PAKET PAKET İSTİFLENEN ETLER…
Ayşegül Garabli
18 Ağustos 2019 Pazar 16:24
Bir kurban bayramı daha gelip geçti.
Et, kan ve evlerden yayılan kebap kokularıyla.
Kurban kesenlere sorsanız, amaç fakir fukaraya yardım ve paylaşma duygusunu pekiştirmek.
Oysa hayvanlar kesildi, önce kebaplar yapılıp yendi, sonrasında da eşe-dosta verilen birkaç parçanın dışında kalanlar paket paket ayrıldı.
Köftelikler, ızgaralıklar ve yemeklikler ,ayrı ayrı poşetlenip, derin dondurucularda istiflendi.
Kurban kesenlerin çoğu fakir fukarayı tanımadığı için etler, kesenlere kaldı ve bu bayramda da fakir fukara et görmedi.
Dahası evlerden yayılan kebap kokularını duyan sokak çocukları tadını unuttukları eti, yiyemedi ama bir kez daha buruklukla hatırladı.
Sokakta yaşayan çocuklar ve bir çok fakir fukara kokusunu duyduğu eti yiyemeyip canlarının çektiği ile kalırken, fakirler yesin diye kestiği kurbanın etlerini ızgara yapıp yiyenler sevap mı işledi, daha büyük bir günah mı işledi
bilemem ama kestikleri hayvanın, kurban kesme amacı ile örtüşmediği kesin.
Birileri, kurban kesip “dini görevini” yerine getirmekle (!) övünerek bayram yaparken, bazı evlerde bayram yerine yas vardı.
Kimisi çocuklarını nasıl okutacağının derdindeyken, kimisi de evlerindeki
hastaların tedavisini yaptıramamanın yasındaydı.
Oysa diyanet “ Kurbanlarınızı bağış olarak yapın” diye fetva vermişti.
Yani illa ki kurban kesmenize gerek yok, o parayı bağış olarak ihtiyacı olanlara verin demişti.
Gerçi bu fetva ile bir çok kişinin inancı sömürülerek din tacirlerine para aktarıldı ama LÖSEV gibi Çağdaş Eğitim Vakfı ya da Özel gereksinimi olanların kurduğu dernekler gibi, amacı insan hayatına katkı olan kuruluşlar da var.
Bunlara bağış yapılabilirdi.
Kaldı ki okulların çoğunda yardım kollarını yürüten öğretmenler var ve bunlar, ihtiyaçlı çocukların ihtiyaçlarını karşılamak için yardım topluyorlar, bu öğretmenler ile görüşülüp, yapılacak hayrın doğru yerde kullanılması
sağlanabilirdi.
Ama ne yazık ki bu bayramda da bilinçsiz ve amaçsız bir şekilde hayvan katliamı yapıldı.
Çocuklara paylaşım ve hoş görünün ne olduğunu göstermek yerine hayvan katliamı gösterildi.
Etler dolaplara doldurulup, tatilin keyfi çıkarıldı.
Ne kurban kısmı amacına ulaştı ne de bayram kısmı.
Oysa bayram, paylaşmanın, hoşgörünün, ilişkilerin önemini çocuklara öğretmek için bir fırsattı.
Sevgi ve saygının paylaşılması gerektiği bir günde, çocukların gözleri önünde hayvanlar kesildi ve kan kokusuyla tanıştılar.
Arapların önce çocuk kadın demeden insanları kestiği, sonra bir hayvanı keserek günah çıkardığı bu günü,
Hayvanların kesilip, dolaplara doldurulduğu bu günü, Anne, baba, eş dost ziyaretleri yerine tatilin ön plana çıkarıldığı bu günü, Paylaşımın yerini bencilliğin aldığı bu günü,
Çocuklarımıza nasıl bayram diye tanıtacağız?
Çocuklarımıza bayramın amacının, paylaşımın, sevginin, saygının ve hoş
görünün pekişmesi olduğunu nasıl anlatacağız?
Biz çocuklarımıza bayram kültürünü nasıl öğreteceğiz?
Ve biz, yaşlandığımız zaman çocuklarımızın bayramı , bayram tadında yaşayıp,
gelip elimizi öpmesini nasıl bekleyeceğiz?
Nerede mi o eski bayramlar?
Unuttuğumuz yerde.
Bencilliğe kapılıp, paylaşımı, sevgiyi, saygıyı ve hoş görüyü unuttuğumuz
yerde.
Oysa içimizdeki bencilliği, kini, öfkeyi ve adaletsizliği kurban etmeyi
başardığımız her gün bayram.
Çocuklara hayvanları kurban etmek yerine içlerine ektiğimiz kötü duyguları
kurban etmeyi öğrettiğimiz her gün onlar için bayram.
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2014 Detay Kıbrıs
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.