TOPLUM PAHASINA SERVET KAZANANLAR
Şirketler ve şirket yöneticileri sermaye ve yetenek için küresel rekabete giriyor, dolayısıyla en tepedekilere sunulan ‘mükâfatlar’ da büyüdükçe büyüyor. Tabii aynı küresel rekabet, piramidin aşağılarında yer alan kesimin maaşlarını erittikçe eritiyor
27 Temmuz 2020 Pazartesi 19:30
Geçtiğimiz hafta, Amazon CEO’su Jeff Bezos günlük servetini eşi benzeri görülmemiş bir oranda artırdı. Yalnızca bir günde, kişisel serveti 13 milyar dolar artış gösterdi. Bu şekilde devam ederse 2026 yılında dünyanın ilk dolar trilyoneri olacak.
Sağ siyasete mensup kişiler servetin çalışkanlık, yaratıcılık ve yenilikçilik sonucu olduğunu ve tüm topluma fayda sağladığını iddia ediyorlar. Fakat gelir adaletsizliği, gelişmiş ekonomilerde dahi artışta. En zengin kesim, birkaç on yıl öncekinden çok daha zengin. Fakat daha çok çalıştıklarına dair bir ibare yok. Ana akım iktisatta da aynı yaklaşımın benzerini görüyoruz. İktisatçılara göre gelir adaletsizliğinin artması, küreselleşme dinamiklerinin ve ‘süper starların’ yükselişinin bir sonucu.
YÜKSEK ADALETSİZLİK
Bu görüşe göre yüksek üretkenliğin mükâfatı, yüksek adaletsizlik. Üretken şirketler, daha az üretken olanlara nazaran daha fazla yatırım çekecek ve küçük firmaları yöneten yöneticilere kıyasla çok daha karmaşık işler yürüten yöneticiler de mükâfatlarını buna göre alacak. Fakat bu yaklaşım da gerçekler ışığında eriyip gidiyor. ABD ve Birleşik Krallık gibi ülkelerde üretkenlik finans krizinden bu yana yatay seyrediyor. Bilhassa ABD’de son yirmi yıldır düşme eğiliminde.
Dünyanın en büyük şirketlerinin kazançlarını eşi görülmemiş oranlarda artırmalarının ve süper zenginlerin servetlerine servet katmalarının başka bir açıklaması var. Üretkenlik artışı değil. Küreselleşme değil. Küresel piyasa güçlerinin artması. Dünyanın en büyük teknoloji şirketleri küresel ‘oligopol’ özelliği kazandılar ve tekelleştiler. Bu süreçte küreselleşmenin rol oynadığına da şüphe yok. Yerel şirketler küresel çok uluslu şirketlerle boy ölçüşemiyor. Tabii bu firmalar ‘cüsselerini’ maaşları düşürmek, vergilerden kaçınmak ve tedarikçilerini sömürmek için de kullanıyorlar. Tabii ayrıcalıklı muamele görmek için hükümetlere de lobi yapıyorlar.
AMAZON'UN SÖMÜRÜSÜ
Jeff Bezos ve Amazon örneği önemli. Amazon rekabet düşmanı uygulamalarıyla Amerika’nın en büyük şirketi haline geldi ve bu uygulamalar sebebiyle Avrupa Birliği’nin rekabet kurumu ile başı belaya girdi. Amazon depolarında çalışma koşulları felaket. Geçtiğimiz sene yayınlanan bir rapor ise Amazon’un dünyanın ‘en hırçın vergi kaçakçılarından biri’ olduğunu ortaya koydu. Amazon’un ‘tekel’ konumunu muhafaza etme gayreti, şirketin iş modelinin, yalnızca belli bir ölçek aşıldığında anlamlı hale gelen ‘ağ etkilerine’ dayanmasından ötürü. Amazon gibi teknoloji şirketleri önce tekelleşerek, sonrasında da web sitelerinde yapılan işlemlerden elde ettikleri verileri satarak para kazanıyorlar.
Ne kadar fazla insan kullanırsa, o kadar fazla veri toplanıyor. Ne kadar fazla veri toplanırsa, veriyi analiz edenler için o kadar iyi. Amazon’a asıl kazancını getiren bu: Amazon Web Hizmetleri (AWS), şirketin açık ara farkla en kazançlı birimi. Amazon’un piyasa değeri ve Bezos’un kişisel serveti, şirketin ürettiği toplumsal yararı değil, sahip olduğu piyasa gücünü ifade ediyor. Tüm piyasa gücünün birkaç büyük firmanın elinde toplanması ise üretkenliği düşürüyor. Bu öbekleşme yatırımlara ve işçi maaşlarına da olumsuz yansıyor çünkü büyük şirketler iş gücü için rekabet etmek zorunda kalmıyor, ya da rakipleriyle yarışmak için yenilikçi arayışlara girmeleri gerekmiyor.
'BÜYÜ YA DA ÖL'
Kazançlarını ise çoğu zaman kendi hisselerini geri satın almak ya da piyasa güçlerini pekiştirmek için başka şirketleri almak için kullanıyorlar, böylece daha fazla veriye erişebiliyorlar. Amazon kısa süre önce Whole Foods şirketini satın aldı ve büyük olasılıkla bu gibi satın almaları daha çok göreceğiz. Rekabet et ya da öl mantığından ziyade, teknoloji devlerinin sloganı büyü ya da öl haline geldi.
