TANER ULUTAŞ'TAN SAHİBİNE MESAJLAR

Sahibine Mesajlar

Sn. Faiz Sucuoğlu, bir futbol takımının başına yeni geçen Teknik Direktörün sistemini ilk günlerde anlamayan futbolcular gibi bu millet sizin olağan üstü sisteminizi anlamakta güçlük çekiyor. Siz, Anavatan plakalı, Elçilik koçanlı son model araba ile giderken, onlar sizi el arabası ile yetişmeye çalışmanın sıkıntısını yaşıyor. Büyükelçilikteki uzman arkadaşlarla durum değerlendirmesi yaptık diyerek koltuktan mamül bayram haftası derken, bazıları liste bandrollü omurganın konacağı mangal tahtası diyor. Ayşaba, Bağımsız, bağlantısız KKTC’nin, kimseye eyvallahı olmayan ve asla su koyvermeyen, başbakanı, uzman arkadaşları ile durum değerlendirmesi yaptıysa bunda ne var yani? Listesine ufak dokunuşlar ile rötuşlar yapılmışsa ve bu tavsiyeye uyduysa, bel fıtığından muzdarip olmasından dolayı biraz eğilmişse bu dik duruşundan birşey kaybetti mi demektir dedi.

**

Sn. Hasan Taçoy, kurultay başkanlık yarışında Ersan Saner’in oylarına talip olmuş ve bu yönde de hatırı sayılır bir oy elde etmiştin. Yeni hükümet kurulma aşamasında, seninde ismin bakanlık alacaklar arasında yer almaya başlamıştı. Hatta Sucuoğlu’nun kendisine rakip olan kitleden gördüğü Taçoy’a bakanlık vererek stratejik bir adım atarak yorumları da yapılmaya başlanmıştı. Önce Ekonomi denilmiş sonrasında Dışişleri Bakanlığına rota çevrilmişti. En son gelinen noktada sıfıra sıfır denilerek kabine dışında bırakıldınız. Sn. Taçoy, kuyu kazıcıları, kuyunuzu kazmaya başladıkları kürek eğer sizinse, sapına dikkat etmeleri gerekir. Sap sana aitse, günün sonunda sana Okkalı bir gülüş lazım olacak. Çünkü buradan bir güleceksin, o sap taa oradakine ‘Hello’ diyecek. Net.

**

Sn. Arslan Bıçaklı, Ülkede hükümet yok, Meclis yok, muhatap yok ama zam var dedin. Ve zeytin yağına bulandırılmış, harnup ağacından mamul, Zam kazıklarının hart diye geçirilmesi sonrasında, halkın alım gücünü %40 oranında düşürdüğünü açıkladın. Ve Gara Mersedelerde gezenlerin, yandaşlarına arazi dağıtan ve oy avcılığına soyunanlara dersini vermek için muhalefet partileri ile sivil toplum örgütleri harekete geçsin diyorsun. Başkan, halkı için uğraşan, didinen ve mücadele verenleri tenzih ediyorum. Ancak menfaat düşkünü, 3 kuruşluk menfaati için onurunu satan ucuz İnsanlar, inan bugüne kadar bizlere pahalıya mal oldu. Onur satıcıları sefa sürerken, yarattıkları yıkım sonrasında halk ‘Cefa’ çekiyor.

**

Sn. Türel Özer Öksüzoğlu, Tüp Gaza, Akaryakıta, ekmek ile bilumum gıda ve eşyaya, küçük, miniminnacık dişin kovuğunu bile kapatmayan zamlar sonrasında yeri göğü inletirken, sırf muhalefet olsun diye bir yerlerini yırtıp başlarına takke diye geçirenlere oturun be oturduğunuz yerde, Ekim enflasyonu sadece %3.23 ‘dür dediniz. KKTC’de hayat bu kadar ucuzken, ay boyunca maaşın sadece dört birini harcama imkanı bulanlar, 0.05 oranındaki gerçek hayat pahalılığına, UBP’den Milletvekili adaylığına soyunmaya hazırlanan sizin, 3.23’ünüze hırın gırın ediyor. Canının yandığını ileri sürerek adalet istemeyenlerin sanırım, egemen, bağımsız ve bağlantısız KKTC’nin, omurgaları olmamasına karşın, sanal dik duruş sergilemeleri ile tanınan bazı yöneticilerimizden, istedikleri tek şey intikamdır.

