RUM YÖNETİMİ, KKTC’NİN ULUSLARARASI TOPLANTILARA KATILMA GİRİŞİMLERİ VE MARAŞ'TAKİ GELİŞMELERDE RAHATSIZ

Türkiye’nin, gerek BM’de, gerekse gözlemci statüsünde katılacağı 11 Kasım’daki Türk Devletleri Teşkilatı toplantısında KKTC'nin siyasi açıdan yükseltilmesine yönelik girişimlerinin Rum yönetimini rahatsız ettiği ve “olası olumsuz gelişmeleri engellemek” için AB’den müdahale etmesini istediği bildirildi.

Haftalık Kathimerini haberi manşetten “Lefkoşa, Yeni Emrivakileri Frenlemek İstiyor… Hedef, Erdoğan’ın Planladığı Sahte Devletin Yükseltilmesini Engellemek” başlığıyla aktardı.

Erişim olanakları kısıtlı olduğu için özellikle Türk Devletleri Teşkilatı alanındaki hareketlerden rahatsız olan Rum yönetiminin KKTC’nin siyasi açıdan yükseltilmesi gibi “olumsuz bir gelişmeyi” engellemek için AB’den müdahale etmesini istediğini yazan gazete, Brüksel’den de müdahale edeceğine dair diplomatik düzeyde teyit aldığını belirtti.

Buna rağmen Türkiye’nin, 2004’teki planlamasını yeniden canlandırarak, KKTC’de Tayvan tipi bir fiili ticari rejim yerleştirmeye yöneldiğini yazan gazete, yakın zamana kadar Güney Kıbrıs’a akan Rus turist pastasının önemli bölümünden KKTC'ye aktarmasının, Rusya’dan Ercan’a direkt uçuş meselesini de canlı tutmasının tesadüf olmadığını belirtti.

Rum Dışişleri Bakanı Yoannis Kasulidis’in, Ankara’nın bu tavrını yarın Lüksemburg’da bir araya geleceği Avrupalı denklerinin önüne koyacağını belirten gazete, BM ve AB’nin bu dönemde sadece Rusya ve doğal gazla ilgilendiğini, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in kısa süre önce uluslararası örgütleri “gönüllü körlükle” suçlamasının sebebinin de bu olduğunu yazdı.

Politis ise “Maraş Açılımı: Ayos Memon… İşgal Altındaki Maraş’ta İkinci Eylem ve Derinde Sahte Devletin Tanınması” başlıklı manşet haberinde, Türk tarafının, kapalı Maraş açılımından iki yıl sonra şimdi de KKTC’nin sağlamlaşması ve mümkünse tanınması için “yeni oldubittilere hazırlandığını” kaydetti.

Rusya’dan Ercan’a direkt uçuşlar başlatma çabasının bu çerçevede olduğunu, Türkiye’nin Azerbaycan, Pakistan, Bangladeş, Kazakistan, Kırgızistan ve Özbekistan gibi dost ülkeler tarafından KKTC’nin tanınması için “baskı yaptığını” da savunan gazete, KKTC devletinin Ankara’nın işbirliği ve Türkiye Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın mimarlığında üç yönde harekete geçtiğini yazdı.

Gazete, birinci hareketin, Maraş merkezindeki Elektrik İdaresi (AİK), Telekomünikasyon İdaresi (ATİK/Cyta) binaları ile pazar yerini işletmeye başlayarak canlı bir bölge daha oluşturarak, kullanımdaki plaj alanını artırmak için de Ayios Memnon sitesinin de bir bölümünü açmak: İkinci hareketin oteller ve diğer tesisleri içerecek yeni turizm bölgesi açmak için BM Barış Gücü’nün Mağusa’nın kuzey tarafından çıkarmak; Üçüncü hareketin ise hidrokarbon aramaları ile ilgili olduğunu yazdı.

“Türkiye, önümüzdeki ay Kıbrıs MEB’inin 6’ncı parselinin ihtilaflı (kuzey) bölümünde iki yeni sondaj yapmayı planlıyor. 6’ncı parselde ENI-TOTAL konsorsiyumu tarafından Kalypso ve Kronos-1 hedeflerinde yataklar keşfedildi ve doğal gazın değerlendirilmesine hazırlanılıyor” ifadesi kullanılan haberde Rum yönetiminin elinde, Türklerin şu ana kadar değerlendirilebilir sınırda (yaklaşık 1,5 trilyon ayak küp) doğal gaz saptadığı bilgisi bulunduğunu belirtti.

Türkiye’nin bugün sahip olduğu modern arama ve sondaj gemilerinin iki ve üç boyutlu görüntüleme yapma olanağına sahip olduğunu ve artık kendi başına arama ve sondaj yapabilecek durumda olduğunu ekledi.

Habere göre, 13 Ekim’de RİK’e yaptığı açıklamada, Maraş’ta kamu binalarıyla Ayia Memnon tarafından yeni bir noktanın açılacağını doğrulayan Rum Dışişleri Bakanı Yoannis Kasulidis  “Kamu binası olacak bu binaları güzelleştirip düzeltecekler ve insanların gidip işlerini yapabilmesi için kamuya açacaklar. Mağusa Surlar içi yerine, orada. Eski haline getirmek yerine genişletiyorlar. Buna tepki göstereceğiz” dedi.