Devletler ise gevşek para politikaları ile bu düşünüşe destek oluyorlar. Düşük faizler büyük şirketlerin borçlanmasını kolaylaştırıyor. Böylece büyük satın almalar yapabiliyorlar. Salgın süresince eşi benzeri görülmemiş boyutlara ulaşan parasal genişleme politikaları, özellikle teknoloji devlerinin öz sermayelerini artırmalarına hizmet etti. Yaşamlarımızın farklı alanların teknoloji devlerinin ‘faaliyet alanlarına’ girdikçe, Bezos gibilerinin servetleri de artmayı sürdürecek. Servet artışı ise yenilikçiliğin ya da istihdamın artmasını değil, bu kişi ve şirketlerinin piyasa gücünün artmasını sağlayacak. Böylece emekçileri sömürebilecek, tedarikçileri baskılayabilecek, vergilerden kaçabilecekler.
SERVET VERGİSİ
Bu adaletsizlikleri yenmenin tek yolu, üretim araçlarının mülkiyet anlamında demokratikleşmesi ve ekonomimize yön veren kararların yeniden topluca alınması. Fakat dönüştürücü politikalar izlemekten sakınan sosyal demokratların, servet vergisi gibi politikalarla süreci desteklemeleri gerek. Salgın sonrası ‘daha iyi bir toparlanma,’ bu tip vergiler yürürlüğe konmadığı sürece mümkün olmayacak. Yapılan anketler, sağcı ya da solcu tüm seçmen gruplarının bu yaklaşımları desteklediğini ortaya koyuyor. Fakat örneğin, İngiltere’deki İşçi Partisi’nin bu fikirden geri durduğunu görüyoruz.
Geçtiğimiz günlerde verdiğim bir röportajda, “Jeff Bezos’un serveti ‘başka insanların da hayatlarını iyileştirdiği sürece’ neden sorun olsun ki?” şeklinde bir soruya yanıt vermem istendi. Modern kapitalizmin ürettiği adaletsizlikler, Marksistlerin on yıllardır bildiği bir gerçeğe işaret ediyor: Süper zenginler servetlerini işçilerin, gezegenin ve toplumun iyiliği pahasına kazanıyorlar. Adil ve mantıklı bir toplumda, küçük bir zümrenin kaynakları, toplumsal sorunları çözmek için kullanılmalıdır.
Çeviren: Fatih Kıyman
Kaynak: Tribune Magazine
- Medya Etik Kurulu’ndan Yeni Atamalar ve Görev DeğişiklikleriMedya Etik Kurulu’ndan Yeni Atamalar ve Görev Değişiklikleri27 Kasım 2024 Çarşamba 13:16KIBRIS
- Bütçe görüşmeleri komitede sürüyorCumhuriyet Meclisi Ekonomi, Maliye, Bütçe ve Plan Komitesi’nde bugün, Dışişleri Bakanlığı (Türk Ajansı Kıbrıs), Sivil Savunma Teşkilat Başkanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı bütçeleri görüşülecek.27 Kasım 2024 Çarşamba 12:59KIBRIS
- İskele'de denetimler ve eğitim devam ediyorİskele'de denetimler ve eğitim devam ediyor27 Kasım 2024 Çarşamba 12:46İSKELE
- Basketbol alt liglerde sezon başlıyorBasketbol alt liglerde sezon başlıyor27 Kasım 2024 Çarşamba 12:34BASKETBOL
- Açık Pazar, Ülker Lefkoşa Maratonu dolayısıyla 30 Kasım Cumartesi kurulacakAçık Pazar, Ülker Lefkoşa Maratonu dolayısıyla 30 Kasım Cumartesi kurulacak27 Kasım 2024 Çarşamba 12:33LEFKOŞA
- Kayıplar konusu Rum Meclisi komitesinde görüşüldüRum Dışişleri Bakanı Konstantinos Kombos, Türkiye'nin Avrupa Konseyi tarafından denetlenmesi çabalarının sürdüğünü ve kayıplar konusunda ilerleme sağlanması gerektiğini belirtti. Kayıp yakınları, daha fazla adım atılması gerektiğini vurguladı.27 Kasım 2024 Çarşamba 12:25GÜNEY KIBRIS
- Basketbol Liginin yeni takımı Ada Spor sezonu açtıCortado Adaspor sezonu açtı27 Kasım 2024 Çarşamba 12:23KIBRIS
- BAGEP’ten bir heyet KKTC Ankara Büyükelçiliği’ni ziyaret etti.BAGEP’ten bir heyet KKTC Ankara Büyükelçiliği’ni ziyaret etti.27 Kasım 2024 Çarşamba 12:11KIBRIS
- Türkiye'de 6 aylık pasaport harcı 2 bin 359 TL'ye yükseldiTürkiye'de 2025 yılı için ehliyet, pasaport harcı, trafik cezaları ve IMEI kayıt ücreti zamlandı. Resmi Gazete'de yayımlanan yeniden değerleme oranı ile birlikte pasaport harcı da artış gösterdi. Pasaport harçları, 6 aya kadar olanlar için 2 bin 359 TL'ye27 Kasım 2024 Çarşamba 12:06TÜRKİYE
- Tufan Erhürman: CTP, tek başına iktidar hedefiyle yoldadırCTP Genel Başkanı Tufan Erhürman, hükümetin uzatmalara oynadığını belirterek, “CTP, tek başına iktidar hedefiyle yoldadır” dedi.27 Kasım 2024 Çarşamba 12:05KIBRIS
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2014 Detay Kıbrıs
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.