TÜRKİYE’DE TEHLİKE ALTINDA OLAN DİLLER İÇİN NE YAPILABİLİR?
Birçok kişinin Netflix'in yeni dizisi Kulüp'le tanıştığı Sefarad Yahudilerinin dili Ladino, -diğer adıyla Judeo Espanyol- toplumun geniş kesimleri tarafından ilgiyle karşılandı.
15 Kasım 2021 Pazartesi 09:36
Birçok kişinin Netflix'in yeni dizisi Kulüp'le tanıştığı Sefarad Yahudilerinin dili Ladino, -diğer adıyla Judeo Espanyol- toplumun geniş kesimleri tarafından ilgiyle karşılandı.
Diziyle görünürlük kazanan Ladino dili, tarihleri İspanya'ya uzanan Sefarad Yahudilerinin 500 yıldır konuştuğu bir dil. Bugün ağırlıklı olarak 50 yaş üstü nüfusun konuştuğu Ladino, UNESCO’nun tehlike altında gösterdiği diller arasında. Tüm dünyada bu dile aşinalığı olan kişilerin sayısının 200 bin civarında olduğu tahmin ediliyor.
UNESCO Dil Atlası’na göre, dünyada yaklaşık 2 bin 500 dil kaybolma tehlikesi altında ve her 15 günde bir dil kayboluyor. Türkiye'nin durumu da pek parlak değil. Kapadokya Yunancası, Mlahso, Ubıhça dilleri çoktan yok oldu. Batı Ermenicesi, Abhazca, Adigece, Kabar-Çerkes, Zazaca, Abazaca, Hemşince, Lazca, Pontus Yunancası, Romanca, Suret, Gagavuzca, Ladino, Turoyo ve Hertevin dilleri ise yok olma tehlikesi altında. Kulüp dizisinin popülaritesi, Türkiye'de tehlike altında olan bu dillerle ilgili yeni bir tartışma başlattı.
Peki, Türkiye'de kaybolma tehlikesi altındaki dilleri korumak için ne yapılabilir? UNESCO’ya göre, toplumların o dili konuşabilmesi ve çocuklarına öğretebilmesi için uygun koşulların yaratılması gerekiyor. Bunun yolu ise azınlık dillerini tanıyan, koruyan ve anadilde eğitimi destekleyen politikalar oluşturmaktan geçiyor.
Çalışmalar sivil toplum örgütlerinin faaliyetleriyle sınırlı
Türkiye'de bu alanda yapılan çalışmalar, genel itibarıyla sivil toplum örgütlerinin faaliyetleriyle sınırlı kalıyor. Kültürün önemli bir taşıyıcısı olan ana dillerin yok olmasını engelleme hedefiyle yola çıkılsa da, sivil toplum örgütlerinin gücü tek başına yeterli olamıyor.
Öte yandan kaybolma tehlikesi ile karşı karşıya olan dillerle ilgili yapılan çalışmalar, 2020 yılından beri ortak bir çatı altında, Tehlike Altındaki Diller Ağı’nda birleşiyor. Laz Enstitüsü tarafından Laz-Çerkes Sivil Toplum Ağı projesi kapsamında oluşturulan platform, her yıl 21 Şubat‘ta unutulmaya yüz tutmuş dilleri anlatan ve tanıtan faaliyetler yapıyor. Ayrıca tehlike altındaki dillerin durumuna dair yıllık raporlar hazırlamayı hedefliyor.
“Anadil mücadelesi demokrasi mücadelesinin bir parçası”
Projenin koordinatörü Eylem Bostancı, anadilleri korumanın temel insan hakları mücadelesinin bir parçası olduğu görüşünde. "Dil kültürün taşıyıcısı ve aktarıcısı. Bu coğrafyada, binlerce yıldır yan yana olduğumuz dillerle bir orman oluşturuyoruz. Ana dilleri korumak üzere yapılan çalışmalar, demokrasi mücadelesinde önemli bir yer tutuyor. En büyük amacımız bu dilleri konuşanların bilincini kendi anadillerine karşı uyandırmak ve toplumun diğer kesimlerinde farkındalık yaratıp kamuoyu oluşturmak.”
“İşe yarar görülmediği için çocuklara ve gençlere aktarılmıyor”
Peki, Türkiye'deki ana diller neden kaybolma tehlikesiyle karşı karşıya? Eylem Bostancı’ya göre önceki nesillerin konuştuğu bu diller, artık işe yarar görülmediği için çocuklara ve gençlere aktarılmıyor. Toplumda dil öğrenmenin bir karşılığının olması gerektiğine dair ortak bir anlayış olduğuna dikkat çeken Bostancı, kamu kurumlarının bu durumu kolaylaştıran destekler sunmadığı görüşünde.
Eylem Bostancı
Seçmeli dersler var, öğretmen yok
AB uyum yasaları çerçevesinde 2001 yılından bu yana tehlike altında olan dillerden Lazca, Gürcüce, Adigece, Abhazca, Zazaca dilleri ikinci kademe okullarda seçmeli ders olarak yer almaya başladı. Bostancı, öğretmen yetersizliği ve teşvik eksikliği gibi nedenlerle bu atılım yeterince başarılı olamadığını aktarıyor.
