OLASI HÜKÜMET ..

Bu yazımı dün sabah saatlerinde kaleme aldım.
Dünden başlayarak çeşitli hükümet formüllerini tartışmaya başladık. Ben bu tartışmalardaki düşüncemi CTP’nin Parti Meclisi sonrasına bıraktımdı. Toplantı gerçekleşti ve karar olarak ‘’Salı günü hükümetin istifasını Cumhurbaşkanına sunmak ve yeniden hükümeti kurma görevini talep etmek’’diye çıktı.
Bu sonuçtan da anlaşılacağı gibi CTP yeniden hükümeti kurma görevine talip.
Hükümet bozulurken UBP’nin açıklamalarına bakalım. Bence çok basit ve bu güne kadar çok daha önemli konularda çatırdamayan hükümet koptu ve UBP’li bakanlar istifa etti fakat UBP başkanı hükümeti kurma yönünde hiçbir talep açıklamadı.
CTP’nin bu açıklamasından sonra CTP-DP-TDP hükümet modeli tartışılmaya başlandı.Bence kurulması tek mümkün olamayan hükümet modelidir.Üstelik bu model bundan önce yine bu üç parti arasında Sibel Siber Başkanlığında kurulan erken seçim hükümetinin başarılı olması gerçeğine rağmen.
Bu modelin başarısı kısa süre olmasından ve birtakım gerçeklerin kabine üyelerinden saklanmasından kaynaklandığını artık görmemiz gerekir.Siber hanımın TC elçiliğine maliye bakanı ile birlikte yazdığı ve de hükümetin geçici dahi olsa ‘’Protokole sadık kalarak icraat yapacağını taahhüt’’etmesi kabine üyelerine de açıklansa belki da seçime gidilmeden hükümet bozulacaktı.Nitekim seçime yaklaşıldığı günlerde ortaya çıkan bu belgeye TDP yönetimi ciddi tepki koymuş ve Hükümetteki tavırlarını görüşmek için Pati meclisini toplamıştır.Aldığı karar ‘’Seçime çok çok kısa süre olduğu için hükümeti bozmuyoruz’’ kararı olmuştur.O günlerde TDP için hükümeti bozmaktan korktu denilmişti fakat gerçeğin korku olmadığı  bilinmektedir.TDP’nin seçimlerde beklenen oyu almaması kendi içerisinde yaşanan çalkantılar nedeniyle olmuştur.
Gelelim bu güne Kurulacak bu hükümet
1-      Ekonomik paketi imzalayacak
2-      Polis yasalarını çıkaracak
Gibi hayati konular vardır. Bunları da kabullenmek durumundadır.Şimdi bu modelde TDP dışındaki partilerin bu paketi imzalamama ve de bu yasaları geçirmemekte net bir tavırları yoktur.Bu güne kadar Serdar Denktaş hükümette olmak için her şeye evet diyen bir parti konumundadır.Her ne kadar CTP-DP hükümeti bozulurken TC Yardım heyetine sallamışsa da şimdi tükenen DP için ve yeniden hükümete gelmek için her şeyi kabullenme noktasındadır.
CTP için sıkıntı çok daha farklıdır.CTP bu güne kadar yapılan ekonomik protokollere net bir hayır diyememiş her hükümet dönemlerinde geçici seçim hükümeti olsa bile ekonomik pakete her ay taahütname vererek sadık kalmıştır.Başbakanın paketi eleştirdiği dönemde bile atadığı Maliye bakanları paketi hrfiyen uygulayacakları yönünde beyanat vermişlerdir.Burada sorun Hükümet etmeye talip olanlar ile CTP Parti meclisine ve tabanlarında bu şekilde hükümet etmeye karşı duran CTP’liler arasındadır.
Sonuç olarak bana göre böylesi üçlü bir hükümete sadece DP balıklama atlayacak diğer iki partiden biri TDP en azından ekonomik paketin imzalanmaması ve polis yasalarını çıkarılmaması koşuluyla evet diyebileceği,CTP’de ise PM’lerinde hükümet olalım diyenlerle bu paketi reddedelim ve bu polis yasalarını kabul etmeyelim diyecek partililern parti meclisindeki çoğunluğuna bakacaktır.
Eğer böyle bir hükümet yani CTP-DP-TDP birlikte hükümet olursa ve de hem ekonomik pakete evet der hemde polis yasalarına evet derse bir sonraki seçimde UBP’yi iktidar yapar.
Yok eğer bu hükümet modeli dışındaki UBP-DP Bağımsızlar hükümeti gerçekleşirse her iki parti da her zaman Türkiye’den gelen her şeye evet dedikleri için hükümette sorun çıkmayacak bütün hükümette geçecek zamanlarını tamam ile tabanlarını güçlendirme önünde bundan önce davrandıkları gibi davranacaklardır.
Sonuçta kim mi kaybedecek işçi,köylü,emekli,göç yasası ile işe alınanlar,Kıbrıs Türk kültürü,Kıbrıs Türk semayesi,Kıbrıs Türk ekonomisi yani toptan Kıbrıs’lı olmak….