ÜNİVERSİTEYİ TERK ETTİ, DEV BİR OYUNCAK İMPARATORLUĞUNUN SAHİBİ OLDU
BBC'nin haftalık The Boss (Patron) yazı dizisi, dünyanın değişik noktalarından iş dünyasının önde gelen isimlerinin portrelerine yer veriyor. Bu hafta oyuncak imalat firması Zuru'nun kurucularından ve yöneticilerinden Nick Mowbray'le görüştük.

19 Aralık 2019 Perşembe 12:46
Çin'de bir oyuncak imalat firması kurmaya çalışan girişimci Nick Mowbray'in şansı, ABD'li perakende devi Walmart'ın kendilerine ilgi göstermesiyle döndü.
Walmart, Zuru'nun Hong Kong'daki teşhir salonunu ziyaret etmek istiyordu. Nick hemen bu teklifi kabul etti ve adresi en kısa sürede yollayacağını söyledi. Ancak henüz ortada bir teşhir salonu falan yoktu.
"Ertesi gün Hong Kong'a giden bir trene binmiş, bildiğim tüm kapıları çalıyordum," diyor 34 yaşındaki girişimci.
Bu anektod, Zuru'nun ilk zamanlarının ruhunu çok iyi yansıtıyor. Zira Yeni Zelandalı Nick Mowbray ve kardeşi Mat'in 2003'te kurduğu firmada işler o dönem hep "Kervan yolda düzülür" misali yapılıyordu.
Bugün kız kardeşleri Anna'yla birlikte, bu üç kardeş 5 bin kişinin çalıştığı ve yıllık satış rakamlarının 460 milyon dolara ulaşması beklenen küresel bir firmanın yöneticiliğini yapıyorlar. Firmanın başarısı sayesinde Mowbray ailesi, Yeni Zelanda'nın en zengin ailelerinden biri haline gelmiş durumda.
Çince bilmiyorlardı, iş hayatından anlamıyorlardı
Her şey aslında kardeşlerin okul günlerinde başladı. Mat, kola kutusu ve plastik torbadan bir sıcak hava balonu oyuncağı yaptı ve kapı kapı dolaşarak bunu sattı. Yaşları ilerleyince bu işi daha ciddiyetle yapmaya karar veren kardeşler, ailelerinin Yeni Zelanda'nın kuzeyindeki kırsal bir adada bulunan çiftliklerinde küçük bir fabrika kurdular.
Nick, "Ödeme olarak inekleri sağmamız ve bazı bitkileri ilaçlamamız gerekiyordu" diyor.
O sıralar, Nick üniversitede hukuk okuyordu. Mat ise okulu terk etmiş, tüm zamanını oyuncak işine ayırmaya başlamıştı. Bir gün iki kardeş ani bir karar verdi. Neden şanslarını Çin'de denemiyorlardı?
Böylece Nick de 18 yaşındayken üniversiteyi terk etti ve kısa süre sonra 22 yaşındaki Mat'le birlikte kendilerini Hong Kong'a giden bir uçakta buldular. İnternet üzerinde bazı kişilerle temasa geçmişlerdi, ama bunun ötesinde kendilerini neyin beklediği hakkında çok bir fikirleri yoktu. Çince bilmiyorlardı, iş hayatından anlamıyorlardı.
Nick, "Çok saftık, ne yaptığımız hakkında hiçbir bilgimiz yoktu" diyor.
Ailelerinin verdiği 20 bin dolarlık borçla bir döküm makinesi aldılar ve Çin'in Guangzhou kentinde küçük bir fabrika kurmayı başardılar. Zuru hayata başlamıştı.
'Fikri mülkiyet kurallarını ihlal ediyorduk'
Bundan sonraki birkaç yıl verimsiz ve karışık geçti. İnternet üzerinden kopyaladıkları ürünleri imal etmeye çalışmak gibi bazı girişimleri, deneyimsizliklerini gözler önüne serdi.
Nick, "Fikri mülkiyet kurallarını tümden ihlal ediyorduk. Fikri mülkiyetin ya da patentin ne anlama geldiğini bile bilmiyorduk" diyor.
Yeni ürünler ve taze fikirler ortaya çıktıkça, eski ürünlerin piyasadan toplanması gerekiyordu. Nick bütün gece telefonda oturur, dünyanın çeşitli yerlerindeki perakendecileri arar, müşteri bulmaya çalışırdı.