“Bu dillerin seçmeli ders olarak alınabilmesi çok önemliydi. Ancak yeterince teşvik yok, o yüzden pek seçilmiyor bu dersler. Bir dersin açılabilmesi için en az 10 öğrencinin o dersi alması gerekiyor. Bu durumda bir öğretmenin ‘Tamam ben elimi taşın altına koyuyorum ve öğrenci toplayacağım’ demesi gerekiyor. Bazen çocuklar o dersi seçmek istiyor, ancak okul müdürleri öğretmen olmadığı için çocukları başka bir derse yönlendiriyor.”
Üniversite kademesinde ise tehlike altındaki dillere ilgi yoğun. En bilinen örneklerden Boğaziçi Üniversitesi'nde Lazca ve Bilgi Üniversitesi'ndeki Zazaca dersleri çok sayıda kişi tarafından tercih ediliyor. Bostancı, bu seçimde kültürel etkileşimin çok önemli olduğu görüşünde. "Bir dili kaç kişinin konuştuğundan daha çok, kimin konuştuğu önemli. O yüzden sanatçıların, yazarların toplum içerisinde ses getirebilecek insanların sahiplenmesi gerekiyor. Mesela üniversitede Lazcayı alanların çoğu, Laz olmayan insanlar. Özellikle Kazım Koyuncu’dan sonra ilgi çok arttı.”
Bostancı tehlike altındaki dillerin yaşatılması için atılması gereken en önemli adımı, şöyle özetliyor: "Kamu tarafından bu dillerin itibarının iade edilmesi ve bunun için de bu dillerin öğrenilmesinin teşvik edilmesi gerekiyor.” Konuşuldukları bölgeler başta olmak üzere müfredata zorunlu ders olarak dahil edilmeleri, üniversitelerde bu dillerle ilgili bölümlerin açılması, televizyon kanallarının kurulması, belediyelerin daha çok kurs açması hayata geçirilmesi gereken diğer adımlar olarak gösteriliyor.
- Döviz güne nasıl başladı?Döviz güne nasıl başladı?26 Kasım 2024 Salı 09:33PARA BORSA
- İskele'de elektrik kesintisi olacakOrta gerilim elektrik şebekesinde yapılacak proje çalışması nedeniyle; yarın İskele bölgesindeki Caesar Apartmanları ve Longbeach bölgesine 3 saat süreyle elektrik verilemeyecek.25 Kasım 2024 Pazartesi 18:37İSKELE
- Hasipoğlu: CTP’nin erken seçim önergesine ivediliği geri çektiğini açıkladıHasipoğlu, Meclis Başkanlık seçimi sonrası erken seçim tartışmalarının kendileri için sona erdiğini belirterek, Ana muhalefet CTP’nin de erken seçim önergesine ivediliği geri çektiğini açıkladı.25 Kasım 2024 Pazartesi 18:32KIBRIS
- Ali Kişmir’e destek: 20 örgütten “ifade özgürlüğü” için dayanışma çağrısıBazı siyasi parti ve sendikaların da aralarında olduğu 20 örgüt, yarın Lefkoşa Kaza Mahkemesi’nde görülecek duruşmada Ali Kişmir’in yanında olacaklarını belirterek, tüm sivil toplum örgütlerine ve "ifade özgürlüğüne inanan herkese dayanışma çağrısı yaptı.25 Kasım 2024 Pazartesi 18:29KIBRIS
- Serin ve Nemli Hava Hakim OlacakMeteoroloji Dairesi, 26 Kasım – 2 Aralık 2024 tarihleri arasındaki hava durumu tahminlerini paylaştı.25 Kasım 2024 Pazartesi 18:28HAVA DURUMU
- Harmancı: LTB Kadın Sığınma Evi, bu ülkenin en büyük kazanımıdırLefkoşa Türk Belediyesi Başkanı Mehmet Harmancı, İstanbul Sözleşmesi olarak da bilinen Kadınlara Yönelik Şiddet ve Ev İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair Avrupa Konseyi Sözleşmesi’nin iç hukukun parçası olmasına rağmen uygulanmadığına dikka25 Kasım 2024 Pazartesi 18:26YAŞAM
- Lefkoşa surlariçinde yol bakım çalışmaları başlıyorSurlariçi bölgesindeki Sarayönü Sokak ve Haşmet Gürkan Sokak’ta yol bakım çalışması yapılacak.25 Kasım 2024 Pazartesi 18:25LEFKOŞA
- Fırtına zarara yol açtı... Çavuş: Halkın zararlarını minimalize edecek şekilde çalışmalar yapacağızCumhuriyet Meclisi Genel Kurulu'nda ülkeyi Pazar günü etkisi altına alan ve zarara yol açan fırtına gündeme geldi.25 Kasım 2024 Pazartesi 17:58KIBRIS
- Ali Kişmir Davası: İfade Özgürlüğü İçin Adalet ve Reform Çağrısı"Demokrasi, ifade ve basın özgürlüğüne dayalı bir rejimdir. Ancak, Ali Kişmir’in sosyal medyada paylaştığı yazısı nedeniyle yargılanması, bu özgürlüklerin tehdit altında olduğunun en açık göstergesidir."25 Kasım 2024 Pazartesi 14:29KIBRIS
- Meclis Genel Kurulu toplandıMeclis Genel Kurulu toplandı25 Kasım 2024 Pazartesi 13:48KIBRIS
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2014 Detay Kıbrıs
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.