İşte o açıklama;

Hala Sultan İlahiyat Koleji uzun zamandır hiçbir Eğitim Bakanı'nın uğramadığı, kendi başına terkedilen bir yapıydı. Bizler göreve geldiğimiz ilk günden beridir özellikle hem her okulumuz gibi buranın da bilimsel, demokratik, laik eğitime uygun olması, hem de buradaki çocuklarımızın hoşgörü kültürü ile beslenmesi ve kendilerini bu toplumun ve devletin bir parçası olarak hissetmesine özen gösterdik. Buna hassasiyet gösterirken diğer taraftan da buranın bir hukuk devleti olduğu gerçeğine de sıkı sıkı sarıldık.
Kimlik kartı, diploma gibi resmi belgelerin üzerindeki resimler ile ilgili geçmişte birbiriyle uyuşmayan birçok karar ve uygulama olduğunu tespit ettik ve bu anlamda hukuka olan inancımızdan Başsavcılık görüşüne başvurduk.
Başsavcılığımızın “Uygundur” görüşü ile birlikte çocuklarımızın diplomaları imzalanmış bulunmaktadır. Hiçkimsenin bu olayı siyasal amaçlarla toplumsal kutuplaşma noktasına çekmesine izin vermeyiz.
Bu ülkede yaşayan her çocuk bizim çocuğumuzdur ve onların birbirlerine, değerlerine , inançlarına, kültürlerine; yırtık kotundan, kulağındaki küpeden, başındaki örtüye saygı duyacağı ve omuz omuza ortak bir geleceği kuracağı bir kültürü aşılayacak eğitim sistemi kurmak da bizlerin görevidir.