“LAPTA’NIN GELECEĞİ RİSKE ATILMAMALI”

Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Yerel Yönetimler Komitesi, Lapta Sahil Yürüyüş Yolu Projesi kapsamında, bölgeye yapılması planlanan otel, marina ve sosyal yaşam alanı projesinin, şeffaf bir şekilde yürütülmediğini, birçok bilinmezlik içerdiğini, Lapta bölgesine geri dönülmez zararlar verebilecek potansiyele sahip olduğunu belirterek, toplumun malı olan, Lapta bölgesinin en değerli arazileri ve sahil şeridinin bir oldu-bitti ile birçok sorunun cevapsız bırakıldığı bir ortamda elden çıkarılmasının kabul edilemez olduğunu vurguladı.

Yasal zorunluluk olan bilgilendirme toplantısının, projeyle ilgili belediye meclisinde karar alındıktan, ihaleye çıkılarak sonuçlandırıldıktan ve ihaleyi kazanan firmayla imza aşamasına gelindikten sonra yapılması ile ihaleyi alan firmanın isminin ısrarla açıklanmamasının birçok soru işaretini de beraberinde getirdiği belirtilen açıklamada, “Toplumun yararına olacak, çevreyi ve doğal güzellikleri koruyarak yapılacak yatırımlara kimse karşı değildir. Ancak, bu şekilde bilinmezlikle dolu, bir anlamda kapalı kapılar arkasında yürütülen sürece de onay verilmesini kimse beklemesin” denildi.

Bölgenin önce yürüyüş yolu yapmak amaçlı ve şartlı olarak verildiği, ardından da marina izni verildiği, parselin dört dönümünün ise 1992 yılında başka bir şirkete kiralandığı ve firmanın kendi haklarından vazgeçmediği sürece bölgenin başka bir firmaya kiralanamayacağı yönünde hukuki görüşler olduğu belirtilen açıklamada, bazı idari işlemlerin tamamlanmasının ardından, iyi idare yasası çerçevesinde yapılan toplantının usule uygun olmadığı, ayrıca yürütülen süreçte de hukuka aykırılıklar olduğu belirtildi.
TDP açıklamasında, şeffaflıktan tamamen uzak yürütülen sürecin yerel seçimlere kısa bir süre kala olmasının, seçim öncesi belediyeye kaynak aktarılacağı ve partizanca istihdamlara olanak sağlayacağı endişesini de beraberinde getirdiğine dikkat çekildi.

“GERİ DÖNÜLMEZ ZARARLARA YOL AÇABİLİR”

Süreçle ilgili şeffaflıktan uzak ve hukuki eksikliklerin yanı sıra, bu kadar önemli ve büyük bir projenin gerekli planlamalar yapılmadan uygulamaya konmasının beraberinde ciddi sorunları da getireceğine dikkat çekilen açıklamada, kent altyapısı yeni bir 5 yıldızlı otel ve marina için hazır olmayan Lapta’ya yapılacak bu yatırımın yeni bir kaosu da beraberinde getireceği kaydedildi. Yeni hazırlanan Girne Çatalköy İmar Planı’nın Girne bölgesine yeni turistik izin verilmemesini öngörürken, birçok atıl otel bulunan Lapta bölgesine yeni izinler verilmesinin de sorgulanması gerektiği belirtilen açıklamada şunlar kaydedildi: “Projenin toplumsal faydasını ortaya koyacak unsurların sürdürülebilirliği ile ilgili bir bilgi paylaşılmadığı gibi, projede yol güzergâhının ve yapılacak yatırımın trafiğe etkileri, ayrıca yapılacak olan marina için gerekli kıyı ve deniz analizleri de paylaşılmamıştır. İmar planı olmayan bölgede böylesi bir projenin bölgeye taşıyacağı nüfus ile birlikte çarpık kentleşmeye yol açabileceği gibi, çevreye de geri dönülmez zararlar verebilecek içeriktedir.”

“BELEDİYE ELDE EDECEĞİ PEŞİNAT VE KİRA İLE İLGİLİ YENİ BİR FON OLUŞTURMALI”

Proje için kiralanacak olan arazi karşılığında Lapta Belediyesi’ne milyonlarca TL’lik bir peşinat ve aylık 1800 poundluk kira ödeneceğinin de duyurulduğu, ancak elde edilecek gelirin nerede kullanılacağının belirtilmediği kaydedildi. Açıklamada tüm uyarılara rağmen bu proje hayata geçecekse, elde edilen gelirin her dönemde heba olmaması için, bir fon oluşturarak, bu gelirin projenin çevreye ve kente yapacağı olumsuz etkileri minimize etmek için kullanması gerektiği, aksi takdirde, elde edilen peşinatın, seçim yatırımı olarak kullanılabileceği yönünde endişelerin artacağı kaydedildi.

“PROJE, CİTTASLOW DÜŞÜNCESİYLE ÇELİŞEBİLİR”

Proje’nin Lapta’nın cittaslow, yani yavaş kent olma düşüncesiyle çelişebileceği de belirtildi. TDP açıklamasında şunlara yer verildi: “Bu kadar önemli ve büyük bir proje neden şeffaf bir şekilde yürütülmedi? Yatırımcı neden ısrarla saklanmaktadır? Toplumun malı olan bir arazinin 49 yıllığına kiralanmasını öngören bir proje niye tüm kararlar alındıktan sonra halkın bilgisine getirildi? İmar Planı olmadan benzeri projelerin gerçekleştiği Girne’nin geldiği acınası durum hiç mi dikkate alınmadı? Proje’nin yerel seçimlere kısa bir süre kala gündeme gelmesi tesadüf mü? Lapta’nın en değerli bölgesinin 49 yıllığına devredilmesini içeren ve çevreye, doğaya, denize geri dönülmez zararlar açabilecek içerikte olan projeyle ilgili ortaya konan haklı endişelere neden doyurucu yanıtlar verilmiyor?