TRUMP'IN ESKİ DANIŞMANI FLYNN'İN TÜRKİYE İÇİN LOBİ FAALİYETİ MERCEK ALTINDA

Sean Spicer günlük basın brifinginde bu konuda yöneltilen bir soruya "Bunun bilindiğine inanmıyorum" yanıtını verdi.

Amerikan Associated Press (AP) haber ajansı ise daha önce ABD'nin Fethullah Gülen'i barındırmaması gerektiğini savunan Emekli Korgeneral Michael Flynn'nin geçmişte 'Türkiye'nin çıkarına olabilecek lobi faaliyeti yürüttüğünü' kabul ettiğini bildirdi.

Flynn'in, 8 Kasım'daki başkanlık seçimleri öncesi Rusya'nın Washington Büyükelçisi Sergey Kislyak ile yaptığı görüşmelerin içeriği hakkında Başkan Yardımcısı Mike Pence'i ve diğer bazı yetkilileri yanlış bilgilendirdiği ortaya çıkmıştı.

Kislyak ile görüşmesinde ABD'nin Rusya'ya yaptırımlarını ele aldığı ve bunu gizlemeye çalıştığı ortaya çıkan Flynn, geçen ay ulusal güvenlik danışmanlığı görevinden istifa etmişti.Mike Pence de Amerikan Fox News televizyonuna verdiği mülakatta, Flynn'in lobi faaliyetlerinden daha önce haberi olmadığını söyledi. Pence, ABD Adalet Bakanlığı'na sunulan belgelerin, Başkan Trump'ın Flynn'den istifasını isteme kararının doğruluğunu gösterdiğini belirtti.

AP: Flynn ve şirketi 'lobi faaliyetini' kabul etti

AP'nin haberine göre Flynn ve şirketi Flynn Intel Group Inc, Salı günü ABD Adalet Bakanlığı'na sundukları belgelerde, geçmişte 'Türkiye Cumhuriyeti'nin çıkarına olabilecek lobi faaliyeti yürüttüklerini' kabul etti. Söz konusu faaliyete yönelik sözleşmenin de Donald Trump'ın 8 Kasım'da ABD Başkanı seçilmesinin ardından feshedildiği belirtildi.

Ajansa göre ABD Adalet Bakanlığı'na sunulan belgeler, Flynn'nin şirketinin Fethullah Gülen hakkında bilgi topladığını ve ona karşı harekete geçilmesi için Amerikalı yetkililere baskı yaptığını gösteriyor.

AP belgelerde, Türk iş adamı Ekim Alptekin'in sahibi olduğu Hollanda merkezli Inovo BV şirketi adına Flynn'nin şirketine, yürüttüğü lobi faaliyeti için 9 Eylül-14 Kasım 2016 tarihleri arasında 530 bin dolar ödeme yapıldığı bilgisinin olduğunu da bildirdi.

Alptekin: Paranın bir kısmını geri istedim

Ekim Alptekin ise AP'ye yaptığı açıklamada, Flynn'in ABD Adalet Bakanlığı yetkililerinin baskısı üzerine lobi faaliyetleri ile ilgili belgeleri bakanlığa ilettiğini söyledi.

Ortada "siyasi baskı" olduğunu kaydeden Alptekin, faaliyetlere yönelik belgelerin bakanlığa iletilmesi kararı ile ilgili olarak Flynn ile aynı fikirde olmadığını belirtti.

AP'ye İstanbul'dan telefonla konuşan Alptekin ayrıca Flynn'nin şirketinin performansından tatmin olmadığı için ödediği paranın bir kısmını geri istediğini açıkladı.

Alptekin, "Eğer Türkiye hükümeti için çalışıyor olsaydım, farklı olurdu. Ancak ben hükümetten kimseden talimat almıyorum" dedi.

'Flynn New York'ta üst düzey iki hükümet yetkilisiyle görüştü'

AP'ye göre, ABD Adalet Bakanlığı'na iletilen belgelerde, Flynn'nin Eylül ayında New York'ta Türk hükümetinden üst düzey iki yetkiliyle özel bir görüşme yaptığı bilgisi de var. Flynn'nin şirketi bakanların "dışişleri ve enerjiden" sorumlu olduklarını söyledi ancak isim vermedi.

Son gelişmeleri bildiren AP, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın damadı Berat Albayrak'ın Türkiye'nin enerji bakanı olduğunu hatırlattı.

AP'nin haberinde, Ekim Alptekin'in de Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından Türkiye'de ekonomik bir kurula üye olarak atandığı bilgisi yer aldı.

Alptekin ise AP'ye yaptığı açıklamada, Flynn ile iki yetkili arasında New York'ta bir otelde yapılan görüşmeyi kendisinin ayarladığını söyledi.

Flynn'den ve Türk Büyükelçiliği'nden açıklama yok

Flynn ve avukatı son gelişmelerle ilgili bir açıklama yapmadı.

AP, Türkiye'nin Washington Büyükelçiliği'nin de sorularını yanıtlamadığını bildirdi.

Michael Flynn, Ulusal Güvenlik Danışmanlığı görevine getirildikten sonra, devlet hizmetinden ayrılmasının ardından başka hükümetler adına 5 yıl boyunca lobi çalışmaları yapmamayı ve asla yabancı bir ülkenin temsilcisi olmamayı kabul etmişti.

ABD yasalarına göre başka hükümetler ya da siyasi kuruluşlar adına lobi faaliyeti yürüten Amerikan vatandaşları yaptıkları işleri Adalet Bakanlığı'na bildirmek zorunda.

Kayıt yaptırılmaması suç olsa da ABD Adalet Bakanlığı bu gibi durumlarda nadiren dava açabiliyor.