20 Nisan 2024
  • Lefkoşa24°C
  • Mağusa21°C
  • Girne24°C
  • Güzelyurt24°C
  • İskele21°C
  • İstanbul14°C
  • Ankara21°C

YAZIKLAR OLSUN!

Yazıklar olsun!

12 Temmuz 2014 Cumartesi 14:37

KAPISINA KİLİT VURULDU:Sosyal Riskleri Önleme Vakfı’nın 2011’de açtığı ve 3 yıl boyunca vakfın ve gönüllülerin çabalarıyla idame ettirilen Kadın Sığınma Evi, devletin ve yetkili mercilerin sorumsuzluğu nedeniyle kapatıldı.

67 KADIN, 37 ÇOCUK SIĞINDI:Kadın Sığınma Evi’nde, 3 yılda toplam 67 kadın, 37 çocuk barındı. EV, Sadece şiddet gören kadınlara değil, sınır ihlalinden dolayı hapse giren ailelerin çocukları, iltica edenler, mülteciler, tek başına yaşayıp da hastalanan kişiler, hatta cezaevinden çıkan ve kimsenin iş vermediği, kalacak yeri olmayan genç erkeklere bile kucak açtı.

SAĞLIK VE GÜVENLİK SAĞLANMADI!

Toplumun ihtiyacı olan Kadın Sığınma Evi’ni çok zor şartlarda sağladıklarını, bu yeri küçük desteklerle idame ettirdiklerini; devletten hiçbir destek görmediklerini belirten Sosyal Riskleri Önleme Vakfı Başkanı Hatice Düzgün; en çok sıkıntıya girdikleri konunun; sağlık ve güvenlik olduğunu belirtti.

ATIP BIRAKTILAR: Sığınma ihtiyacı olan kadın ve çocukları Kadın Sığınma Evi’ne yönlendiren Sosyal Hizmetler Dairesi’nin herhangi bir destek sağlamadığını; Kadın Sığınma Evi’ne polis tarafından götürülen insanların dahi takibinin yapılmadığını; Vakıf’la işbirliğinde olması gereken Sağlık Bakanlığı’nın ihtiyaç duyulan sağlık hizmetini karşılamadığını açıklayan Hatice Düzgün, “Artık yeter” dedi.

“BAKANLIK ‘ÇIKIN’ DEDİ, VAKIFLAR ÇOK PARA İSTEDİ!”: Sosyal Riskleri Önleme Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Hatice Düzgün, Kadın Sığınma Evi olarak kullanılan Sağlık Bakanlığı’na ait yerden de çıkarılmak istendiklerini; bunun üzerine bina talep ettikleri Vakıflar İdaresi’nin ise, kendilerinden ciddi bir meblağ talep ettiğini anlattı.

Rana SARRO

Sosyal Riskleri Önleme Vakfı’nın 2011’de açtığı ve 3 yıl boyunca vakfın ve gönüllülerin çabalarıyla, Başkent Lefkoşa’da idame ettirilen Kadın Sığınma Evi, devletin ve yetkili mercilerin ilgisizliği ve sorumsuzluğu nedeniyle kapatılıyor.

Sosyal Riskleri Önleme Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Hatice Düzgün, Vakıf olarak 3 yıl boyunca çok zor şartlarda idame ettirdikleri Sığınma Evi’nin, devletin desteği olmadan daha fazla sürdürülemeyeceğinin anlaşılması üzerine kapatma kararı aldıklarını açıkladı.

“3 yılda 67 kadın 37 çocuk sığındı!”

Sosyal Riskleri Önleme Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Hatice Düzgün’ün verdiği bilgilere göre; 2008 yılında kurulan Sosyal Riskleri Önleme Vakfı, 2011’de Kadın Sığınma Evi açmak durumunda kaldı. Kadın Sığınma Evi’nde, 3 yılda toplam 67 kadın, 37 çocuk barındı. Sadece şiddet gören kadınlar değil, sınır ihlalinden dolayı hapse giren ailelerin çocukları, iltica edenler, mülteciler, tek başına yaşayıp da hastalanan kişiler, hatta cezaevinden çıkan ve kimsenin iş vermediği, kalacak yeri olmayan genç erkekler bile belli dönemlerde Kadın Sığınma Evi’nde barındı.

“Devlet sağlık ve güvenlik imkânı sağlamadı!”

Toplumun ihtiyacı olan Kadın Sığınma Evi’ni çok zor şartlarda sağladıklarını, bu yeri küçük desteklerle idame ettirdiklerini; devletten hiçbir destek görmediklerini belirten Hatice Düzgün; en çok sıkıntıya girdikleri konunun; sağlık ve güvenlik olduğunu belirtti.