Walmart'ın temasa geçmesi firmayı hareketlendirdi. Nick Hong Kong'da hemen küçük bir teşhir odası kurdu. Oyuncakların genellikle teşhir edildiği dev odalarla kıyasla ufacık bir yerdi bu. Daha sonraları Hong Kong ile Çin anakarası arasında mekik dokurken de yarı zamanlı evi olarak burayı kullandı.
"Bir döşeği yere açar, masanın altına kıvrılır, uyurdum" diyor Nick ve ekliyor:
"Umumi tuvaletlerde yıkanırdım."
Bir keresinde potansiyel bir müşterinin o daha yataktan çıkmadan, masanın altında uyurken teşhir odasına geldiğini hatırlıyor, "Hiç kıpırdamadan, sesimi çıkarmadan yatmaya devam ettim" diyor.
Zuru para kazanmaya başlamıştı ama ürünleri çok da matah değildi ve pek de sipariş alınmıyordu. Ama yine de ayaklarının üzerinde durabiliyorlardı. 2005'te de kardeşleri Anna aile işine dahil oldu.
"Sadece bir ay zarar ettik ve kardeşlerimle oturup, bir daha asla böyle bir şey olmayacak dediğimizi hatırlıyorum," diyor Nick.
En büyük atılımlarını yapmaları ise beş yıl kadar sonra, bir robot balık sayesinde oldu. Çinli bir yatırımcı Robo Fish denilen, suda hareket eden elektronik, plastik bir oyuncak geliştirmişti. Zuru da bu ürünün imalatını yaptı. Bu ürün yılda 100 milyon dolarlık satış getirdi.
'Herkes Robo Fish'i istiyordu'
Nick, "İşte o zaman büyük bir iş yakalamış olduk. Dünya genelindeki tüm perakendecilere girmeyi başardık, herkes Robo Fish'i istiyordu. Bu bize büyük bir ivme kazandırdı" diyerek hatırlıyor o günleri.
Ardından işler birbirini kovaladı. Çin'de daha çok kişiyi işe aldılar, yeni trendleri takip ederek ve tasarımlarını geliştirerek daha iyi oyuncaklar imal etmeyi öğrendiler.
Bugün Zuru'nun ürünleri 120 ülkede satılıyor. Firma, kâr oranlarını açıklamıyor ancak Nick şirketlerinin 'dünyadaki en kârlı oyuncak imalat firmalarından biri' olduğunu savunuyor.
Ancak firmanın ilk zamanlarında başlarını derde sokan fikri mülkiyet konusu, halen tam olarak çözülmüş değil. Zuru, Lego'yla hukuki bir savaş içerisinde. Danimarkalı oyuncak devi Lego, bazı kahramanlarının tasarımlarının Zuru tarafından kopya edildiğini söylüyor.
Nick, "Bizim ürünlerimiz Lego'nunkilerden tamamen farklı. Onların hiçbir ürününü kopya etmedik. Lego sadece zorluk çıkarıyor, çünkü pazardaki tekeli ellerinde tutmak istiyorlar" diyor.
Zuru'nun ofisleri ve fabrikalarında yaklaşık 5 bin çalışanı bulunuyor. Merkezleri Hong Kong'da bulunuyor ve Mat ile Anna da halen burada yaşıyorlar. Anne ve babalarından, firmanın ilk kuruluş aşamasında aldıkları borçtan başka hiçbir kişi veya kuruma borçlanmamışlar.
Perakende danışmanlık şirketi First Retail Grup'tan Chris Wilkinson, "Firmalarını Asya'da konumlandırmaları nedeniyle, yola ilk çıktıkları andan itibaren küresel bir şirket olmaları gerektiğini anlamışlardı," diyor.
Nick'in ve kardeşlerinin azimlerine hayranlık duymamanın mümkün olmadığını belirtiyor.
"Zuru'nun ilk kurulduğu yıllarda Hong Kong'da yaşam kavgası verirlerken, bir yandan da ürün geliştirmeye ve pazara fikir sunmaya devam ediyorlardı. İşte bu girişimciliğin en iyi örneklerinden biri" diyor.
Nick bugün çoğunlukla Auckland'da yaşıyor ve 2017 yılında kardeşleriyle birlikte 21 milyon dolara satın aldığı Kiwi yerleşkesinde zaman geçiriyor.
Yaklaşık 2 milyar dolarlık mal varlığına sahip olan aile, National Business Review'a göre Yeni Zelanda'nın en zengin ailelerinden biri.
