08 Mayıs 2024
  • Lefkoşa20°C
  • Mağusa22°C
  • Girne22°C
  • Güzelyurt21°C
  • İskele22°C
  • İstanbul19°C
  • Ankara13°C

YİNE YENİ YENİDEN BAŞKANLIK

Burak ÇİFLİKLİ

11 Kasım 2015 Çarşamba 10:44

7 Haziran akşamında tek başına iktidarı kaybeden AK Parti, iktidarı başka bir partiyle paylaşmaya yanaşmayınca ve muhalefet partileri de bir araya gelip iktidar alternatifi çıkaramayınca Türkiye tekrardan seçim sürecine girdi. Bu dönemde seçimin kaderini belirleyen gündemin en önemli maddesi maalesef terör belasıydı. Sokaklar kana bulandı, yüzlerce insan hayatını iki seçim arasında kaybetti ve 1 Kasım seçimini kazanan ezici bir oy oranı ile AK Parti oldu. Seçim sonrasında ise sanki yüzlerce insan hayatını kaybetmemiş gibi, PKK terörü tekrardan hortlamamış gibi, dolar 3 liraya dayanmamış gibi, Suriye'deki gelişmeler sonrasında Türkiye IŞİD belasını kucağında bulmamış gibi konuşulan konu başkanlık sistemi oldu. Ekranlara üşüşen yorumculara göre seçmenin sandıkta verdiği mesaj yeni anayasa ve başkanlık sistemiymiş. 1982 anayasasının şu an sokaktaki vatandaşın çok da umurunda olduğunu sanmıyorum. Millet canının derdine düşmüşken 7 Haziran öncesi başkanlık sistemi ısrarına geri dönmek AK Parti'nin şu gün yapabileceği en büyük hata olur. Zaten parti içinden de bu tartışmaların zamansız olduğuna yönelik sesler yükselmeye başladı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan elbette başkanlık hayalinden vazgeçmeyecektir. AK Parti muhtemelen başkanlık sistemi ve yeni anayasa söylemini şu ara biraz soğutup, demokrasi sosuna bulanmış bir anayasa değişikliği ile 2019 yılında referanduma gitme yolunu tercih edecektir. Ekonomiyi raydan çıkartmamak ve Neo-Osmanlıcı dış politikalarda bir süre vites düşürerek 2019'a sağ salim ulaşmak önümüzdeki dönemde AK Parti'nin öncelikli hedefi olacaktır. AK Parti 2019 referandumunda da "Yetmez Ama Evet" diyecekleri bulmakta zorlanmayacaktır. 7 Haziran'a doğru anketlerdeki düşüşü görünce yıllarca savundukları AK Parti'ye vurmaya başlayan ve "ya biz aslında kandırılmıştık" diyen pek öngörülü siyaset uzmanları, 2 Kasım itibari ile tornistan etmeye başladılar bile. Seçimin kaybedenlerinden HDP'de de çatlak sesler yükselmeye başlandı. 7 Haziran seçimleri öncesi Selahattin Demirtaş'ın ortaya koyduğu ve yüksek sesle dile getirdiği "Seni başkan yaptırmayacağız" söylemi, 1 Kasım itibari ile sarsılmış görünüyor. Parti içinden başkanlık ya da yarı başkanlık sistemlerine kapıların tamamen kapatılmadığı ve tartışılabilineceği yönünde açıklamalar geliyor. Bu da Öcalan ile yürütülecek pazarlıkların akabinde HDP grubundan başkanlık sistemini de içeren olası bir anayasa değişikliğine Demirtaş'a rağmen önemli bir destek gelebileceğinin işareti. Pazarlık masasından Güney Doğu'da federatif yönetim ile kalkacak Kürtlerin ve 2. Yetmez Ama Evetçilerin desteğiyle Erdoğan'ın hayallerindeki başkanlığa kavuşması artık uzak bir ihtimal değil.

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.