SAĞLIK BAKANLIĞI HEM BASINI HEM DE SOSYAL MEDYA KULLANICILARINI UYARDI

Sağlık Bakanlığı, hem basını hem de sosyal medya kullanıcılarını kritik olayların anlatım şekli ve yorumu konusunda uyararak, toplumun ruh sağlığı için anlatıma ve yorumlara dikkat edilmesini istedi.
Son zamanlarda çocukların karıştığı sarsıcı olayların peş peşe yaşandığını belirten Sağlık Bakanlığı, bunların ülkeyi derinden yaraladığını kaydederek, bu tür olayların kamuoyuna aktarılmasında bazı yol gösterici adımların izlenmesi gerektiğini belirtti.
Sağlık Bakanlığı yazılı açıklamasında, “Aşırı olumsuz duygu yüklü fotoğraflar ve öykülerle olayın detaylarının aktarılmamasına dikkat edin. Olayı manşetten duyurmayın, günlerce ön sayfa haberi olarak tutmayın. Olayın ayrıntılarını, diğer bireylerde öğrenme etkisi ile kopyalanma ihtimalini artıracağını göz önünde tutarak ifade etmeyin. Haberde kullanılacak dile ve kelime seçimlerine dikkat edin ve özen gösterin” uyarısında bulundu.
Sağlık Bakanlığı ayrıca, “Olayda yer alan kişilerle ilgili olsa da olayla doğrudan bağlantısı olmayan aile ve okul gibi detay bilgilere değinmemeye özen gösterin. Taraflardan herhangi birini suçlayıcı bir dil kullanmayın. Olaya karışan bireylerin kimlik bilgilerini deşifre etmeyin” çağrısı yaptı. 
Sağlık Bakanlığı’nın açıklamasında şunlar da ifade edildi:
“Böyle olaylar yaşandığında öfke, suçlama, nefret gibi yoğun duygular hissedilmesi olasıdır. Günümüzde insanlar bu duygularını çok kolaylıkla sosyal medya hesaplarında paylaşmakta ve travmanın toplumdaki etkileri katlanarak artmaktadır. Basın mensupları ve sosyal medya kullanıcılarının bu kritik dönemde olayı anlatım şekli ve yorumları son derece önem arz etmektedir.
Her bir travmatik yaşantının psikolojik öyküsü kendine özgüdür ve toplumdaki bireyler tarafından bilinmesi mümkün değildir. Bu detayları bilmeden travmatik deneyim yaşayan kişilerle ilgili yorumlarda ve özellikle de nefret söylemlerinde bulunmak sadece olaya karışmış kişileri değil, yas sürecini yaşayan aile bireylerini, çocuk ve gençlerin arkadaşlarını, dolaylı olarak da toplumdaki bütün bireyleri olumsuz yönde etkilemektedir.
Çocukların yaşanan toplumsal travmalardan etkilenmeleri için, bu olayı birincil olarak yaşamaları gerekmemektedir. Medya kaynaklarından travmatik olaya maruz kalmak ya da başkalarının deneyimlerine doğrudan ya da sonradan işiterek/izleyerek maruz kalmak da çocukları olumsuz yönde etkileyebilir.
Yetişkinlerin,  yaşanan travma ile başa çıkma şekli çocuklarda travma deneyiminin şiddetini etkileyen en önemli faktörlerden biridir. 
Çocuklarda travma deneyiminin şiddetini etkileyen diğer faktörlerden biri de çocuğun televizyon, gazete, internet gibi görsel medya kaynaklarında yer alan bilgi ve görüntülere maruz kalmasıdır.”