Laik, çağdaş demokratik düzenin en önemli unsuru, aydın, bilgiye dayalı sorgulama yapan bireyler yetiştirmektir. Sorgulanamaz inançlara bağlı anlayışla yetişen bireyler ve bu yapının oluşturduğu aile ve kültürel yapı maalesef laik, çağdaş demokratik düzenleri zaman içinde tehdit edebilen noktaya gelebilmektedir. Bu tür gelişmelerin
laik çağdaş demokratik düzenin devamını savunanları endişelendirmesi ve tedbir alınmasını talep etmeleri son derece doğal bir reflekstir. Ancak bu refleks bir çocuğun ve ailenin bugün inanmakta olduğu ve sahiplendiği değerleri yok sayan, bunları görmezden gelen baskıcı bir tavrı ve anlayışı ortaya çıkarmamalıdır.
Toplumsal olarak amacımıza odaklanmalı, bireylere baskı yapmak yerine sosyal devlet yapımızı ve kaybetmekte olduğumuz çağdaş eğitim yapımızı güçlendirmek için el birliği ile çalışmalıyız.
Birey baskı ile değil ancak çağdaş eğitim ve sosyal devlet ile özgürleşebilir. Sadece anlık tepkiler ile değil kararlılıkla, her bir vatandaşa dokunabilecek ona sahip çıkabilecek ciddi bir sosyal devlet kurarak laik çağdaş demokratik düzeni
koruyabileceğiz.
Laik demokratik devlet düzeni içerisinde sadece bir dine, bir inanca, bir kültürel anlayışa ve sadece bir grubun beklentilerine yönelik mevzuat düzenlemeleri yapmak, birilerini dikkate alırken diğerlerini yok saymak kabul edilebilir değildir ve anayasamıza aykırıdır.
Devlet bu ülkenin tüm çocuklarına, bireylerine sahip çıkabilmeli onların özgürlüklerini koruyabilmeli ve bunu da anayasal düzenimizin üzerinde bir güç olmadığının bilinciyle yapabilmelidir.
DAÜ-SEN Anayasal düzenin korunması için her türlü mücadelenin yanında olacaktır.