UKRAYNA'DA ÇATIŞMALAR DURMUYOR: 25 ÖLÜ

KİEV Ukrayna Sağlık Bakanlığından yapılan açıklamada, olaylarda hayatını kaybedenlerin sayısının bugün sabah itibarıyla 25'e ulaştığı kaydedilirken, ölenlerin arasında Ukrayna'nın Vesti gazetesi muhabirinin de bulunduğu vurgulandı. Tazyikli su ve sersemletici el bombaları kullanıldı Güvenlik güçleri, göstericilerin başkent Kiev'in merkezindeki Bağımsızlık Meydanı'nda kurdukları kamplarına müdahale etti. Görgü tanıkları, güvenlik güçlerinin tazyikli su ve sersemletici el bombaları kullandığını söyledi.  Muhalefet liderlerinden Vitali Klişenko, meydandaki 20 bin göstericiye kampı savunmaları çağrısında bulundu.  Eski ağır siklet boks şampiyonu Klişenko, Bağımsızlık Meydanı'nda yanan çadırların önünde göstericilere seslenerek "Buradan ayrılmayacağız. Bu kamp, bir özgürlük adası ve biz, onu savunacağız" dedi. Göstericiler, meydandaki barikatları kaldırmaya çalışan güvenlik güçlerine taşlar ve molotof kokteylleri atarak yanıt verdi. Lastikleri ateşe vererek alevden bir duvar ören göstericiler, güvenlik güçlerinin ilerleyişini engellemeye çalıştı. Göstericilerin karargah olarak kullandığı bir binada da yangın çıktığı ve binadakilerin son anda dışarı çıkarıldığı belirtildi.  Güvenlik güçleri, megafonlardan çağrı yaparak kadınlarla çocukların derhal ayrılmalarını, meydanda terör operasyonun başladığını duyurdu.  Milletvekili yaralandı Bir güvenlik görevlisinin göstericiler tarafından rehin alındığı olaylar sırasında, Batkivşçina üyesi milletvekili Aleksandr Turçinov’un yaralandığı iddia edildi. Yaralanan Batkivçina (Anavatan) Partisi milletvekili Aleksand Turçinov, yarasının ciddi olmadığını, durmunun iyi olduğunu söyledi. Ateşli silahtan çıkan bir mermi ile yaralandığı bildirilen Turçinov’un tedavi altına alındığı kaydedildi.Aleksandr Turçinov, hapisteki eski başbakan Yulia Timoşenko’ya en yakın isimlerden biri olarak biliniyor. Bağımsızlık Meydanı harabeye döndü Yönetim karşıtı gösterilerin devam ettiği Ukrayna'nın başkenti Kiev'de dün gece boyunca devam eden ve 25 kişinin yaşamını yitirmesine neden olan çatışmaların ardından Bağımsızlık Meydanı harabeye döndü.  Sabah saatlerinden parlamento binası yakınlarında başlayan ve daha sonra Bağımsızlık Meydanı'nda devam eden çatışmalar sırasında göstericilerin İnstitutskaya Cadddesi'nde kurdukları çadırlar yandı. Muhalefet liderleri ile göstericilerin karargah olarak kullandıkları Sendikalar Birliği Binası'nda da yangın çıktı. Dördüncü ve beşinci katları tamamen yanan ve çökme tehlikesi bulunan bina, boşaltıldı.  Olaylar sırasında kent merkezindeki Globus alışveriş merkezinde çıkan yangın ise kısa sürede söndürüldü. Göstericileri dağıtmak için sersemletici el bombaları ve tazyikli su kullanan güvenlik güçleri, Avrupa Meydanı ile Bağımsızlık Meydanı arasındaki bölgeyi kontrol altına aldı.  Yaralılar arasında çocuklar da var Gece boyunca devam eden çatışmaların bilançosunu açıklayan Sağlık Bakanlığı, olaylarda biri gazeteci 25 kişinin yaşamını yitirdiğini, 351 kişinin de yaralandığını duyurdu. Yaralananlar arasında 3 çocuğun yanı sıra 79 polis, 5 gazeteci ve 1 milletvekili bulunuyor.  İçişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada ise olaylarda 7 polisin hayatını kaybettiği belirtildi. Açıklamada silahlı bir grubun saldırısına uğrayan üç trafik polisinden ikisinin yaşamını yitirdiği, birinin de ağır yaralandığı belirtildi.  Metronun çalışmadığı, toplu ulaşımın minibüs ve troleybüslerle sağlandığı başkentte birçok iş yeri, bugün kepenk kapattı.  Ateşli silah kullanılmadı Ukrayna İçişleri Bakanlığı resmi internet sitesinde yayımlanan açıklamada, emniyet birimlerinin travmatik silah kullandığı, Kiev'in merkezinde kamu düzeninin korunması ve toplu protestoların bastırılması sırasında ateşli silah kullanmadığı vurgulandı. Açıklamada, ölenlerin vücutları ve ele geçirilen silahlarda yapılan incelemeler sonucu, olanlardan saldırgan protestocuların sorumlu olabileceği belirtildi.  İçişleri Bakanlığı'nca yapılan diğer bir açıklamada ise göstericilerin işgal ettiği ve merkez olarak kullandıkları Sendikalar Evi'nde dün çıkan yangına, saldırganların sebep olabileceği kaydedilirken, protestocuların yasadışı eylemlerinin izlerini yok etmek istedikleri iddia edildi. Bakanlık, olaydan  “Praviy Sektor” (Sağ Sektör) üyelerini sorumlu tuttu. Taraflar birbirini suçluyor Ukrayna Parlamentosu'nda dün muhalif gruplar Devlet Başkanlığının yetkilerinin sınırlandırılması için oylama yaptırmaya çalışmış ancak çoğunluğu oluşturan iktidar milletvekilleri buna engel olmuştu. Bunun üzerine muhalif milletvekilleri parlamentoda kürsüyü işgal etmişlerdi. İktidara baskı yapmak isteyen binlerce protestocu aynı anda parlamento binasını kuşatmıştı. Ülkenin SSCB'den bağımsızlığını kazanmasından bu yana en kanlı çatışmalara sahne olan olaylar, kuşatma sırasında polisle karşı karşıya gelen gruplar arasındaki gerilim sırasında patlak vermişti. İktidar ve muhalefet, çatışmaların başlamasıyla ilgili olarak birbirlerini suçlamaya devam ediyor. Yanukoviç olaylardan muhalefeti sorumlu tuttu Çatışmaların ardından ilk kez sessizliğini bozan Ukrayna Cumhurbaşkanı Viktor Yanukoviç, olaylardan muhalefet liderlerini sorumlu tuttu. Yanukoviç, Cumhurbaşkanlığı resmi internet sitesinde yaptığı açıklamada ilk günden bu yana muhalefeti diyaloğa çağırdığını, güç kullanılmasına kesinlikle karşı olduğunu belirtti. İktidarın dökülen tek bir damla kana dahi değmeyeceğine işaret eden Yanukoviç, uzlaşma sağlamak için çeşitli girişimlerde bulunduğunu ancak halkı silahlanmaya çağıran muhalefet liderlerinin çizgiyi aştığını belirtti. Barışçıl bir çözüm arayışında olduklarını iddia eden muhalefet liderlerine bir an önce şiddet olaylarına son verme çağrısında bulunan Yanukoviç, "Muhalefet liderler, kendileri ile radikal güçler arasında bir sınır çizmek zorundadır. Yoksa radikalleri desteklediklerini kabul etmiş olacaklar. O zaman da süreç, tamamen farklı bir mecraya yönelecek" dedi. Çatışmaları durdurmak için hala çok geç olmadığına, krizi çözmek için şiddet olayları yerine diyalog ve uzlaşma yolunu kullanmak zorunda olduklarına dikkati çeken Yanukoviç sözlerine şöyle devam etti: "Güç kullanmanın yanlış bir yaklaşım olduğuna inanıyorum. Daha iyi ve etkili bir yol var:. Ortak bir dil bulmak ve uzlaşmak. Bu durumda, hem hükümet hem de muhalefet kaybedebilir