KAHİRE Mısır'da 30 Haziran gösterileriyle başlayan, ordunun yönetime el koyması ve ülkenin seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin görevinden uzaklaştırılması ile tırmanan siyasi gerilim neticesinde meydana gelen şiddet olaylarının bilançosu 189 ölü ve binlerce yaralı olarak belirlendi.  Mısır Sağlık Bakanlığı ve hastane kaynaklarından alınan bilgiye göre, Kahire ve Giza kentleri 97 ölü ile ilk sırayı alırken, ülkenin doğusundaki Sina Yarımadası'nda 32 ve sahil kenti İskenderiyye'de 18 kişi hayatını kaybetti.  Mısır'ın güneyindeki Asyut, ortasındaki Feyyum ile Beni Suveyf, Süveyş Kanalı'nın kıyısında bulunan İsmailiyye, Süveyş, Port Said ve Nil Deltası'nda yer alan Eş-Şarkiyye, Kefr eş-Şeyh, Dekahliye, Kalyubiyye kentlerinde ise 42 kişi hayatını kaybetti.  En kanlı gün 8 Temmuz Mısır'da ordunun yönetime el koymasının ardından darbe karşıtlarının Kahire'nin doğusundaki Cumhuriyet Muhafızları Karargahı önünde 8 Temmuz'da düzenlediği gösteri, ülkede 30 Haziran'dan bu yana kadar yaşanan şiddet olaylarının en kanlısı olarak kayıtlara geçti. Basında "Cumhuriyet Muhafızları" olarak bilinen olayda aralarında 1 asker, 1 subay, 51 de sivil olmak üzere 53 kişi hayatını kaybetti.     Ülkede yaşanan en fazla tepki çeken olaylardan biri de Nil Deltası'nda yer alan Mansura kentinde, geçen Cuma akşamı darbe karşıtı gösteri düzenleyen protestocuları hedef alan ve 3 kadın ile 1 çocuğun hayatını kaybettiği saldırıydı. Mısır'da Muhammed Mursi aleyhinde 30 Haziran'da başlayan gösteriler, Mursi destekçilerinin de sokağa inmesine neden oldu. Ordunun 3 Temmuz'da yönetime el koymasının ardından darbe yanlılarının yanı sıra milyonlarca darbe karşıtı, ülkenin farklı bölgelerinde gösteri düzenlemeye başladı.  Katar, Mursi'nin alıkonulmasına tepki gösterdi Katar Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, "Mursi'nin halen alıkonuluyor olması 25 Ocak devriminin kazanımlarını tehlikeye atmaktadır" ifadesine yer verildi. Mısır'da yaşanan krizden çıkmanın tek yolunun ulusal diyalogdan geçtiği belirtilen açıklamada, Müslüman Kardeşler Teşkilatı liderlerinin tutuklanmasına atfen, diyalog taraflarından birinin olmadığı ya da sembol şahsiyetlerinin alıkonulduğu bir ortamda bu diyaloğun gerçekleşmesinin mümkün olmadığı kaydedildi.  Açıklamada ayrıca, Mursi yandaşlarıyla karşıtları arasında meydana gelen çatışmalarda ölenlerin sayısının artmasından endişe edildiği bildirildi.