NEW YORK ABD'li uzmanlar, Mısır'da iki aya yaklaşan çalkantılı süreç ve ülkenin siyasal geleceğine ilişkin olarak farklı görüşlere sahipken, ülkede darbe yapan orduyu kıyasıya eleştirenlerle, Mursi iktidarının uygulamalarıyla askere zemin hazırladığını söyleyenler arasındaki tartışma sürüyor. ABD Dışişleri Bakanı John Kerry’nin geçen hafta Pakistan’da "Mısır ordusu demokrasiyi yeniden inşa ediyor" açıklaması tartışmaları yeniden alevlendirirken, görüşlerine başvurduğumuz ABD'li uzmanlardan farklı sesler yükseldi.  Stimson Enstitütü üyesi ve Brookings Enstitüsü ile de ortak çalışmalar yapan Geneive Abdo, Kerry'nin açıklamalarını sert bir şekilde eleştirerek, ''Bu tam bir takiyyedir. Ordu sadece 1950’lerde başlayan otoriter yönetimi  yeniden inşa etmiştir" ifadelerini kullandı. Kerry’nin sözlerinin ABD’nin Ortadoğu’daki demokratik imajına zarar vereceğini söyleyen Abdo, "Kerry’nin bu sözleri, oldukça yerinde sebeplerle, Amerikan karşıtı olan Mısır halkının düşüncelerini doğrulamakla kalmıyor, İslamcı gruplara, 'seçim sandığında kazansanız bile bu, ülkeyi sizin yöneteciğiniz anlamına gelmez' şeklinde bir mesaj gönderiyor" dedi. Mursi’yi görevden uzaklaştırmak için seçim gibi demokratik yöntemler varken, anayasaya uygun olmayan bir şekilde görevden alındığını hatırlatan Abdo, "Amerika, seçimle başa gelmiş bir cumhurbaşkanının yanında durması gerekirken, Obama yönetimi, tamamen yasadışı bir geçiş hükümetinin anayasal onayını hukuka uydurmaya çalışıyor" ifadelerine yer verdi. Abdo, Mısır'da askerin iktidarının geçici ve çok kısa süreceğini belirterek, ülkede Müslüman Kardeşler'in yeniden iktidara geleceğini savundu. "Aynen 1980'de Türkiye'de olduğu gibi"  Rand Corporation üyesi Stephen Larrabe ise Mursi yönetiminin demokratik teamüllere aykırı hareketlerinin Mısır’ın istikrarlı bir demokrasi içinde yaşamasını  tehdit etmesi üzerine ordunun müdahale ettiğini savunarak, "aynen 1980’de Türkiye’de olduğu gibi" dedi. Larrabe, "Mursi hükümeti demokratik seçimle iktidara gelmişti fakat uyguladığı politikalar Mısır’ı kaosun eşiğine getirdi. Bu durum geniş bir kitlenin ona karşı duyduğu güvenin kaybolmasına yol açtı ve Mısır’ı istikrarlı bir politik ve ekonomik zemine taşıyabilmek adına askeri müdahalenin önünü açtı" diyerek darbeyi savundu. Öte yandan, Rand Corporation'ın uzmanlarından Jeffrey Martini de ABD Dışişleri Bakanı Kerry’nin sözlerini, "ABD, ne etkileyebilme umudu taşıdığı müttefik ordu ile bağını kesmek istiyor ne de 30 Haziran'da sokaklara dökülen kalabalığın popüler isteğini görmezden geliyor" şeklinde yorumladı.   Martini, ülkede krizden çıkışın tek yolunun Müslüman Kardeşler ile diğer grupların gerçek bir ulusal uzlaşma çabasında buluşması olduğunun altını çizdi.