KIBRIS TÜRKLERİ’NİN MİLLİ EĞİTİMİ
Kıvanç BUHARA
16 Ekim 2014 Perşembe 12:12
Son günlerde, okullarımızda yaşanan sorunlar nedeniyle, toplumun her kesimi strese girdi. Öğretmenlerimiz huzursuz, Anne- babalar uykusuz, Öğrenciler mutsuz ve umutsuz… Bu karmaşa ortamında Milli Eğitim Bakanımız da, “ zaten gönülsüzdüm, benden bu kadar, hade eyvallah, ne haliniz varsa görün” diyerek evinde istirahate çekilince; Kaos daha da derinleşti, kimse ne yaptığınıbilmez durumda iken, okullarda eğitim- öğretim başladı. Her yıl, okullar açılırken ayni sorunlar yaşanır da; her kafadan bir ses çıkınca ve hükümet edenlerin de tutarlı bir eğitim politikası olmayınca; Bu işi daha iyi yapan özel okullar, dershaneler, üniversiteler “ ey kahraman milletin akıllı çocukları gelin, gelin! “ anonsları arasında davetiye çıkarırlar. Paran varsa git! Devlet Okullarında öğretmenlerin sorunları çözülmeyince; ki en büyük sorun, ister kabul edin ister etmeyin, öğretmene verilen maaşta gizlidir; “Ben geçinemiyorum, özlük haklarım verilmiyor, Lefke’den Dip Karpaz’a gidip gelemem, lojman yok, olanlar da oturulacak durumda değil” diye şikayet eden öğretmen, nasıl eğitim verecek? Gönülsüz, isteksiz, moralsiz öğretmenlerden bundan ve olandan daha fazlasını bekleyen öğrenci aileleri bastırınca; Öğretmen sendikaları da grev silahını dört bir yana hedefsiz ateşleyince; olanlar zaten olmayan Milli Eğitimimize olmaktadır. Her yıl daha da büyüyen sorunlar yumağında, milli eğitimimizde görünen manzara nasıldır? Milli Eğitim Bakanlığı’nın bütçesi yetersizdir. Öğretmenlerin maaşları ve özlük hakları düzeltilmelidir. Öğretmen nakilleri, atamalar, terfiler hakkaniyet esası gözetilerek yapılmalıdır. Eğitimin en büyük düşmanı partizanlıktır. Süratle lojman ihtiyacı belirlenerek, gecikmeden inşaatlara başlanmalıdır. Görevden alınan ve halen devlet bütçesinden yüklü maaş çeken müşavirler emekli edilmeli; onların yerine eksik öğretmenler işe alınmalıdır. Kıbrıs Türklerinin milli eğitiminde, bu güne kadar önemsenmeyen, üzerinde durulmayan kendi öz kültürü, yaşamı, mücadelesi ve en önemlisi edebiyatı detaylı olarak okutulmalı, öğretilmelidir. Kendi öz şairlerini, hikaye ve roman yazarlarını, bilim adamlarını bilmeden, öğrenmeden; yabancıları tanıması da mümkün değildir. Tüm özel dershaneler derhal kapatılmalıdır. Dershanelerde verilen eğitimin, devlet okullarında ayni öğretmenlerce verilmemesi, kabul edilemez. Bize okumayı öğreten, yetiştiren, adam gibi adam olmamızı sağlayan tüm öğretmenlerimizi sevgi ve saygı ile anarken; Bu gün aynı amaçla, özveri ile uğraş veren çilekeş öğretmenlerimizin, dershanelerden okullara dönme zamanı gelmiştir. Kıbrıs Türkleri kaybettiklerini geri alabilmelidir.
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2014 Detay Kıbrıs
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.