VARSIN AZ OLSUN AŞIM , KİMSENİN ÖNÜNDE EĞİLMESİN BAŞIM
Ayşegül Garabli
30 Aralık 2015 Çarşamba 09:25
Sayın Başbakan, Diyorsunuz ki; “ Suyun yönetiminin, kimde olacağı konusu ile ilgili anlaşamadığımız için, on üçüncü maaşları ödeyemeyeceğiz.” Yani işin Türkçesi, “Türkiye Hükümetinin, dayatmalarını kabul etmezsek, Türkiye, parayı kesecek, biz de sizi ödeyemeyeceğiz” demek istiyorsunuz. E vallahi de, billahi de, ödemeyin. Bu gün on üçüncü maaşı alıp, yarın su faturaları ile kat be kat geri ödeyeceksek, ödemeyin. Cumhur başkanız, başbakanımız, medya önünde hesaba çekilecekse, Bakanlarımız, vekillerimiz, görüşebilmek için, Türkiye’de muhtarların bile kapısında kuyruğa girip bekleyecekse, varsın bize maaş ödemeyin. Nasıl ki; Sanayi Holding, Ayko, Zeyko, gibi üretim yapan kaynaklarımız kapatılıp, ithal bağımlısı yapıldık; şimdi de, su ile göbekten tutsak edileceksek , eksik olsun onüçüncü maaş; ödemeyin. Elbette ki, hepimizin paraya ihtiyacı var. Elbette ki; ödenen maaşlar, emeğimizin, alın terimizin karşılığı. Ama,her gün aşağılanacaksak, Para, alnımıza, silah olarak dayatılacaksa, Paranın karşılığında, on altı bin, yirmi altı bin kişinin, vatandaş yapılması dayatılacaksa, Dinimiz, dilimiz, sorgulanıp, kültürümüze yabancılaştırılacaksak, Türkiye, Kıbrıs’ın Kuzeyini, Avrupa’ya açılma yolu olarak kullanıp, çocuklarımızı, kendi vatanında, yabancı konumuna sokacaksa, Bir kuruşluk yararı olmadığı halde, yabancı sermaye, buraya taşınacaksa, Türkiye Hükümeti, vatanında, işsiz, aşsız bıraktığı insanları, göç yoluna düşürüp, burada kaçak işçi durumuna sokacaksa, Üstüne üstlük, bakmakla mükellef olduğu halde, bakmayıp, buraya göç ettirdiği vatandaşları ile bölüşülen bütçeyi, lütufmuş gibi sunacaksa, Üstünden de, ekmeğini, vatanını, bölüşen insanlara, “Besleme” diyecekse, Eksik olsun. Alıp da bizi ödeyeceğiniz para da, su da eksik olsun. On üçüncü maaşı, ödemeyin. Varsın, bu yılbaşı da, her yılbaşı olduğu gibi, evimizde oturalım ve bir geceliğine beş bin lira verip, yılbaşında Tarkan’ı dinlemeyelim. Hepimiz buna hazırız. Ama siz de, bir geceliğine, insanlardan beş bin lira alanlardan, hak edilen vergileri alınız. Kaçak işçi sorununa, canla başla el atıp, bütçede açığa neden olan ama dillendirilmeyen delikleri kapatınız. AKSA ile yapmış olduğunuz, haksız alım garantisini, iptal edip, KIB-TEKe ait atıl durumda olan üniteleri çalıştırınız. Gerekirse biz, elektrik kesintisine de hazırız, maaş kesintisine de. Yeter ki, siz, istekli ve iradeli olunuz. Samimi olup, kaybettiğiniz güveni kazanmak için, yüzünüzü, halkınıza dönünüz. “Söyleneni yapmazsak, maşları ödeyemeyiz” diyerek, kolaycılığa kaçmak yerine, “ maaşları ödeyemezsek de, dayatmaları, kabul etmeyeceğiz, çocuklarımızı, vatansız bırakmayacağız, geleceklerini, ipotek altına almayacağız” diyecek yürekliliği gösteriniz. Gerekirse, seferberlik ilan edip, sendikaları ve sivil toplum örgütlerini de, bu seferberliğe dahil ediniz. Hepimizi, elimizi taşın altına koymaya çağırınız. Onurumuzu, çiğnetmeyiniz. Kısacası, Sn Başbakanım demem şu ki; Varsın az olsun aşımız, ama kimsenin önünde eğilmeden, dik ve onurlu olsun başımız.
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2014 Detay Kıbrıs
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.