YEREL SEÇİMLERİN PARANOYASI…

Az Gittik.. Uz Gittik..   YEREL SEÇİMLERİN PARANOYASI… Paranoya mı demişim? En uygun sözcük bu olmamalı. Daha kötüsü de var da. Şimdilik bende kalsın. Dört dönem Belediye Başkanlığı’ndan sonra, geriye dönüp baktığımda söyleyebileceğim tek sözcük: PARANOYA… Onun için, 16 yıl sonra anlamsız bulduğum bu “Makam’a” bundan böyle aday olmayacağımı, geçen Yerel Seçimlerde kendi halkıma duyurmuştum. Siyasi partilerin ve iktidarların; Arka bahçesi, Adamı, Bareyası, Kankası, sütkası (sütkardeşi) “Bizdendir’i” olmaktansa.. Partizanlığı, rezilliği yasaların adaletsizliğini, eşitsizliğini onaylamaktansa, Seçilen Belediye Başkanları’nın yalakalığına, üçkâğıtçılığına, şovmenliğine, “küçük dağları ben yarattım” pozlarına, görgüsüzlüğüne, bilgisizliğine; VİZYONSUZLUĞUNA yani.. Tahammül etmektense..(Öyle olmayanlardan özür dilerim) Seçimi kaybedenlerin; Öfkesini, saldırganlığını, çamur atmalarını, dedikodularını, güreşe doyumsuz paranoyasını çekmektense; Hiçbir zaman “yerinden yönetime” inanmayan, yerel demokrasi dendiğinde “KIL OLAN” , Belediye Başkanları’nı kendine rakip gören Milletvekillerinin (öyle olmayanlardan özür dilerim) ikiyüzlülüğüne tanık olmaktansa; Seçilmiş Belediye Başkanlarını atanmışların emrine veren, Milli Bayramları, kutlamaları Kaymakamlık denetimine sokan, merkezi yönetimlerin önünde eğilen onursuz biri olmamak için; Halkta yaratılan; Belediyenin parasını çar-çur eden, yutan, çalan-çırpan, iç eden, köşe dönen Belediye Başkanları imajını kabul etmediğimden; Gençlere fırsat vermek için, Ve uzun yıllar Başkanlık yapanlara örnek olması için; ADAY OLMUYORUM. Aday olanlara SABIR, Kazanacak olanlara KOLAY GELSİN…!