“Sosyal Hizmetler, Sağlık Bakanlığı ve Polis destek olmadı”

Sığınma ihtiyacı olan kadın ve çocukları Kadın Sığınma Evi’ne yönlendiren Sosyal Hizmetler Dairesi’nin herhangi bir destek sağlamadığını; Kadın Sığınma Evi’ne polis tarafından götürülen insanların dahi takibinin yapılmadığını; Vakıf’la işbirliğinde olması gereken Sağlık Bakanlığı’nın ihtiyaç duyulan sağlık hizmetini karşılamadığını açıklayan Hatice Düzgün, “Artık yeter” dedi.

Sosyal Hizmetler Dairesi’nin, ihtiyaçlı kadınları Kadın Sığınma Evi’ne yönlendirdiğini ancak herhangi bir destekte bulunmadıklarını kaydeden Düzgün, güvenliğe ihtiyaç duyulan yerde bir bekçi veya polisin de görevlendirilmediğini anlattı.

 “Çok yalnız kaldık”

Sosyal Riskleri Önleme Vakfı Mütevelli Heyeti olarak idame ettirdikleri Kadın Sığınma Evi’nin devletin desteği olmadan sürdürülemeyeceğinin anlaşıldığını belirten Düzgün, “Orasının idamesine yetişmeye çalıştık. Sığınan kadın ve çocukları, bugüne kadar bir buton düğmesi ve bir kamera ile koruduk. Çok büyük bir boşluğu doldurduk ancak çok yalnız kaldık. Daha ne kadar mücadele edebilirdik?” dedi.

“Şimdi ne olacak bilmiyorum”

Kadın Sığınma Evi’ne sığınmak isteyen ve yer olmadığından geri çevrilen birçok kadının, evine geri döndüğünde şiddet görmeye devam ettiğini, intihar edenlerin ve kayıp olan kadınlar olduğunu işaret eden Hatice Düzgün, “Bundan sonra ne olur bilmiyorum, çok üzgünüm” diye konuştu.

Mütevelli heyeti olarak Kadın Sığınma Evi’ni çok zor şartlarda sürdürdüklerini belirten Düzgün, “Kapatma işin popülizm olması için yapmadık. Hükümete kadın sığınma evi açması konusunda belki bir refleks gelir düşüncesiyle kapattık” diye konuştu.

“Devlet acilen Kadın Sığınma Evi açmalı!”

Devletin acilen sığınma evi açması gerektiğini vurgulayan Hatice Düzgün, “Bu ihtiyaç görmezlikten geliniyor. Devlet yeri açsın, biz destek ve çabalarımızı ortaya koyarız” dedi.

Kadın Sığınma Evi’nin 3 yıl boyunca, 2 buçuk kişi ile faaliyetlerinin yürütüldüğünü belirten Düzgün, “Mütevelli Heyeti Başkanı olarak kendisinin, Başkan Yardımcısı Ayşe Serhat’ın ve oraya gönüllü günde birkaç saat gelen kızların desteği ile yürüttüğümüze göre devlet de yapabilir. Bizim bu yaptığımızın referans olduğunu düşünüyorum” diye ekledi.

“Bakanlık ‘Çıkın’ dedi, Vakıflar çok para istedi!”

Sosyal Riskleri Önleme Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Hatice Düzgün, Kadın Sığınma Evi olarak kullanılan Sağlık Bakanlığı’na ait yerden de çıkarılmak istendiklerini; bunun üzerine bina talep ettikleri Vakıflar İdaresi’nin ise, kendilerinden ciddi bir meblağ talep ettiğini anlattı ve şunları ekledi:

“Kadın Sığınma Evi binası, Sağlık Bakanlığı binasıdır. Sağlık Bakanlığı orayı hastane yapmak istiyor. Toplumun hastaneye de ihtiyacı olduğunu düşünerek, Sağlık Bakanlığı’na hak verdik. Bunun üzerine, Vakıflar İdaresi’nden bir yer istedik. Vakıflar İdaresi ise, bize karşılayamayacağımız için çok komik gelen ciddi bir meblağ istedi. Bu zorluklar bizi yıldırdı mı desem, ancak nefes almamız için bir yardıma ihtiyacımız vardı. Bugüne kadar biz yaptık, şimdi devlet yapsın biz onlara yardımcı olalım. Güney Kıbrıs’ta kadın sığınma evi vardır. Hatta bizim modelimizi uyguladılar. Onlar da vakıf sosyal hizmetler ve kadın sığınma evi aynı binada yaptılar.”

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
SON DAKİKA