25 Nisan 2024
  • Lefkoşa36°C
  • Mağusa34°C
  • Girne34°C
  • Güzelyurt35°C
  • İskele34°C
  • İstanbul23°C
  • Ankara27°C

TOP ANASTASIADIS’TE

TOP ANASTASIADIS’TE

21 Temmuz 2014 Pazartesi 11:36

GÖZLER 24 TEMMUZ’DA: Kıbrıs müzakereleri çerçevesinde yapılan görüşmelerde Kıbrıs Türk tarafının verdiği öneriler, Kıbrıs Rum müzakere heyeti tarafından değerlendiriliyor. Eroğlu’nun sunduğu “5 adımlı güncellenmiş yol haritası” için gözler 24 Temmuz’da yapılacak görüşmeye çevrildi.

5 ADIMLI HARİTA: Eroğlu’nun önerileri arasında, tatile girmeden tüm pozisyonların ortaya konması, Ağustos ayı sonunda al-vere geçilmesi, Eylül’de New York’ta Ban’ın katılımıyla son aşamaya geçilmesi, dörtlü veya İngiltere ile beşli konferans gibi konular bulunuyor.

“YANIT BEKLİYORUZ”: Süreç ile ilgili açıklama yapan Eroğlu, Referandumlardan evet çıkması halinde yeni ortaklık devletinin ilan edilmesi ve kapsamlı çözüm anlaşması hemen yürürlüğe girmesi için çalıştıklarını söyledi ve “Sayın Anastasiadis’ten 24 Temmuz’da yapacağımız görüşmede mutlak olmayan, üzerinde konuşmaya hazır olduğumuz bu önerilerimize yanıt bekliyoruz” dedi.

Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, 20 Temmuz kutlamaları çerçevesinde tören alanında yaptığı konuşmada, “5 adımlı güncellenmiş yol haritası sunduk. Sayın Anastasiadis’ten 24 Temmuz’daki görüşmede üzerinde konuşmaya hazır olduğumuz bu önerilere yanıt bekliyoruz” dedi.

Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, 20 Temmuz’un yeniden doğuş ve coşku günleri olduğunu; 40 yıl önce Anavatan Türkiye’nin gerçekleştirdiği Barış Harekatı’yla Kıbrıs Türk halkının toplu mezarlara gömülmekten ve esaretten kurtulduğunu söyledi.

Vizyonlarını “insanca yaşam, barış ve demokrasi için hürriyet, daima adalet, hep birlikte selamet” diye özetleyen Cumhurbaşkanı Eroğlu, Türkiye ile KKTC’nin kardeşliği ve beraberliğinden hiçbir zaman vazgeçmeyeceklerini vurguladı.

Eroğlu, Kıbrıs müzakerelerinde sundukları beş adımlı güncellenmiş yol haritasına, 24 Temmuz Perşembe günü yapacakları görüşmede Rum Yönetimi Başkanı NikosAnastasiadis’ten yanıt beklediklerini ifade etti.

Cumhurbaşkanı Eroğlu, savaşın acılarını ailece tadıp yaşadığını belirterek, “Nereden nereye nasıl geldik, ne oldu bitti pek çok insanımız gibi yaşadım, gördüm. Barışın, özgürlüğün, insan yaşamının kıymetini iyi bilirim. Samimi olarak Kıbrıs’ta bir antlaşma istiyorum ve arkadaşlarımızla birlikte buna gayret gösteriyoruz. Bunun aksini iddia edenler haksızlık yapıyor, ya beni tanımıyorlar ya da siyasi istismar peşindedirler” dedi.

Cumhurbaşkanı Eroğlu, 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı dolayısıyla Lefkoşa’da Dr. Fazıl Küçük Bulvarı’ndaki törende yaptığı konuşmada, Türkiye Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile diğer konukları selamlayarak “hoş geldiniz” dedi.

Cumhurbaşkanı Eroğlu, Ramazan ayı içinde olunduğuna işaret ederek, Kıbrıs Türkü’nün dinine, milletine, inancına ve kimliğine sahip çıkarak, nefsini dizginleyerek, egemenliğine birlik içinde sarılarak, Anavatan Türkiye’ye güvenerek 20 Temmuz’a eriştiğini söyledi.

“Eğer nefsimizi dizginlemeyi bilmesek, şahsi çıkarlarımızın peşine düşseydik özgürlüğümüzü, kişiliğimizi yitirecek büyük olasılıkla canımızdan da olacaktık” diyen Eroğlu, dünyada savaşların sona ermesini, barış ve huzur içinde bir dünya diledi.

Filistin’de akan kanın mutlaka durması, Filistin sorununun mutlaka Filistinlilerin hak ve hukuku gözetilerek barışçı bir sonuca bağlanması gerektiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Eroğlu, “Burada hemen belirtmeliyim ki Filistin meselesi Kıbrıs Türk halkının Anavatan Türkiye’nin etkin ve fiili garantisinin devamında neden ısrar ettiğinin en açık göstergelerinden biridir” diye konuştu.

