ZAMAN AKIP GİDİYOR
Nezihi BEYAZ
03 Mart 2016 Perşembe 10:43
Attila (Topaloğlu) dostumun ansızın aramızdan ayrılışının bugün 16. yıldönümü.
Geçen sene mezarı başında yapılan anma töreninde de söyledim; Attila yaşça benden büyüktü. Yetişme tarzı olarak kendimden büyüklere asla ismi ile hitap etmem. Sevdiğim biri ise "ağabey", kendime uzak bulduğum biri ise "bey" diye seslenirim. Bunun tek istisnası Attila idi. Öylesine yakın bir dostluk kurmuş, öylesine arkadaşlık tesis etmiştik ki,ona ismi ile hitap etmek bana daha dostça gelmişti.
Birlikte TV'de program yaptık. İki titiz insan olarak, gün oldu, program formatında tartıştık. Gün oldu, program anında canlı yayında tartıştık. Ama program biter bitmez her şeyi unutup, birlikte çorba içmeye giderek tartışılan konuları konuşarak güldük.
Gece tartışıp, sabah erkenden beni aradığı ve çok özel konularda dertleşip, fikrimi aldığı çok oldu. Ben kanaldan ayrıldıktan sonra o devam etti ama dostluğumuz hiç bitmedi.
Bunca yıl sonra bile onu özlediğimi samimiyetle söyleyebilirim. Ya bende derin izler bıraktığından, ya da eski dostların artık esamesi bile okunmadığından...
Ada'da bulunmadığım veya önemli bir işim olmadığı günler haricinde mutlaka katıldığım onu anma törenine bugün elimde olmayan bir nedenle katılamıyorum.
İsmi lazım değil, aylar önce bir cep telefon şirketini şikayet etmiş, Hakem Heyetinde karar oybirliği ile lehime çıkmış, bu karar mahkemece onaylanmış ama şirket herhalde başkalarına da yol olur endişesi ile, hem Girne'de hem de Lefkoşa'da dava açarak işi uzatıyor. Ne bileyim, belki de haklı olduklarına inanıyorlardır.
Hani emekli bir insan olmasak, onlarca duruşmaya zaman ayırmak herhalde çok zor olurdu. Sonunda kazandığınızda geri alma olasılığı olsa da, işin bir de maddi gideri var tabi. İnatçı kişiliğim bu işi sonuna kadar götürmeye niyetli, niyetli olmasına da; bugün görülecek duruşma için mahkemede hazır olmam ve bu nedenle dostumun anma toplantısına katılamayacak olmam biraz canımı sıkıyor.
Neyse, görülmekte olan bir dava için görüş belirtmek yanlış olur. Ama haklı olduğuna inanan ve zaman ayırabilen herkese; yılmadan, bıkmadan ve sabırla haklılığını kanıtlama uğraşı vermelerini diliyorum. Bu sayede; hem, iki bin küsur lira için, sanki cinayet davası gibi onlarca kez duruşmaya girerek mahkeme adabı öğrenirsiniz, hem de bu arada konu ile ilgili hukuksal bilgiler düzeyinde engin deneyim kazanırsınız.
Ben hiç kaçırmıyorum. Size de tavsiye ederim.
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2014 Detay Kıbrıs
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.