LGBTİ+’LARA YÖNELİK NEFRET SÖYLEMİ SUÇTUR, YETKİLİLERİ GÖREVE ÇAĞIRIYORUZ

(Lefkoşa, 06.01.2022) Kuir Kıbrıs Derneği son zamanlarda sosyal medya ve geleneksel medyada LGBTİ+’ları hedef alan ve nefret söylemine varan paylaşımlarla ilgili işlem yapılması için yetkilileri göreve çağırdı.

Kuir Kıbrıs Derneği uzun yıllardır lezbiyen, gay, biseksüel, trans, interseks ve artıların (LGBTİ+) insan haklarına eşit erişiminin sağlanması ve ayrımcılığın ortadan kalkması için mücadele etmektedir. Bu kapsamda Ceza Yasası’nda yapılan değişikliklerle LGBTİ+’lara yönelik nefret söylemi suç kapsamına alınmıştır.

Bir kişiye veya gruba cinsel yönelimi, cinsiyet kimliği veya cinsiyeti dolayısıyla nefret söyleminde bulunmak Fasıl 154 Ceza Yasası’nın 171. Maddesine göre suçtur!

Kuir Kıbrıs Derneği olarak Polis Teşkilatını göreve çağırıyor ve toplu halde işlenen bu suçların tespit edilip işlem başlatılması için talepte bulunuyoruz. Bu suçların cezasız kalması durumunda yetkililerin de suça ortak olduklarını ve LGBTİ+’lara yönelik yapılan bu sistematik saldırının boyutlarının gittikçe artabileceğinden endişe duyduğumuzu yineleriz.

Ceza Yasası’nın 171. maddesine göre özellikle “Cinsel yönelimi, cinsiyet kimliği veya cinsiyeti dolayısıyla bir kişiden veya o cinsiyete, cinsel yönelime veya cinsiyet kimliğine sahip bir gruptan nefret edilmesine veya tiksinilmesine, o kişi veya grubun aşağılanmasına, küçük düşürülmesine, toplum içerisindeki itibarının zedelenmesine veya bir suça maruz kalacak şekilde hedef gösterilmesine yol açmak niyetiyle veya meselenin tüm ahval ve şeraiti göz önünde bulundurulduğunda böyle bir neticenin makul surette ortaya çıkmasına neden olacak şekilde beyanat veren, baskı yapan, yazı yazan, boyanmış şey veya benzer malzeme teşhir eden kişi” suç işlemiş olur ve mahkumiyeti halinde de cezalandırılır.

LGBTİ+ Hakları İnsan Haklarıdır, ötekileştirme ve ayrımcılığa karşı hep birlikte ses çıkarma zamanı!

LGBTİ+ farkındalığının ülkemizde artması ve birçok siyasi partinin seçim manifestolarında LGBTİ+ haklarına  yer vermesi önemli bir adımdır. Tüm bu gelişmelere rağmen insan hakları bağlamında toplumsal cinsiyet adaletini hedefleyen Kadından Yaşama Destek Derneği’nin (KAYAD) Milli Eğitim Bakanlığı ile imzaladığı protokolün seçime malzeme edilmesi kabul edilebilir değildir. Hem KAYAD’ı hem de Kuir Kıbrıs Derneği’ni hedef alan açıklamalar özellikle LGBTİ+’ları olumsuz etkilemektedir. Tüm bunların önüne geçmek adına başta tüm siyasi partiler olmak üzere İnsan Hakları’ndan taraf olan tüm sivil toplum örgütlerini dayanışmaya çağırıyoruz.