30 Nisan 2024
  • Lefkoşa18°C
  • Mağusa20°C
  • Girne19°C
  • Güzelyurt16°C
  • İskele20°C
  • İstanbul13°C
  • Ankara15°C

TANER ULUTAŞ'TAN SAHİBİNE MESAJLAR!

17.08.2017 tarihli mesajlar şöyle;

Taner Ulutaş'tan sahibine mesajlar!

17 Ağustos 2017 Perşembe 09:01

Sn. Hasan Ercen, Kıb-Tek yönetim kurulu olarak %12,90 faizle, 15 milyon TL borçlanma kararı almışsınız.  Bakanlar Kurulu, KIB-TEK’in akaryakıt ihtiyacının karşılanması amacıyla Yönetim Kurulu’nun %12,90 faiz oranıyla 2 bankadan toplam 15 milyon TL borçlanma kararını da onaylamış. Buna göre 11 Ağustos 2017 tarihli Bakanlar Kurulu toplantısında onaylanan karara göre, KIB-TEK, İktisat Bankası’ndan 7 milyon 500 bin TL, Nova Bank’tan 7 milyon 500 bin TL olmak üzere, 12 ay vadeli 12 eşit taksitli %12,90 faiz oranından toplam 15 milyon TL borçlanıyormuş. Da, daha önce yapılan açıklamalarda 200 milyon karda olduğunuzu, geminin su almadan yüzmeye devam ettiğini, kısacası her şeyin güllük gülüstanlık olduğunu belirtmiştiniz. Sizin o açıklamalarınızı görünce bir yol gidip Kıb-Tek’e kredi başvurusunda bulunayım bile demiştim. Sn. Ercen, ne yeryüzü nede üzerindeki kurumlar bize atalarımızdan miras kalmadı. Onları çocuklarımızdan ödünç aldık. Ödünç alınan şey bizim olmadığı için onları zamanı gelince devredeceğiz. Ama böyle yamalı bohça gibi değil. Bilmem anladınız mı? 

**

Sn. Kudret Özersay, işte Kooperatif tarafından TESADÜFEN bir Bakanın oğluna yaptırılan KAÇAK "fabrika" binası. Orman arazisine inşa edilmiş üstelik ve Orman Dairesi'nin bu HUKUKSUZLUĞU açıkça tarif eden yazısı: Bu arazi 1974'ten beri orman arazisidir; Daire bu konuda herhangi bir izin vermemiş, bina yapımı konusunda da izin vermemiş; tespit edilen bu fabrika inşaatı için yasal işlem başlatmış. Kooperatif yönetim kurulu, YASADIŞI iş yapıyor ve bunu Bakan'ın oğluna yaptırıyor. Ne tesadüf değil mi? Bu "tesadüflerin" hesabını soruyoruz, sormaya devam edeceğiz kiminiz mahalleye kiminizse mahkemeye gideceksiniz diyorsun. Da, deveyi yıllardır havudu ile götürenler ne olacak dersin hocam? Onlar ellerini yıkayıp, 4 besmele, 5 de kuluvallahi çektikten sonra günahlarından arınmış mı olacaklar? Hocam, insanın yükü dürüstlükse belki gücü düşer ama inan başı düşmez. Bunların başı yerden kalkmıyor ki.

**

Sn. Hüseyin Cumaoğlu, sosyal medyadaki mesajınızda ben insanın kazandığı paradan hiç korkmadım. Ben paranın kazandığı insandan ödüm kopar diyorsun. Hüseyin hocam, vallahi bende kendi çalışkanlığı ve insana yardımları ile pandoranın kutusundan çıkan siyasetçilerden korkmadım. Ama yalanlar ve vaatler ile sandıktan çıkan ve sandıktan çıktıktan sonra ‘Guspo’ olandan hep korktum. Hocam bu Guspo ve kazmalar egolarını öyle bir beslemişler ki,  karakterleri hep aç kaldı. E diyelim ki?  

**· 

Sn. Nezihi Beyaz taksi ve minibüs şoförlerinin tamamı üzülerek söylüyorum ki Türkiye'den gelenlerdir.  Çoğu traktör sürmeden burada araç kullanmaya başlıyor. Hızlı gitmenin, araba geçmenin iyi şoförlük olduğunu sanan cahiller sürüsü. Haliyle kazaları yapanlar da; ya bu magandalar, ya da bizdeki farklı trafiği ve sağ direksiyona alışık olmayan Türkiye'den gelen öğrenci ve turistlerdir diyorsun. Teşhis ve tespitin doğru da kapı ve penceresi sonuna kadar açık ve duvara dayalı duran ‘Sorma Gir Hanı’ yetkilileri ne yapıyor dersin? Bu böyle akar, siz de böyle bakar misali onlarda maganda ve kazmalar insan hayatını tehlikeye atarak böyle sürüş yapar ve sizde andilla koyarak bakar mı diyelim?  Sevgili Nezihi biz teknik servis değiliz. Bütün arızaları da biz düzeltemeyiz. Arıza düzeltirim bu konuda uzmanım diyerek meclise girenlerin yanı sıra bu işleri düzeltmekle görevli teknik servis ekipleri kış uykusundan artık uyanmalıdır derim.

