Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Genel Sekreteri Asım İdris, toplumun geleceğini etkileyecek olan ekonomik protokolün içeriğinin ısrarla Meclis’ten, siyasi partilerden ve haktan gizlendiğini belirterek, “Hükümeti oluşturan partilerin milletvekilleri bile Ekonomik Protokolün içeriğinde neler var, hangi pazarlıklar yapılmaktadır bilmemektedir” dedi.

Su konusunda olduğu gibi, Ekonomik Protokolün de kapalı kapılar arkasında konuşulduğunu belirten İdris, “Hükümetin şeffaflık anlayışı bu mudur? ‘Ben yaparım olur’ anlayışı topluma yapılan büyük bir saygısızlıktır” dedi.
Başbakan Ömer Kalyoncu’nun, KKTC ve TC heyetlerinin Mali Protokol üzerinde uzun bir zamandır görüştüklerini, yargı ve elektrik konusunda anlaşmazlıklar bulunduğunu, geri kalan konularda ise anlaşıldığını açıkladığını anımsatan İdris, “Ekonomik Protokolle ilgili çok ciddi endişelerimiz vardır. Hükümet, Telekomünikasyon Dairesi ile Limanların özelleştirilmesine onay verdi mi? Kıb Tek konusundaki anlaşmazlık nedir? Protokolde yargıya da mı müdahale edilmek istenmektedir” sorularını yöneltti.

TDP Genel Sekreteri Asım İdris, katıldığı bir Televizyon programında gündemdeki konular ile TDP’nin çalışmaları hakkında açıklamalarda bulundu.

“Özelleştirmeler toplum yararına değil”
Ercan Havaalanı’nın özele devredilmesinin ardından fiyatların arttığını, DAÜ”de Üniversite Öncesi Kurumların özele devredilmesi sonrası hem fiyatların arttığını, hem de bazı öğretmenlerin işinden olduğunu anımsatan İdris, özelleştirmelerin bugüne kadar toplum yararına olmadığına dikkat çekti. Ekonomik Protokolle birlikte şimdi de elektrik , telefon ve Limanların özelleşmesinin gündeme geleceğini belirten İdris, toplumun öz varlıklarının bugüne kadar özelleştirme adı altında peş keş çekildiğini, buna rağmen yeni özelleştirmelere onay vermenin topluma ihanet anlamına geleceğini ifade etti.

“Toplum karar vermeli”
Ekonomik protokol ve diğer önemli unsurlarla ilgili tüm siyasi partilerin ne düşündüklerini, plan ve programlarını açık ve net bir şekilde ortaya koymaları gerektiğini belirten İdris, “Somut programlarla halkın karşısına çıkarak önümüzdeki sürecin nasıl şekillendirileceğine dair toplumun iradesine başvurulmalı. Geleceğin nasıl şekilleneceğine kapalı kapılar arkasında alınan kararlar değil, toplum karar” vermelidir ” dedi.

“İşin doğrusu…”
Bir soru üzerine Başbakan Kalyoncu’nun “KKTC Devleti denetim özürlüdür” söylemlerini de değerlendiren idris,”Aslında devlet denetim özürlü değildir, devlet yönetim özürlü olmaz, devlet ancak yanlış yönetilir. Ortada bir hata varsa da bu yöneticilerin sorumluluğudur ” ifadelerini kullandı.

“DAİ-DAK geri alınmalı”
TDP Genel Sekreteri Asım İdris, 5 yıl önce Doğa Okullarına devredilen Doğu Akdeniz Koleji ile Doğu Akdeniz İlkokulu’nun geri alınması gerektiğini vurguladı. DAİ ile DAK’ın Doğa Okulları tarafından hisse devri yapmak suretiyle Nişantaşı Üniversitesine devredildiğini anımsatan İdris Özel Okullar, Dershaneler ve Kurs Yerleri Tüzüğü gereği, Eğitim Bakanlığı’nın devir işleminden bilgilendirilmesi gerektiğini, ancak bunun yapılmadığını, dolayısı ile öğretime başlama izninin iptali ve geçici olarak kapatmanın yapılabileceğini söyledi.
İdris, Meclis Araştırma Komitesinde de usulsüzlüğü tespit edilen uygulamanın, Doğa Okulları ile yapılan ve bu yıldan itibaren fesh edilebilecek olan sözleşmenin en kısa sürede fesh edilmesi gerektiğini de ifade etti.

“Şeffaflık, hesapverebilirlik”
Asım İdris, TDP olarak açık, şeffaf ve hesapverebilir olacakları yönünde sözleri olduğunu, bu uygulamayı kendi bünyelerinde başlattıklarını, kurultayın ardından PM ve MYK kararları ile Mali hesapların web sitesinde yayınladığını söyledi. İdris, “Göreve geldiğimizde nasıl davranacaksak, şimdi de aynı şekilde davranmaktayız” dedi. Bazı kesimlerin mali hesapların ilgili mercilere iletilmesi konusunda diğer partilerin yanısıra TDP’yi de haksız bir şekilde suçlama gayreti içinde olduklarını belirten İdris, “TDP bu konulara çok büyük önem vermektedir. Son kurultayımızın ardından da bize tanınan sürede hesaplarımızı sunduk. Geçmişte de tüm hesaplarımızı vermiştik. Bu gerçekler ortada iken, ısrarla tam tersini söylemekle siyaset temizlenmez, tam tersine kirletilir. Şunun da bilinmesi gerekir ki, temizlik kimsenin tekelinde değildir” diye konuştu.