“Bugün bizim yeniden doğuş günümüz”

Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, “Bugün bizim yeniden doğuş günümüz. Bugün bizim coşku günümüz. Barış ve Özgürlük Bayramımız” diyerek, 40 yıl önce Anavatan Türkiye tarafından gerçekleştirilen Barış Harekatı’yla Kıbrıs Türk halkının toplu mezarlara gömülmekten, esaretten kurtulduğunu hatırlattı.

İstiklal Marşı’nı ruhunda yaşatan, Kurtuluş Savaşı’nı örnek alan, Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün izinden gitmeyi şiar edinen Mücahitle-Mehmetçik’in barış, insan hakları ve demokrasi için el-ele verdiğini ve Kıbrıs’ta bir destan yazdığını kaydeden Cumhurbaşkanı Eroğlu, 20 Temmuz olmasaydı EOKA-B ve Yunan Cuntası tarafından ilan edilen Kıbrıs Elen Devleti’nin Yunanistan’la birlikte Ada’yı her şeyi ile Yunanlaştıracağını belirtti.

“Tabii ki biz direnecektik ama sonumuz büyük olasılıkla Taşkent’te, Muratağa, Atlılar, Sandallar’daki şehit kardeşlerimiz gibi olacaktı. O yüzden kim ne derse desin, gerçek değişmeyecektir” diyen Eroğlu, “20 Temmuz bizim için Barış ve Özgürlük Bayramı’dır, öyle olmaya, öyle kutlanmaya devam edecektir. Dolayısı ile coşalım, gurur duyalım” dedi.

Kıbrıs’ın, bulunduğu bölge ve Türkiye için öneminin artarak devam ettiğini kaydeden Cumhurbaşkanı Eroğlu, Kıbrıs’ın Ortadoğu, Kafkaslar ve Orta Asya enerji kaynaklarının dünyaya pazarlanmasında kilit noktada olduğunu; dünya ticaretinin büyük bölümünün Doğu Akdeniz’den geçtiğini ve Kıbrıs’ın bu bakımdan da büyük önem taşıdığını; ekonomik gücün ancak arkasında askeri güç varsa sürdürülebileceğini ve Kıbrıs’ın konumu itibarıyla kara, deniz ve havada askeri etkinlik için çok ciddi avantajlara sahip olduğunu Türkiye ve KKTC halklarının iyice idrak etmesini istedi.

Cumhurbaşkanı Eroğlu, tüm bunlar göz önünde bulundurulduğunda, Kıbrıs konusuyla neden başkalarının çokça ilgilendiğini, sorunun çözümünün neden uzadığını anlamanın daha kolay olacağını söyledi.

“Milli dava olduğunu unutmadan barış yolunda sabırla yürümek”

Yapılması gerekenin Kıbrıs konusunun “milli bir dava“, yani Türkiye ve KKTC’yi birlikte ilgilendiren bir mesele olduğunu asla unutmadan ve barış yolundan ayrılmadan sabırla yola devam etmek olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Eroğlu, Kıbrıs meselesinin 1950’li yıllardan bu yana geçirdiği evrelerin, nereden nereye geldiklerinin canlı tanığı olduğuna işaret etti.

Nereden nereye gelindiğini yaşadığını, gördüğünü vurgulayan Eroğlu, barışın, özgürlüğün, insan yaşamının kıymetini iyi bildiğini; samimi olarak Kıbrıs’ta bir antlaşma istediğini ve arkadaşlarıyla birlikte buna gayret gösterdiğini söyledi.

“Bunun aksini iddia edenler haksızlık yapıyor, ya beni tanımıyorlar ya da siyasi istismar peşindedirler” diyen Cumhurbaşkanı Eroğlu, barış ve anlaşma istemesinin, Kıbrıs Türk halkının hak ve hukukunu, Anavatan Türkiye’nin hassasiyetlerini, Kıbrıs’la ilgili özel konumunu bir tarafa atacağı anlamına gelmediğini kaydetti.

“Ortak açıklama çerçevesinde bir antlaşmaya varız”

Eroğlu şöyle konuştu:

“Kıbrıs’ta var olan gerçeklere dayalı, 11 Şubat 2014 liderler ortak açıklaması çerçevesinde bir antlaşmaya varız, ama 1974 öncesine dönüşe yol açabilecek taleplere asla olur diyemeyiz.

Görüşmelerdeki gizlilik ilkesine uyarak ayrıntıya girmekten kaçınacağım, ama bu tarihi günde, Rum tarafının neden geçmişteki yakınlaşmaları reddetmekte olduğunun herkesçe sorgulanmasını istiyorum.

