25 Ekim 2024
  • Lefkoşa21°C
  • Mağusa24°C
  • Girne24°C
  • Güzelyurt20°C
  • İskele24°C
  • İstanbul15°C
  • Ankara9°C

YERLİLERİN DESTANI…

Kıvanç BUHARA

06 Ocak 2015 Salı 07:55

06Bir toprak parçasının yerlisi olmak… Orada doğmak, orada soluk almak, orada yaşamak! Güneşinde yanmak, ayazında üşümek… Orada tatmak fırından çıkan sıcak ekmeği; Orada koklamak kurumuş mersin yaprağını ve yeni açmış dağ çiçeklerini! Açlığı, susuzluğu; Varlığı, yokluğu, İyiliği, hastalığı orada yaşamak… Orada yaşamak efendice, saygılı, Asi olmak kendine, yabancıya barışçı! Kimse, Ve özellikle, Yaban ellerden gelenlerden hiç kimse, Ne sana, ne bana, ne bize “ çekil lan “ diyemesin! Bilsinler ki; Yandık, fakat çekilmedik, Öldük, ancak yenilmedik! Bir toprak parçasının yerlisi olmak… Anam, babam, dedem, nenem, Onların anaları, babaları, Büyük büyük dedemler ve on kat büyük nenemler… Atalarımız yani! Bu topraklarda doğdular, Buralarda öldüler! Kemikleri toprak oldu, Toprak ağaç oldu, orman oldu, Bağ oldu, bahça oldu, Su oldu, hayat buldu. Biz doğduk! Doğduk… Samanlıkta, ahırda, mertekli evde, Soğuk suda yıkadılar elimizi, yüzümüzü, Çalı dibine yaptık büyük hacetimizi, Yaban nanesi tütsülü yapraklara sildik kıçımızı, Akan dereye işedik büyük bir zevkle… Romus ile Romulusun öyküsünü dinledik anamızdan, Bir sepetin içinde bulmuşlar ikisini, Masal bu ya! Dişi bir kurt emzirmiş, büyütmüş onları, Ancak, her nedense, Büyüdükleri zaman, Romus öldürmüş ikizini! Yerlilerin kaderidir yerlerinden kovulmak… Öldürülmek, vurulmak! İngilizler nasıl astıysa Amerika’da Kızılderilileri, Öyle astılar 1920’lerde Kıbrıs’ta Dr. Behiç Beyi! Sürüldük bir diyardan başka bir diyara, Dedik ya! Üç defa göçmen olduk, Yüz defa öldük kendi yurdumuzda…

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.