24 Kasım 2024
  • Lefkoşa15°C
  • Mağusa15°C
  • Girne18°C
  • Güzelyurt12°C
  • İskele15°C
  • İstanbul5°C
  • Ankara1°C

PARANIN ORANTISIZ GÜCÜ…

Kıvanç BUHARA

03 Ocak 2015 Cumartesi 08:03

Günümüzde; Ve gelecekte, toplumların ve toplulukları oluşturan bireylerin ( insanların) Siyasi partilere ve politikacılara ihtiyaçları olmayacaktır. Çünkü; Siyaset yapmak, yani insanlara hizmet etmek, seçilen veya atananların hedefinde olmadığı gibi, umurlarında da değildir. “ Yönetenlerin “ bencilliği, ötekilerden daha üstün olma, ezerek yönetme paranoyası son bulmadıkça, ne dünyada ne de bizim küçücük ülkemizde eşitliğin, adaletin tecelli etmesi olası değildir. Hele, para denen kontrolsüz ve orantısız güç, bazı kişilerin tekeline geçerse… … ki bu gün dünyanın her yerinde öyledir; kimse “ güzel günler “ hayal etmesin! Şırıl şırıl akan dereler, özgürce uçuşan kelebekler, mutlu sevgililer Kaf dağının değil, Himalaya dağlarının ardındadır artık! Bir yerde toplu halde oturan insanlar, bundan böyle, kendi sorunlarını kendileri çözümlemelidir! Her şeye sahip olan devlet, “ hiçbir şeyi olmayan “ devlete dönüşmedikçe; Kısacası;  “ devlet despotizmi “ yok edilmedikçe, her bireyin mutlu olması mümkün değildir. Ancak… … Bu noktada yanılgıya düşerek, “ her şey özelleştirilsin” demek, ölümcül hataya düşmek anlamındadır! Devletin despotizmini, yani devlet eliyle sömürülmeyi reddederken, özel şahısların veya şirketlerin sömürüsünü de şiddetle reddetmek gerekmektedir. Karma ekonomiden yana olmak demek, hem devletin hem de özel sektörün egemenliğini kabullenmek demektir. Avrupa Sosyal Demokratlarının ortaya attıkları ve uygulama alanı bulan bu tez, sömürünün önüne geçememiş, sadece işçi sınıfının isyan ve başkaldırısına engel olmuştur. Gerçekte; sosyal demokrasi ve sosyal demokrat partiler muhafazakarlar tarafından bilinçli olarak kurdurulmuştur! İyi de; Bu adaletsizlik, eşitsizlik, sömürü hep böyle mi devam edecek? Aydınlar, vicdanlı insanlar daha ne kadar “ beyhude “ bağırıp çağrışacaklar? Despotun vicdanına seslenerek, “ kul hakkı, tüyü bitmemiş yetimin hakkı “ diye ağlamak, dövünmek çare olmadı, olamaz! Dikkat edin! Savaşlara, katliamlara, sömürüye, eşitsizliğe karşı nedense insanların tepkileri gittikçe azalmaktadır. İŞİD kelle kesiyormuş, ABD bombalıyormuş, Afrika’da bulaşıcı hastalıklardan ve açlıktan toplu ölümler oluyormuş… … İnsanlar nedense suskun ve sessiz! Başkaları açlıktan ölürken kendi ekmeğini başkalarından saklama gayreti içinde! Kimse kusura bakmasın… … bu tavır insani olmaktan çok “ hayvanca “ bir tutum demektir! Yeni yılda herkesin ortak dileği sağlık ve mutlulukmuş! Zenginler, çoook para sahipleri zaten sağlıklı ve mutludurlar da… Emin olun; Yeni yılda, fakir fukaranın ne sağlığı olacak, ne de mutluluğu!

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.