TEŞKİLAT YENİDEN YAPILANMALI

Avukat Mevsimler, Polis Teşkilatı hakkında gündeme gelen olumsuz eleştirilerle ilgili gazetemize konuştu.

Rana SARRO

Polis Teşkilatı hakkkında zaman zaman gündeme gelen torpil, adam kayırmacılık, görev suistimali, şiddet ve ihmal gibi olaylar, toplumun adalete olan güvenini sarsıyor.

Ülkede polis birimleri ile ilgili gündeme gelen ve halkın Teşkilat’a olan güvenini sarsabileceği düşünülen türlü olaylar ve iddialarla ilgili Emekli Polis, Avukat Muhabbet Mevsimler gazetemize değerlendirmelerde bulundu.

Bu tür hadiselerin, Teşkilat’taki iş yükü ve personel azlığından kaynaklandığını söyleyen Mevsimler, Polis Teşkilatı’nda personel sayısının yetersizliğine dikkati çekti ve şikâyet sayısının personel sayısında fazla olduğunu söyledi.

Avukat Mevsimler, çeşitli nedenlerden ötürü, bazı polis mensuplarının, ifade alımında suçu oluşturan öğeleri tamamen veya kısmen kaldırarak, suçu değersizleştirdiğini ya da suçun gerektiği gibi değerlendirilmediğine işaret etti.

Av. Mevsimler, toplumun adalete olan güvenini yitirmemesi için, Polisin kendi içinde yeniden yapılanmaya gitmesi, branşlaşması, personel sayısının artırılması ve hizmetiçi eğitimin gerekliliğine işaret etti.

Polis Teşkilatı’nın en az personelle, en etkili ve güven verici sistemi yaratması gerekliliğine vurgu yapan Avukat Muhabbet Mevsimler, şunları söyledi:

“ABARTILARAK GENELE YAYILIYOR”

“Polis, gerek tanık, gerek mağdur, gerekse zanlı durumunda birçok kişi ile ve bunun yanısıra trafik, kaza ve denetimlerde, toplumun geneline yakınıyla temaslarda bulunmaktadır. Bu işlemlerin yıllar itibariyle yapılış şeklinden, elbette memnun olmayan kişilerin, polisin adaletli, esaslı görev yapma olgusu, bu belirtilen muhatap durumundaki bazı kişiler tarafından bilinçli olarak, gerçeklik payının az olmasına karşın, abartılarak genele veya genel olarak böyle yapılırmış algısını toplum üzerinde yaratmaktadır. Tabi, bunun gerçeklik payı da vardır.”

“PERSONEL SAYISI YETERSİZ”

“Bunun temel sebepleri şöyledir; şikâyetleri alıp değerlendirmede görevli birimlerde personel yetersizliği, personel sayısından fazla şikâyetin olması, polis personeli bazı meselelerde, mahkeme yolunu değil, uzlaştırma veya bir şekilde meseleleri istemeyerek yargıdan kaçırma yolunu tercih etmektedir.”

“NÜFUSUMUZUN KÜÇÜK OLMASINDAN”

“Bir de ülkenin nüfus sayısının küçük oluşundan, polisin muhakkak şahsen tanıdığı; köy karakollarında ileri gelenlerin veya belli otoriterlerin devreye girmesi de ayrıca bir etken oluşturmaktadır.”

“KARANLIK SUÇLAR VARDIR”

“Dünya ülkelerinin polis teşkilatlarına baktığımızda da, hatırı sayılır kişilerin müracaatını dikkate alma değil de, olayların küçük ve büyüklüğüne, kamusallığına göre, oralarda da işlenen suç veya olayın yargının denetiminden kaçırılabildiği -ki bunlara karanlık suçlar denir- bilinmektedir.”

“İŞ YÜKÜ VE PERSONEL AZLIĞI”

“Dolayısıyla köy karakollarının veya merkezi polis birimlerinin, iş yükü ve personel azlığı nedeniyle bu hadiseler zaman zaman yaşanmaktadır. Bazen de polisin, kamusal niteliği büyük olmayan bir suçu, uzlaştırma yönünü seçmesinin altında yatan diğer bir neden, uzlaştırmanın daha kabul veya üstün tutulması, daha büyük hadiselerin yaşanmasını önlemektedir. Buna örnek olarak, iş ilişkileri, komşuluk ilişkileri, siyasi ilişkiler uzlaşmada etkili olmaktadır. Tabi ki bu bence çok da kınanacak bir durum değildir.”

“BAZEN DE SUÇLAR DEĞERSİZLEŞTİRİLİYOR”

“Bazı polis mensuplarının ise, görgü, bilgi eksiklikleri veya başka sebeplerden dolayı, suç nitelikleri üzerinde ve/ veya vasıfları üzerinde, ifade alımında suçu oluşturan öğeleri tamamen veya kısmen kaldırarak, değersizleştirmektedir. Ve/veya tam değerlendirilememektedir. Yine de, vatandaşların gerek sanık gerek mağdur durumda olmaları koşulunda, hukuki yardım almaları veya hukukçu yardımından yararlanmaları, en doğru yöntem olarak bu gibi şikâyetlerin ortadan kalkmasına yardımcı olacaktır.

“YENİDEN YAPILANMAYA GİDİLMELİ”

“Toplumun adalete olan güvenini yitirmemesi için, Polisin kendi içerisinde branşlaşması, personel sayısı artırması ve iç hizmet eğitimini artırması çare olarak düşünülebilir. Mağdur veya zanlı olarak ifade veren bir kişi, polis karşısında kendisini zayıf hisseder, hukuk donanımı da olmayan kişilerde bu gibi hadiseler yaşanmıştır ve yaşanmaya devam edecektir. Demek ki vatandaşların ve polisin üzerine düşen karşıtlık görev ve haklarını idrak etmeleri gerekir. Polis alımı yapılamazsa veya personel sayısı hükümet tarafından yeterli görülüyorsa, polis kendi içlerinde, branşlarında, bölümlerinde yeniden yapılanmaya giderek, en az personelle, en etkili güven verici sistemi kendileri yaratmak durumundadırlar.”