**

Sn. Doğuş Derya, Sucuoğlu'nun kabineyi Tatar'a sunmadan önce T.C. Lefkoşa Büyükelçiliğine gitmesini eleştirdin. Egemen ve "eşit" devletçilerin durumu için denebilecek tek şey ‘faiziyle icazet ve tahakküme’ hoş geldiniz dedin. Sucuoğlu hoş geldi ama listesinde, istedikleri dışarıda kaldığı için boş geldi. Sevgili Doğuş, Sucuoğlu’nun günahına giriyorsunuz. Bak onun bağımsızlık ve egemenliğine söz söyletmem. Hele hele iki ayrı devlet sözüne söyleyeni hiç affetmem. Bağımsız ve egemen Başbakanımız Sucuoğlu asla su koyvermez. Adam rakamları görünce gidip durumun vahametini Elçiliğe anlatsın dedi ortalık allem galem Mansurya oldu. Yani orada da listenin tamamını değiştirme iki değişiklik yeter tavsiyesinde bulundularsa ve o da tavsiyeye uyduysa ne olmuş yani? Ah be Doğuş, Bazıları iyi bir küfrü hak etmek için o kadar çok emek veriyorsa, ‘Emeklerine saygı duymak gerekmezmi?

**

Sn. Plumer Osman, her şey eskisi gibi olmayacak dedikten sonra bir değişim sinyali veren, ancak değişimden önce değişmemenin katmerlisini yansıtan ve yeni bakanların listesini onaylatmak için Elçiliğin yolunu tutan,  Sucuoğlu’nu ima ederek, eleştiride bulundun. İzahı olmayan şeyin mizahı olur düşüncesi ile sosyal medyadaki mesajınızda, bizleri kurtardılar ya. Vallahi dömetseler bile ya şükür çeker bu millet dedin. Plümer gardaş, seçilmeden önce buz gibi hayaller sunanlar ve şekerden evleriniz olacak diyenler yağdırdıkları zam yağmuru ile ne buzdan hayallerimizi nede şekerden evlerimizi bıraktılar. Buzdan hayalleri suya, şekerden evlerimizi akideye dönüştürdüler. Birçok ülkenin başına Mankenler kraliçesi Adriana Lima düşerken, bizim başımıza emir erleri ile Zamtonikler düşüyor. Kader ne yaparsın?

**

Sn. Menteş Gündüz, listede adın bakan olarak anılmaya başlayınca senin adına sevinmiştik. Hah bu defa bu atak gol ile sonuçlanır derken, attığın gol, liste elçiliğe gidip geri dönülünce birde baktık ki, yan hakem bayrak kaldırarak golü off-side olarak iptal etti. Ve gol listesinden adın silindi. Menteş’im, yahu ‘Gündüz’, gündüz bizim Menteş ile dalgamı geçtiler diye düşünürken,  pasif direniş yerine, aktif protesto içeren gülmeyi tercih ettik. GüIün dikenin himayesinde yaşadığını sananlar, sanırım, yakında dikenin itibarının güIün himayesinde olduğunu anlayacak.

 Limon kes

Genç rahibelerden biri koşarak gelir ve başrahibenin önünde diz çökerek;

- "Değerli hemşire, sormayın başıma neler geldi ..."

- "Neler geldi kızım ???"

- "Arka bahçede çiçek topluyordum, nerden geldi bahçivanın oğlu ortaya çıktı ve maalesef bana,,,,,"

- "Tecavüz mü etti?"

- "Evet..."

- "Hımmmm, peki kızım sen şimdi git, mutfaktan bir limon al, kes ve suyunu iç.."

- "Aaa, limon hamileliği önler mi ???"

- "Hamileliği önlemez de, en azından sırıtmanı engeller..."