Temiz Toplum Derneği, 2015 Cumhurbaşkanlığı Seçimleri nedeniyle bildiri yayımladı.

İşte bildirinin tamamı:

19 Nisan 2015’te KKTC cumhurbaşkanını belirlemek için oy vereceğiz. Bu seçimle, iki yılı biraz aşan bir zaman içinde sandıklar üçüncü kez kurulmuş, halk dördüncü kez oy kullanmış olacak.

28 Temmuz 2013’te erken genel seçimler, 29 Haziran 2014’te hem yerel seçimler hem de Anayasa referandumu yapıldı. Her üç oylamada da seçmen genel olarak değişim arayan ve siyasi partileri sorgulayan bir tavır sergiledi. Genel ve yerel seçim sonuçları, toplum yararı gözetmeyen ve merkezinde yakınlara-yandaşlara menfaat dağıtma bulunan siyasi anlayıştan, hukuksuzluk, adaletsizlik, partizanlık ve adam kayırmacılığın pençesindeki siyasi sistemden bunalanların çoğaldığını; ve bu anlayış ve sistemin yürütücüsü olan siyasi partilere olan güvensizliğin artmakta olduğunu ortaya koydu. Ülkemizdeki ana akım siyasete ve siyasetçilere duyulan güvensizliğin en açık göstergesi  ise Anayasa referandumu sonucu oldu diyebiliriz. Zira bu referandumda, Meclis’te yer alan siyasi partilerin uzlaşarak oybirliği ile onayladığı Anayasa değişiklikleri halkın yüzde 62 gibi büyük bir çoğunluğu tarafından reddedildi. Yani, sistemin ana partilerinin üzerinde hemfikir olması, Anayasa değişikliklerinin halk tarafından benimsenmesine yetmedi! Seçmen artık umutsuzluktan yahut umursuzluktan daha iyi bir alternatif bulunduğunu; toplumun ileriye gidebilmesi için kendi iradesini, yani değiştirme gücünü bilinçli bir şekilde kullanarak dönüşüm başlatabileceğini fark etti. Bunu, özellikle karma oy ile partilerin sultasının çatırdadığı son genel seçimlerde açık bir şekilde gördü.

Geldiğimiz eşikte bu eğilimin devam ettiğine dair kuvvetli işaretler vardır. Cumhurbaşkanlığı seçimine sayılı günler kala, toplumda artık iyice belirginleşen değişim ihtiyacı bağlamında Toparlanıyoruz Hareketi’nin 2012’den beridir ‘Temiz bir toplum için’, ‘Temiz siyaset/yönetim için’ ve ‘Kendi irademize dayalı bir gelecek için’ başlıkları altında dile getirdiği taleplerin önemine dikkat çekmek isteriz (bakınız: www.toparlaniyoruz.org/Toparlaniyoruz-Toplum-Sozlesmesi.pdf).

Önümüzdeki cumhurbaşkanlığı seçimi, ülkemiz siyasetinde arzulanan niteliksel yenilenme yolunda çok ciddi bir dönemeçtir. Geleceğimizi ilgilendiren ana unsurlardan biri olan Kıbrıs meselesinin çözümü için müzakerelerde Kıbrıs Türk toplumunu temsil etmek cumhurbaşkanının en önemli görevlerinden biridir. Cumhurbaşkanı aynı zamanda, Anayasa’da belirtildiği gibi, yürütmenin iki ayağından biridir ve kendisinin bu çerçevede Anayasa ve yasalarla belirlenmiş bir çok görev ve yeklileri vardır. Bunlar incelendiğinde görülecektir ki, devletin en yüksek makamı olan cumhurbaşkanlığı, ülkemiz siyasetinin ve yönetiminin kanayan yarası olan adam kayırmacılık, partizanlık, fırsat eşitsizliği, hukuksuzluk, adaletsizlik, dış ilişkilerde edilgenlik gibi sorunlara çare bulma ve hukukun üstünlüğü, şeffaflık, hesap verebilirlik gibi düzgün ve iyi yönetim ilkelerini hayata geçirme yönünde adımlar atabilecek olan, yani kısacası siyasette niteliksel dönüşümün öncüsü olabilecek olan bir makamdır.

Toparlanıyoruz Hareketi olarak 19 Nisan’daki cumhurbaşkanlığı seçiminde sandığa gidecek olan herkesi, kime oy vereceğine karar verirken tüm bu hususları akılda tutmaya çağırıyoruz. Seçmenin, bu seçimde de, ‘öngörüler’ ya da – sonuçlarının ne kadar sağlıklı olduğu genelde tartışmalı olan – anketler yoluyla algı yaratıp taktiksel oy kullanmayı teşvik etmeye çalışanlara kulak asmayacağına; kararını, kendi aklını ve vicdanını kullanarak yapacağı değerlendirmeye göre vereceğine inanıyoruz.