**

Sn. Lica Şemmedi, bir Halkın Partisi Üyesi,  "şerefiye vergisini" herkes ödemeli dediğini yazarak niye kardeşim? Burada taşıdınız nüfusa rum toprağı hediye ettiniz. Hediye ettiğiniz toprakları da ödeyen biz mi olalım? Yok, öyle bir dünya diyorsun.

 Lica hanım görüyorsun voice masterler ağır ağır ortaya çıkıyor  Sahibinin sesi (Voice masterler) plak gramofono konunca ayni telden çalmaya başladı  Biz yenilebilir enerjiyiz diye yola çıkanlar bırak yenilenebilir enerji olmayı, 1930’ların gidip gelen elektrik enerjisi olduklarını zamanı gelince gösteriyorlar. Bir zamanlar bir reklam vardı. Biz hepsimiz ayniyiz. Çünkü biz Osmanlı Bankasıyız diyordu reklam. Eeee biz hepsimiz ayniyiz diyen HP diğer partiler ile ayni olduğuna göre neden tercih edilen olsun ki? Söylemlere boş verin Lica hanım, halk olarak yüz verip birilerini değerlendirdiysek sandukada sıfır ile çarpıp, ikiye böler ve yok ederiz.

**

Sn. Cemal Uluça,  gece vakti, sıklıkla kaza olan, Girne Dağyolu’nda seyreden bir ağır vasıtanın görüntüsü ile ilgili yaptığın yorumda, bu ağır vasıta su an Girne Dağyolunda Girne istikametine seyretmektedir. Anlıyorum ekmek parası için bu saatte yollardasın. Da be gardas inip de bir bak arka ışıklar yanmıyor. Yani biri gece 15 kilometre giden bu aracına gelip çarpsa hiç vicdanin sızlamayacak mı? Biraz dikkat edelim artik yeter yahu diyorsun. Aslında yaptığın uyarı tamda yerinde bir uyarıdır Cemal gardaş. Dingili kırılan, tekerlek rulemaları aşındığı için yampuri yampuri giden, makinesi mangos eden KKTC tomofilinde sanırım bu durumlar artık normal karşılanıyor. Şu insanoğlu önce kendini bir yargılasa, ne bir savcı kalırdı nede bir yasa Cemal gardaş.

**

Sn. Hasan Kurumanastırlı beni bilen bilir bilmeyende duymuştur 37 yıllık nacizhane Milli Davaya hizmetimde bir sürü sözlü ve fiili saldirila uğradım ve hiç biri yolumu kesmedi umrumda da olmadı aksine bana güç verdi. Bu gün Teşkilat olarak davet edildiğimiz bir toplantıda TMT VE MUCAHİTLER DERNEĞİ Başkanı Yılmaz Bora tarafindan '' hain ve bölücü '' olduğum ilan edildi. Tabiî ki bu trajikomik olduğu kadar üzücü olay yargı hakkımızı saklı tutuyoruz dedin. Sevgili Hasan dedin de dünya galiba tersine döndü. Bugüne kadar bayrak için canını hiçe sayan. Vatan denince süngünün üzerine yürüyen. Milliyetçi kelimesinin geçtiği her yerde baş rol oyuncusu olan Hasan Kurumanastırlı vatan haini ha. Vallahi rüyada görsek hayra yorardık. Sevgili Hasan, Yalnız olmak yanlış kalpte olmaktan iyidir. Hem canını sıkma Hasan, biliyorsun o kendini büyük gören balonların eceli, küçük iğnelerdir.

**

Sn. Armadan Karam Desem, İnsanlar öldürülen yakınlarını arıyorlar, kayıp yakınlarını..Kayıplar komitesinin güneydeki üyesinin yanında üç yıl çalıştım, bizdeki ofis henüz yoktu. Ne acıklı hikayeler dinledim, inanamazsınız. Altmış yaşına gelmiş bir kadın vardı, saati o gün durmuş, küçük ve savunmasız bir kız çocuğu gibi "Kırk yıl önce kaybolan babamı arıyorum. Ben iki yaşımdaydım, bizi öptü işe gitti, bir daha dönmedi" diyordu, ağlayarak.Bu ülkedeki kayıp konusu bir katliamdan farksızdır.Utanalım diyorsun. Da, yüzlerinde deri değil kösele olan savaş tam tamları çalanlar mı utanacak dersin? Vatan, Millet, Sakarya, Nurlu Ufuklar edebiyatı yapıp, dönümlerce araziyi iç edenlerin masalarındaki menü, vur, kır, parçaladır. Unutma. Yeğenim,  Umberto Eco, Ortaçağı Düşlemek adlı kitabında ne yani böylesi korkunç bir dünyanın bir de cehennemi mi var? Demişti. Eh böylesi bir dünyada cehennemin de cehennemi olması normal değil mi?

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
SON DAKİKA