Bu sorgulama yapıldığında görülecektir ki zamana oynuyorlar, antlaşma niyetleri yoktur, bizi uzlaşmaz göstermek peşindedirler. Aynı şekilde neden bir yol haritasına ‘evet’ demiyorlar iyice düşünülmelidir.

5 adımlı harita

Son olarak kendilerine beş adımdan oluşan güncellenmiş bir yol haritasını sunduk;

1-Tatile girmeden hemen karşılıklı olarak tüm pozisyonlarımızı ortaya kolayım.

2-Ağustos ayı sonunda al-vere geçelim.

3-Eylül’de New York’ta BM Genel Sekreteri’nin katılımıyla bir araya gelip son aşamaya geçelim.

4-Bir taraftan dörtlü veya İngiltere de isterse beşli bir konferans düzenleyip güvenlik ve garantiler gibi konuları karara bağlayalım, diğer yandan da ikili görüşmelerimizle diğer konuları bitirelim; ayrı ayrı, eş zamanlı referandumların tarihini saptayalım.

5-Referandumlardan evet çıkması halinde yeni ortaklık devletini ilan edelim ve kapsamlı çözüm anlaşması hemen yürürlüğe girsin; geçiş dönemi ortaklık hükümeti hemen çalışmaya başlasın. Bu mümkün olmadığı taktirde ise, tüm ilgili taraflar olarak ondan sonrasını görüşmek üzere yeniden toplanalım.

“24 Temmuz’da yanıt bekliyoruz”

Sayın Anastasiadis’ten 24 Temmuz’da yapacağımız görüşmede mutlak olmayan, üzerinde konuşmaya hazır olduğumuz bu önerilerimize yanıt bekliyoruz.”

Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, “Gelen haberlere bakarak bir yorum yapmak belki çok doğru olmaz, ancak öyle görünüyor ki Güney Kıbrıs’taki dostlarımız kendileri için uygun konjonktürü yakalama adına, belki bizim içimizde gedik açarlar, kendi istemlerine yönelik olarak cömert davranabilecek birilerini karşılarında bulabilirler diye olumsuz tutumlarını sürdürecek görünüyor. Dileriz Rum basını kaynaklı bu tür haberler yanlış çıkar” diye konuştu.

Ekonomi

Konuşmasında KKTC ekonomisinin durumuna da değinen Cumhurbaşkanı Eroğlu, ekonomik gücün yeterli olmaması, aile yapısı, sosyal doku bozulmuşsa sıkıntı yaşamanın kaçınılmaz olduğunu belirtti.

Kıbrıs Türk halkının çalışkanlığı, girişimciliği, azmi, kararlılığı ve Anavatan Türkiye’nin büyük desteğiyle neredeyse sıfırdan başlayarak, Rum ambargo ve izolasyonlarına rağmen önemli bir ekonomik başarı kaydettiğini; 8 üniversitede 60 bini aşkın öğrenci bulunduğunu ve kısa sürede 100 bine ulaşmayı hedeflediklerini belirten Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, de-facto nüfusunda yüksek oranda üniversite öğrencisi bulunan başka ülke olmadığını söyledi.

“Asrın projesi inşallah en erken sürede tamamlanacak”

Turizmde 60 bin yatak ve iki milyon turist hedefleri olduğunu kaydeden Eroğlu, Türkiye’den Kıbrıs’a deniz altından borularla su getirilmesi projesine değinirken, “7 Mart 2012’de başlatılan ve çok haklı olarak bizler için ‘Asrın Projesi’ olarak tanımladığımız proje, inşallah en kısa sürede tamamlanacaktır” dedi.

Eroğlu, kurduğu hükümetlerde ve Türkiye hükümetleriyle yaptığı tüm temaslarda gerçekleşmesi üzerinde önemle durduğu bu projenin yaşama geçmesi için Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün gösterdikleri ilgiyi, Başbakan Tayyip Erdoğan ve hükümetlerinin ilk günden bu yana  gösterdikleri kararlılığı şükranla andığını ifade ederek, çok kıymetli doğal nimeti kendileriyle paylaşan Türk milletine de teşekkür etti.

“İnşallah bu projenin tamamlanması ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti tarımsal üretim ve tarıma dayalı sanayide de büyük bir yükseliş yaşayacak, milli gelirimiz artacaktır” diyen Eroğlu, ekonomik gelişmelerinden gurur duydukları Türkiye ile el ele, gönül gönüle kardeşçe çok daha güzel günlere erişeceklerini söyledi.

Cumhurbaşkanı Eroğlu, yapamadıkları ya da yanlış yaptıkları bulunduğunu, ancak bunlar var diye umutsuzluğa kapılmanın ya da her şeyi ancak Rum tarafının da istemesiyle ulaşabilecekleri bir antlaşmaya endekslemenin faydası değil zararı olduğu kanaatini ifade etti.

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
SON DAKİKA