Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Genel Başkanı Cemal Özyiğit, Yüksek Öğrenimde yüz yüze eğitimin hem ülke ekonomisi, hem de akademik olarak önemli ve gerekli olduğunu ancak hükümetin iş bilmezliği ve sorumsuzluğu sayesinde, hem yüz yüze eğitimin hem de Ekim ayında öğrencilerin yüz yüze eğitime başlayabilecek şekilde adaya ulaşmasının imkansız hale getirildiğini vurguladı.

1 Temmuz öncesinde yerel bulaşın tamamen kontrol altına alındığı dönemde dahi, gerekli koşullar oluşturulmazsa yüz yüze eğitimin gerçekleşemeyeceği yönünde sürekli uyarılarda bulunmalarına rağmen hükümetin yanlışları neticesinde bu fırsatın kaçırıldığını belirten Özyiğit, geldiğimiz aşamada önce özel üniversiteler ardından da Vakıf ve Devlet Üniversiteleri’nin de güz döneminde de uzaktan eğitime devam edeceklerini açıkladıklarını belirtti. 

Çok önemli bir fırsatın yitirildiğini ancak bunun nedenlerinin iyi anlaşılması ve yanlışlardan ders çıkarılmasının önemine vurgu yapan Özyiğit, “Bizimle oransal olarak aynı vaka sayısına ulaşmış olan, birçok Avrupa ülkesinde de uzaktan eğitim kararı alındığı görülmektedir, ancak bu ülkelerin çoğu ekonomik olarak Yüksek Öğretime çok bağımlı değiller ve bunun altından kalkabilirler. Bizim ise ekonomik olarak böyle bir imkanımız yoktur, dolayısıyla hükümete düşen görev yüz yüze eğitim için gerekli tüm koşulları oluşturmak ve bu konuyu kumarhanelerden daha öncelikli kılmaktır. Bunun için de gerekli olan iç bulaşın sonlandırılması ve Karantinalı girişlerin sürdürülmesidir” dedi.

TDP Genel Başkanı Cemal Özyiğit yaptığı yazılı açıklama ile yükseköğrenimde yaşanan gelişmeler, hükümetin icraatları ve bundan sonra ne yapılması gerektiğini değerlendirdi.

“Yükseköğrenim Çok Daha Fazla Önem Kazandı”

         İçinde bulunulan salgın koşullarında yüksek öğrenim alanının daha fazla önem kazandığını belirten Özyiğit, kısa süreli turistik ziyaretlerin neredeyse imkansız noktaya geldiğini, dolayısıyla uzun süreli ikamete dayalı turistik faaliyetler ve yurt dışından adamıza eğitim için gelecek öğrencilerin bu dönem için ülkemiz ekonomisine en önemli katkıyı sağlayacaklarını kaydetti.

         Bunun gerçekleşmesi için iç bulaşın durdurulması ve girişlerin karantinalı olarak devam etmesi gerektiğini, karantinalı girişleri, çağdaş teknolojileri etkin olarak kullanarak daha verimli yönetmenin de mümkün olduğunu belirten Özyiğit, iç bulaşı sonlandırarak ülkede diğer ülkelerin sahip olamayacağı güvenli koşulları yaratmanın ülkenin önünü açacağını vurguladı. 

         Tam da bu nedenle 1 Temmuz’da karantinasız girişlerin başlatılmasına karşı çıktıklarını, bunun sanıldığı gibi ekonomiye katkı sağlamayacağını vurguladıklarını anımsatan Özyiğit, bunun sadece ekonomiyi değil, sosyal ve kültürel yaşamı da olumsuz etkileyeceği yönünde uyarıların maalesef hükümet tarafından dikkate alınmadığını, ancak günün sonunda hükümetin kararlarının yanlışlığının açık ve net olarak ortaya çıktığını kaydetti.

“Hükümet Yüz Yüze Eğitim İçin Gerekenleri Yapmadı”

Bugüne kadar yüksek öğretimde yüz yüze eğitim olacağını söyleyen hükümetin bunun gereklerini yerine getirmediği gibi tam tersine imkanların da yitirilmesine neden olduğunu belirten Özyiğit şunları kaydetti: “Geldiğimiz noktada yüksek öğretimde güz dönemini kaybettik ancak bahar dönemini kurtarabilmek için bugünden adım atmalıyız. Bunun için iç bulaşı durdurmalıyız. Karantinalı girişler devam ettirilmeli 40 bin öğrencinin adaya getirilebilmesi için üniversiteler ile bir program yapılmalı ve bu program güz döneminden başlayarak uygulanmalıdır. Sağlık koşulları sağlanarak üniversiteler gerekli uygulamalı saatleri yüz yüze yapmaya güz döneminden başlayabilmelidir. Bu program ile baharda tamamen yüz yüze eğitim hedeflenmelidir.”

“Topluma Daha Fazla Kötülük Yapmaktan Vazgeçin”

TDP Genel Başkanı Cemal Özyiğit, sağlık açısından da, sosyal açıdan da, ekonomik açıdan en doğrusunun iç bulaşın sonlandırılması için gereğini yapmak olduğunu belirterek, “Hükümet olarak artık yanlışlarınızdan ders alın, samimi ve gerçekçi olun, boş vaatlerde bulunmaktan kaçının, topluma daha fazla kötülük yapmaktan vaz geçin” dedi.