22 Kasım 2024
  • Lefkoşa17°C
  • Mağusa18°C
  • Girne18°C
  • Güzelyurt16°C
  • İskele18°C
  • İstanbul18°C
  • Ankara14°C

MIZLANARAK ZAFER KAZANILMAZ…

Ayşegül Garabli

16 Eylül 2019 Pazartesi 08:15

Sendikal platformu yöneten sevgili  dostlar,

Kendisine “sol” diyen partilerin bile Türkiye siyasilerine teslim olduğu bu günlerde, halkı siyasi ve ekonomik esaretten kurtaracak tek güç sizsiniz.

Elbette ki kast ettiğim, böylesi büyük bir sorumluluğu şahıslarınızın omuzlaması değil.

Çünkü siz sadece birer birey olmaktan çok ötesiniz.

Siz bu ülkenin hatırı sayılır oranda büyük bir kesiminin temsilcisisiniz.

Platform olarak sadece temsilcisi olduğunuz sendikaların üyelerini değil, üyeleriniz haricindeki tüm çalışanları, sendikalı ya da sendikasız çalışanların ailelerini, bu ülkenin çocuklarını, gençlerini ve yaşlılarını temsil ediyorsunuz.

Normal şartlarda yönetilen bir ülke olmadığımız için toplumun temsilcisisiniz.

Dolayısıyla, toplumun geleceği ile ilgili her konuda söz söyleme ve hatta söz söylemenin ötesinde taraf olma hakkına sahipsiniz.

Toplumun ekonomik, sosyal ya da siyasal sorunlarında, isteseniz de istemezsiniz de taraf olmak ve mücadele etmek zorundasınız.

Çünkü siz halksınız.

O yüzden de halkın verdiği kimlik, kültür ve egemenlik mücadelesinde lokomotif güç olmalısınız.

Yavaş yavaş müdahalelerle başlayıp ilhaka doğru giden durumu, kınama ya da eleştirme ile bertaraf edemezsiniz.

Siz birer sendikacı olarak çok daha iyi biliyorsunuz ki, mücadeleler halk ile beraber olduğu zaman başarıya ulaşır.

Hele ki, ülkenin ekonomisi ve siyaseti vesayet altındaysa, halkın öz varlıkları TC sermayesine peşkeş çekilip, idare TC Hükümetlerine bırakılıyorsa.

Böyle bir durumda basın açıklaması ya da yönetim kurulu bazında eylemlerin gerçekçi olmadığını siz benden daha iyi biliyorsunuz.

Bu iş “laf sokma” ile bitecek bir iş değil.

Sizin asıl göreviniz örgütlenme olmalı.

Genel merkezlerden çıkıp, bıkmadan usanmadan üyelerinizi tek tek gezmelisiniz.

Durumun ne denli vahim olduğunu anlatmalısınız.

Üyelerinizde ve halkta bu işe verdiğiniz önemi ve samimiyetinizi göstererek kaybettiğiniz güveni geri kazanmalısınız.

Halka yalnız ve sahipsiz olmadığını hissettirmelisiniz.

Halkın tek tek cılız isyanını birleştirerek etkin bir çığlığa dönüştürmelisiniz.

Zira halk mücadeleye hazır, sadece kendilerini bir araya getirip, öncülük edecek bir güç arıyor.

Kendilerini yarı yolda bırakmayacak, mücadeleye sürükleyip sonra çıkar uğruna satmayacak bir güç ile siyasilerin çaldığı umutları tekrar yeşertmek istiyor.

Var olmak ve insanca yaşamak istiyor.

Gerekirse aç kalmak ama ülkesinde söz sahibi olmak istiyor.

İşte bu güç Sendikal Platform.

Tabi ki örgütlenerek güç olmayı başarabilirse.

Yani sevgili dostlar, ya örgütlenerek, halkı yanınıza alarak bu ülkeyi var edeceksiniz, ya da sendikaları da bir bir kapatıp, siz de yok olup gideceksiniz.

Eleştirerek, yakınarak, şikayet ederek, homurdanarak, kısacası mızlanarak zafer kazanılmaz..

Birlik, Mücadele, Dayanışma…..

 

 

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.