ama Ukrayna kazanır”. Çatışmalarda ölenlerin artık geri gelmeyeceğine, iktidar peşindeki bazı çevrelerin kendi emelleri için yüksek bir bedel ödettiklerine işaret eden Yanukoviç,  bu bedelin daha da yüksek olmaması için artık kendilerine gelmeleri,  müzakere masasına oturarak Ukrayna'yı kurtarmaları gerektiğini vurguladı. Beyaz Saray "dehşete düştü" Kiev'de 25 kişinin yaşamını yitirmesine neden olan olaylara dünyadan da tepki yağıyor. Beyaz Saray, Kiev'de meydana gelen şiddet olaylarından "dehşete düştüğünü" açıkladı. Beyaz Saray Sözcüsü Jay Carney, günlük basın brifinginde konuyla ilgili soru üzerine, "Kiev'de meydana gelen şiddet olaylarından ve meydanın kenarına silahlı çevik kuvvet birliklerinin yığıldığına dair haberlerden dehşete düştüğümüzü söyleyebilirim" dedi. ABD Dışişleri Bakanlığı da Ukrayna Cumhurbaşkanı Viktor Yanukoviç ve Ukrayna hükümetini, ülkedeki durumu derhal yatıştırma ve ileriye dönük barışçıl bir yol konusunda muhalefetle diyaloğu yeniden başlatmaya çağırdı. BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun, Ukrayna'nın başkenti Kiev'de meydana gelen şiddet olaylarının yatışması için hükümetten protestolar nedeniyle gözaltına alınanların affedilmesini, göstericilerden de hükümet binalarını boşaltmalarını istedi. BM Genel Sekreter Sözcülüğü'nden yapılan açıklamada, Ban'ın, Kiev'de can kayıplarının ve yaralanmalarının artmasından derin kaygı duyduğu belirtildi. Danimarka Dışişleri Bakanı Martin Lidegaard, Ukrayna'daki şiddet olaylarını kınayarak, taraflara kutuplaşma yerine diyalog yolunu seçme çağrısında bulundu. Bulgaristan Dışişleri Bakanı Kristiyan Vigenin de Ukrayna'daki gelişmelerinden derin endişe duyduğunu bildirdi. Ukrayna’daki son olaylara ilişkin yazılı bir açıklama yapan NATO Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen, ülkede şiddete dönülmesinden ve Kiev’den gelen ölüm haberlerinden ciddi endişe duyduğunu belirtti. Avrupa Parlamentosu’ndaki (AP) ikinci büyük siyasi grup olan Sosyalistler ve Demokratlar’ın (S&D) lideri Hannes Swoboda, “Viktor Yanukoviç ((Ukrayna Cumhurbaşkanı), demokrasi karşıtı tutumda yeni bir düzeye ulaştı” dedi. AB Büyükelçileri olağanüstü toplanıyor AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton, Ukrayna'daki olayları görüşmek üzere AB Politika ve Güvenlik Komitesi'ni bugün olağanüstü toplantıya çağırdı. Büyükelçiler seviyesindeki toplantıda, "insan hakları ihlalleri ve baskıların sorumlularına kısıtlayıcı yaptırımlar dahil her seçeneğin değerlendirileceği" belirtildi. Ashton, yaptığı yazılı açıklamada, Ukrayna'da şiddetin derhal sona erdirilmesi, gerginliğin azaltılmasında tüm yetkililer ve siyasetçilerin üzerine düşeni yapması ve samimi bir siyasi sürecin başlatılması çağrısında bulundu. Bu arada diplomatik kaynaklar, Ashton'ın bugün de AB dışişleri bakanlarını olağanüstü toplantıya davet ettiğini bildirdi. Olağanüstü toplantıda bakanların, Ukrayna'daki can kayıplarında ve diğer şiddet olaylarında sorumluluğu bulunanlara vize yasağı getirip malvarlıklarını dondurması bekleniyor. Ukrayna'nın başkenti Kiev'de dün yeniden tırmanışa geçen olaylarda 25 kişinin öldüğü, 300'den fazlasının yaralandığı bildiriliyor.