Nick, 2018 yılında sağlık gerekçeleriyle Yeni Zelanda'ya dönmeye karar verdi. 20'li yaşlarından bu yana bir inflamatuar bağırsak hastalığı olan Crohn'dan şikayetçiydi. Geçen yıl büyük bağırsağını aldırmak için üç kez ameliyat oldu. Bu süreçte 20 kilo verdi, yürüyecek enerjisi kalmadı.
Bugün geri dönüp baktığında, iş hayatında verdiği mücadelenin yarattığı stresin de rahatsızlığını olumsuz etkilediğini düşünüyor:
"O kadar hasta olmuştum ki hastalık saç köklerime saldırmaya başlamıştı. Kaşlarım, saçlarım, her şeyim dökülüyordu. Hareket edemez hale gelmiştim. Ameliyat olmak zorundaydım."
Nick, küçük bağırsağından yeni bir büyük bağırsak yaratan bu ameliyatların bütün hayatını değiştirdiğini söylüyor.
"Mucize gibi bir şey. Tamamen hayata dönmüş gibiyim" diyor.
HAKSEN: İşveren temsilcisi Arhun’un sözleri yüzde 1'lik ultra-zengin kesimin zihniyetini yansıtıyorMetin Arhun’un açıklamalarına sert tepki göstererek, bu sözlerin kişisel değil, toplumun yüzde birlik ultra-zengin kesimin bakış açısını yansıttığını savundu13 Aralık 2025 Cumartesi 16:51KIBRIS
Erhan Arıklı: Azerbaycan ile KKTC arasında vizesiz ve kimlikle seyahat değerlendiriliyorBayındırlık ve Ulaştırma Bakanı, YDP Genel Başkanı Erhan Arıklı, Azerbaycan’da yayın yapan Media Türk TV’nin Net Bakış 360 Derece programına konuk olarak, KKTC–Azerbaycan ilişkileri, vizesiz seyahat ve Ercan Havalimanı hakkında önemli açıklamalarda bulund13 Aralık 2025 Cumartesi 15:59KIBRIS
Harmancı: Sel riskine karşı bilimsel ve kalıcı önlemler şartLefkoşa Türk Belediyesi (LTB) Başkanı Mehmet Harmancı, son günlerde yaşanan yağışlar ve sel riskiyle ilgili kamuoyuna kapsamlı bir değerlendirme yaptı.13 Aralık 2025 Cumartesi 12:51KIBRIS
Dr. Hakan Ataker hayatını kaybettiCumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) eski milletvekillerinden Dr. Hakan Ataker yaşamını yitirdi.13 Aralık 2025 Cumartesi 12:49KIBRIS
Alsancak’ta iş kazası: 42 yaşındaki işçi yaralandıSucu, kaldırıldığı Girne Dr. Akçiçek Hastanesi’nde yapılan tedavisinin ardından, Ortopedi Servisinde müşahede altına alındı.13 Aralık 2025 Cumartesi 12:48GİRNE
Denetimlerde 374 sürücü rapor edildiPolis Genel Müdürlüğüne bağlı trafik ekipleri tarafından ülke genelinde dün gerçekleştirilen trafik denetimleri sonucu; toplam 2 bin 408 araç sürücüsü kontrol edildi.13 Aralık 2025 Cumartesi 12:46KIBRIS
18 yaşındaki genç evinde ölü bulundu!Ortaköy’de bugün saat 11.30 sıralarında 15. Sokak üzerinde 18 yaşındaki Reem Mohamedalamin Ahmed Ali (K-18) kalmakta olduğu apartmanın park alanı içerisinde ölü olarak bulundu.12 Aralık 2025 Cuma 20:10KIBRIS
CTP Genel Başkanı İncirli, Hahn ile görüştüCumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Sıla Usar İncirli, bugün Avrupa Birliği Kıbrıs Özel Temsilcisi Johannes Hahn ile CTP Genel Merkezi’nde görüştü.12 Aralık 2025 Cuma 20:08KIBRIS
Kamu Yeterlilik sınavları bu hafta sonu yapılacakKamu Hizmeti Komisyonu (KHK) Başkanı Ömer A. Köseoğlu, bu hafta sonu Kamu Yeterlik sınavlarının yapılacağını belirtti.12 Aralık 2025 Cuma 20:07KIBRIS
Hafta sonu hava nasıl olacak?Meteoroloji Dairesi, hafta sonu yağış beklenmediğini, pazartesi günü ise yer yer hafif sağanak yağış görülebileceğini açıkladı.12 Aralık 2025 Cuma 20:05KIBRIS
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2014 Detay Kıbrıs











Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.