Helsinki'deki zirvede kendisinden Putin'le boks maçı yapmasını bekleyenler olduğunu belirten Trump, şöyle devam etti:

''Muhteşem bir görüşme yaptık. Ukrayna hakkında, Suriye hakkında, İsrail'in korunması hakkında konuştuk. O kadar çok sayıda büyük işler konuştuk ki.''

Ama kendisinden kavga bekleyenlerin tekrar saldırıya geçip korkunç bir görüşme yapmakla suçladıklarını hatırlatan Trump, şunları söyledi:

''Dedim ki 'ne korkuncu, muhteşem bir görüşmeydi'.  Hayatımdaki en iyi görüşmelerden birini Putin'le yaptım.''

İki liderin sadece çevirmenleriyle yaptığı baş başa görüşmenin tam içeriği bilinmiyor. 

Kasımdaki ara seçimlerde Demokrat Parti'nin Kongre'nin iki kanadında çoğunluğu ele geçirmesi halinde kendisine karşı azil süreci başlatılması ihtimalini gündeme getiren Trump, 'kendisinin muhteşem iş çıkarmasının' gözlerini karartacak Demokratların umurunda olmayacağını dile getirdi.

Kendisinin azledilmesi halinde ABD'nin 'Üçüncü Dünya ülkesine döneceğini' ileri süren Trump, ''Çünkü siz daha muhteiem bir iş çıkarıp çıkaramayacağını bile bilmeden muhalefet lideri başkan olacak'' iddiasında bulundu.

ABD Anayasası, ABD Başkanı'nı azletme yetkisini Kongre'ye veriyor. Kongre'nin ABD başkanlık seçimlerinde Rusya'nın müdahalesi iddiaları dahil yolsuzluk yapıldığı suçlaması üzerinden azil süreci başlatması halinde, sadece Trump'ı değil, birlikte kampanya yürütüp kazandığı Başkan Yardımcısı Mike Pence'i de kapsama alabilir. O zaman 'Başkan azlediğinde yerine Yardımcısı gelir' maddesi boşa düşer. ABD Anayasası'na göre ikisi birden azledilirse, Temsilciler Meclisi Başkanı, ABD Başkanı olarak görev alabilir.

Dolayısıyla kendisini destekleyen seçmenleri, yaşadıkları bölgede adaylar arasında değerlendirme yapmadan doğrudan Cumhuriyetçi Parti'nin adayına oy vermeye çağıran Trump, Cumhuriyetçiler Kongre'de kontrolü kaybeder ve Demokratlar kendisini azlederse ''O zaman bu sizin suçunuz olur'' dedi.