MISIRLI GENÇLER "PERİLİ KÖŞK" TABUSUNU YIKMAYA ÇALIŞIYOR

İSKENDERİYE - Hazım Bedr Mısır'ın İskenderiye kentinde kötü olaylarla şöhret bulan "perili köşk" inancını ortadan kaldırmaya çalışan gençler, güvenlik güçlerinin engellemeleriyle karşılaşmalarına rağmen bu tabuyu yıkmakta ısrarcı. Mısır'da 25 Ocak devrimi sırasında "devlet korkusunu" aşan gençler, Facebook'ta "Asıl peri İnsandır" adı altında bir kampanyayla halk arasında tedirgin edici efsanelere konu olan ve "perili köşk" olarak tanınan Rüşdi Apartmanı'nı basarak bu korkuları yıkmaya karar verdi. Halk tarafından çekinceyle karşılansa bile gençler, daha önce bir kez, yasak olan binaya girdi ve içerisinde dolaşarak efsaneyi yıkmaya çalıştı. Ancak Rüşdi Apartmanı'na, toplu baskın yaparak kalıplaşmış korkuları yenmeye çalışan gençlerin çabaları, "karşı devrim"le sekteye uğradı. "Perili köşkün" basılmasına karşı çıkan yaşlıların, olayı polise ihbar etmesi ve güvenlik güçleri tarafından binanın tekrar kapatılması tabuyu yıkma çabalarını boşa çıkardı. Gençler, bu engellemelere rağmen, "korkuya karşı devrim" adını verdikleri girişimlerini tamamlayarak bu tabuyu yıkmakta ısrar ediyor. Facebook kampanyası dahilinde binaya giren Ahmed Abbas AA muhabirine yaptığı açıklamada, "İnsanlar bu binanın cinli, perili olduğuna inanıyor. Bu korku engelini kırmak için binaya girdik. Efsanelerin aramızda dolaşmasına izin vermeyeceğiz. Rüşdi Apartmanı efsanesini yıkmak için devrimimiz devam edecek" dedi. Binayı basan gençlerden Mahmud Ed-Dekruri ise "İskenderiye'deki halk, bu binada cinlerin oturduğuna, insanların hayatını sürdüremediğine inanıyor. Bu inancı yıkmak için binaya girmeye karar verdik. Facebook'ta bunun için grup kurduk. Binaya girdik ama bazıları buna karşı çıktı ama biz girişimlerimize devam edeceğiz" diye konuştu. Bina hakkındaki efsaneler Mısır'da halk arasında dilden dile dolaşan söylentiye göre, İskenderiye'nin Rüşdi mahallesinde bulunan apartmanda yaşayanlar ya ölmüş, ya da bir şekilde zarara uğramış. 1961 yılında inşa edilen binanın sahibi Yunanlı bir aile. Aile reisi binayı inşa ettirdikten sonra, eşini ve 5 çocuğunu alıp buraya yerleşmiş. Baba ve 5 çocuğu eve taşındıktan bir hafta sonra balık tutmaya gitmiş ve bir daha geri dönmemiş. Bunun üzerine eşi de Yunanistan'a dönmek zorunda kalmış. Daha sonra apartmanın ilk katına Mısırlı Zarif ailesi yerleşmiş ancak taşındıktan 2 gün sonra çıkan bir yangın, aile reisinin ölümüne neden olmuş, eşi ve çocukları da apartmandan taşınmak zorunda kalmış. Zarif ailesinin ardından muayenehanesini bu apartmanda kurmak isteyen bir diş hekimi, muayenehanesini açmadan hemen önce binaya girmek için caddeden geçtiği sırada araba çarpması sonucu hayatını kaybetmiş. Bir başka efsaneye göre, binaya yerleşen yabancı bir şirket, birkaç gün sonra iflas etmiş, çok borçlu olan şirketin sahibi de intihar etmiş. Şehir halkı, bu binanın altında meçhul kişilerin mezarı olduğuna, üzerlerine bina inşa edilmesi nedeniyle ruhlarının azap çektiğine ve bu nedenle orada oturanlara zarar verdiğine inanıyor. Yaşlılar bu nedenle binadan uzak durulması, binaya girilmemesi gerektiğini savunuyor.