, kısacası yaşadığınız her yerde insan kılığında vardırlar…
Hem de, ister inanın, ister inanmayın, bizimkiler çok farklı bir cinstirler, eşleri benzerleri pek bulunmaz, normal insana benzerler, her an her yerde karşınızdadırlar, hiç öyle büyüye filan ihtiyaç duymadan da yarı ölü, yarı diri yaşarlar, doğru ile yanlışın ne olduğunu hiç sorgulamazlar, ruhları ve duyguları alınmıştır, insanlıktan ve tüm insanlık erdemlerinden arınmışlardır, yeri geldiğinde kendi analarının, çocuklarının bile gözünün yaşına bakmazlar, çatır çatır harcarlar, bencillik ve çıkarcılık en büyük marifetleridir, bazen kudurmuş köpek bile bunlardan daha masumdur, son kullanım tarihi gelene kadar kullanılırlar, görevlerini bir tamam yerine getirirler!
KKTC'li zombilerin çok ilginç bir yaşam tarzları vardır, anlayacağınız.
Mamboları, yani yaratıcıları, genelde tarikat ve çete kılığından bir türlü kurtulamayan siyasi çetelerin başını çeken bal yapmaz arı tayfasıdır.
KKTC'li zombilerle mambo siyasetçileri çok güzel işler becerirler birlikte.
Bazen gündüz kavga ederler, gece hırsızlığa beraber çıkarlar, ellerine fırsat geçtiğinde devletin imkanlarını iliklerine kadar sömürürler, hükümet sırası hangisine geçerse bir önceki iktidarın köşe başlarına yerleştirdiği zombileri, kendi zombileriyle ve mambolarıyla değiştirirler, devletin ve vatandaşın geriye kalan kanını elbirliğiyle sırayla emerler, devletin malını yağma Hasan'ın böreği sanırlar, yedikçe yerler, tıkındıkça tıkınırlar, kustuklarını, artıklarını en kolay harcanacak olan türden olan son sınıf zombilere üleştirirler, velhasıl, en tepedeki mambolarla en alttaki zombiler yıllar yılıdır kusursuz sayılacak bir saadet zinciri sürdürürler.
Mamboların ve zombilerinin ayrı ayrı saadet zincirleri vardır, her biri bir siyasi çetenin veya tarikatın eşi benzeri bulunmaz üyesidir ve her biri memleketin çok önemli köşe başlarından birini tutmuştur, herkes tuttuğu köşe başından kendine yeni zombiler yaratır, kendine bağlı zombiler ordusunu çoğaltmaya çalışır.
Bu zombiler ve mamboların rüşvetini ödemezseniz, asla işiniz olmaz, yürümez.
Mambolar bazen "büyüyü" yanlış yaptıklarında ve sıkıya girdiklerinde, zombilerini harcamaktan sakınmazlar, el birliğiyle kurdukları tezgahta birşeyler yanlış gittiğinde ilk harcanan ruhunu mambo şeytanına satmış, hayatını mambonun acımasız ellerine vermiş olan en alttaki "zavallı" zombiler olur…
Sonuçta, el birliğiyle kurdukları düzen önce alttaki zombilerin kafasına yıkılır, mambolar paçayı yırtar.
Öyle ya, ortalık zombi adayı dolu, biri gider, onu gelir.
Hele de bizimkisi gibi bir sorma gir hanı olan ülkede günde 50 tane, 100 tane vatandaş yaparsan ve günün sonunda zombiye de ihtiyaç duyarsan, öyle ya da böyle, bu çiçeği burnunda vatandaşların arasında bazıları isteseler da istemeseler da, mamboların kurbanı olacaktır, hatta bazıları daha başından zombi rolüne farkında olmadan sokulmuşlar, mambo şeytanına ruhlarını satmışlardır bile.
KKTC'li zombiler hak edip etmediklerine bakmadan kısa günün karını çok ama çok severler.
Mambolar onlara kanunsuz kuralsız işleri yapın, edin da korkmayın derler, onlar da KKTC denen dingonun ahırında istedikleri gibi at oynatırlar, canlarının istediğini canlarının istediği gibi yaparlar, ister dikerler, ister yıkarlar, canları isterse herşeye ve herkese tecavüz ederler, nasılsa yaratıcıları ve koruyucuları mambolar onlara yap demişlerdir veya göz yummuşlardır.
Amma ve lakin, işler ters gittiğinde ve el birliğiyle kurdukları düzen başlarına yıkıldığında, zombilerin ilk isyanları mambolaradır ve kendilerine verilen "haksız haklardan" kendilerine hak payı çıkarmayı da çok iyi bilirler…
Haksızlığa uğrayan ve bir bedel ödemek zorunda kalan, kafası giden zombilerin ilk tepkisi, yine haksızlık yapıp da yaptığı haksızlık yanına kar kalan diğer zombileri örnek göstermek ve haksızlıktan kendisine hak payı çıkarmak, bir zamanlar kendilerine yol veren mamboları da artık yanlarında olmamakla suçlamaktır, çünkü aralarındaki saadet zincirinin baklası kopuvermiştir, takke düşmüş, kel görünmüştür…
Ne güzel, değil mi?
Zombilerle mambolar aynı yolu beraber yürürken mesele yok, herkes memnun, al gülüm ver gülüm hikayesi tatlı karlarla devam ettiriliyor, ama işler tersine gidince, hele de yanlışlıkla KKTC'nin son kalesi olarak kör topal da olsa ayakta duran adalet sistemine çarparlarsa ve biri altında kalacak olursa, altta kalan, kafası kopan zombiler oluyor…
Mambolar paçayı yine kurtarıyor…
En sonunda da zombi, yaratıcısı olan mamboyu suçluyor!
Ben suçluyum diyor zombi, peki ya bana bu işi yaptıran, yap diyen, yapmam için teşvik eden mambo nedir!
Bunları çaresizce uzaktan seyreden normal vatandaşın cevabı da herhalde şu şekilde olur: Senin elinin körüdür, hem de kör tepesidir!
Şeytana ruhunuzu bile bile satacaksınız, yaptığınızın yanlış olduğunu bile bile yanlış yapacaksınız, tam bir zombi rolüne gireceksiniz, başımıza mamboları musallat edeceksiniz, kiminiz birden çok mambonun zombisi olacaksınız, her dönemin zombisi olacaksınız, işinize geldiği gibi zombileşeceksiniz, sizin gibi zombileşmiş yaratıklar yüzünden bizim ve çocuklarımızın da kanı emilecek, geleceği yok edilecek, sonra da yarattığınız ve yaratılmasına çanak tuttuğunuz düzen kendi başınıza yıkıldı, altında kaldınız diye diye bör bör bönüreceksiniz…
Zombi gibisin kardeşim, bu ülkenin en önemli ve tehlikeli meselesi budur!
Hatta bazılarınız, birden çok mambonun zombisidir, işine nasıl gelirse!
Bu ülkede insanca yaşam mı istiyorsunuz, işte size çözüm;
Ya zombiliği bir tarafa bırakıp, insan gibi yaşamayı seçeceksiniz ve mamboları birlikte cehennemin dibine göndereceğiz,
Ya da geldiğiniz cehennemin ta en dibine kadar yolunuz var…
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2014 Detay Kıbrıs
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.