23 Aralık 2024
  • Lefkoşa12°C
  • Mağusa11°C
  • Girne16°C
  • Güzelyurt12°C
  • İskele11°C
  • İstanbul9°C
  • Ankara5°C

KIBRIS TÜRK KÜLTÜRÜNDE UNUTULMAYA YÜZ TUTMUŞ İLKLERİN ADAMI: AHMET TEVF

Uzm.Çağın ZORT (M.A)

28 Nisan 2015 Salı 07:56

KIBRIS TÜRK KÜLTÜRÜNDE UNUTULMAYA YÜZ TUTMUŞ İLKLERİN ADAMI: AHMET TEVFİK EFENDİ Doğum ve ölüm tarihi belli olmayan Ahmet Tevfik Efendi, Kıbrıs Türklerinin gerçek anlamda ilk gazetecisidir. Gazeteciliğe 1891 yılında Zaman gazetesinde başlamış, onun sahibiyle anlaşmazlığa düşerek kısa sürede gazeteden ayrılmış ve kendi adına ilk mizah gazetelerimiz olan Kokonoz (1896) ve Akbaba (1897)'yı çıkarmıştır. Kendi kaleminden, Kıbrıs'ın en güzel mizah ve taşlama örneklerini bu iki gazetede verdi. Bu tip yazılarını daha sonra çıkardığı Mir'at-ı Zaman gazetesinde de sürdürdü. Şair Eşrefle Kıbrıs günlerinde atıştıkları ve mizah alanında ünlü şairi methettiği halk arasında söylenegelmektedir. Ahmet Tevfik Efendi koyu bir Jöntürk yanlısıydı. Halkı bilinçlendirmek onun şaşmaz hedefi idi. Bu yüzden gerek Kıbrıs ve gerek İstanbul'da zamanın yönetimleriyle ters düşmüş, gazeteleri gibi kendisinin de Osmanlı ülkelerine girmesi yasaklanmıştı. 1908 yılında II. Meşrutiyet'in ilanından çok şey bekledi ama diğerleri gibi o da düş kırıklığına uğradı. Gazetesinin yayınını sürdüremedi ve kimsenin haberi olmadan, yaşama veda etti. Doğumu gibi, ne zaman ve nerede öldüğü, mezarının nerede olduğu da bilinmiyor. İlk hiciv şairlerimizin en önemlisi de Ahmet Tevfik Efendi’dir. Ahmet Tevfik’in, ziyaret için adaya gelen Şair Eşref ile taşlama atışmalarına da girdiği ve ünlü şairi oldukça zorladığı anlatılır. Eserleri: Bir Manzara-i Dil-Gûşa (İç-açıcı Bir Manzara),(Öykü, 1897). Bu öykü Kıbrıs Türk Edebiyatı’nda bilinen ilk öyküdür. Akbaba gazetesinin (1897-1898) 3,4,5,6. Sayılarında yer almıştır. Hicrân-ı Ebedî: (Tiyatro, 1895). Kıbrıs Türk Edebiyatı’ndaki ilk tiyatro eseridir. Zaman Matbaası’nda basılan eser, 3 perdelik millî bir dramdır. Eserleri, araştırmacı-yazar Harid Fedâî tarafından arşivlerimize kazandırılmıştır. Hiciv şiirlerinin önemli bir bölümü SAMTAY Vakfı yayınları arasında çıkan ve Suna Atun’un hazırladığı ‘Kıbrıs Türk Hiciv Şiirleri Antolojisi’nde (2005) yer almaktadır. Ahmet Tevfik Efendi’nin Tesalya Savaşı’nı anlattığı destanı olan Tesalya Destanı, tarihe tanıklık etmesi bakımından çok önemlidir. Bu destanda Ahmet Tevfik, Tesalya Savaşı’nı baştan sona anlatır. Savaş tüm ayrıntılarıyla ve hatta kişi ve yer isimlerini de belirterek anlatılmıştır. Başında köhne bir sarık Ayağında bir çift çarık. Yeşil gözlü bir dalkavuk İşi gücü maskaralık. Yüzü sarı Şam yarması Dişleri mezarcı kazması. Misli yok maskaralıkta Dudakları dahi sarkık. Burnu Çakmakçı Yokuşu Boynu sanki leylek kuşu Tesalya’da savaşan askerlere şöyle seslenir: Nereye azminiz ey gazileri Neye mahzunsunuz ey asker. Niçin bu hüzn ü elem, ye’s ü keder Nerede kaldı vatandaşlarınız Haniya nerde o kardeşleriniz Yakışır mı size böyle gitmek Bırakıp da nice dindaşlarınız Bunu mu beklerdik biz sizden Yine düşmanlara geçsin bu vatan? Ne revâ pençe-i şirden alsın Avını kelbi-i akuur düşman.   Çıkacak yer mi Tesalya elden Bu kadar şanlı şehitler var iken Size layık mı idi bu hareket Niçin çıktınız öyle yerden Ne kazandık? Denilirse, asker “Şu” diye gösterilebilir mi bir yer… 100 dörtlükten oluşan Tesalya Destanı’ndan örnekler : DESTAN (1897 Yunan Muharebesine Dair) Sene bin sekiz yüz yetmiş yedi tam Osmanlıyla Moskof etmişti gavgaa Yirmi sene geçti bir müddet temam Bu müddet içinde değişdi dünya. Yunan dedi artık işler bitdi Tesalya kıt’ası elimden gitdi. Osmanlılar beni perişan etdi Deli Yani bunu dediydi bana. Otuz günde gördü halini Yunan Oldı temelinden mahv ü perişan Onun için ben de yazdım bir destan Okusun anlasın cümle ehibba. Üçyüz on üç Nisan beşinde Rûmî Muharebenin görüldüğü lüzumu Yirmi dokuzda kesdiler hücumu Mütareke oldu buldu intihâ. Ramazan ayı, Müslümanların oruç ayıdır. Bu ayda insanlar birbirleriyle yardımlaşırlar. Ekonomik durumu iyi olanlar; düşkünlere, fakirlere para yardımında bulunur; onların yiyecek, içecek, giyecek gibi ihtiyaçlarını karşılarlar. Teşekkür Olunur şiirinde de şair bu noktaya dikkat çekiyor ve şiirinde; köpeklerin bile bu ayda nasibini aldığını ifade ediyor. Ancak şair; bu ramazan ayına has bolluk, bereket ve muhabbetin, paylaşımın Ramazan ayının bitmesiyle sona erdiğini eleştiriyor. Ramazanın bitmesiyle hayat eskisi gibi oluyor diyor: TEŞEKKÜR OLUNUR Ramazan geldi kapattı der-i meyhaneleri Derleyip topladı hep câmi ‘e mestâneleri. (Ramazan geldi, meyhane kapıları kapandı ve sarhoş olanları derleyip camiye topladı) Bu mübarek aya Hakk verdi o rütbe bereket Ki doyurdu nice miskinleri cingâneleri. (Allah bu mübarek aya bereket verdi, ve bütün acizleri, düşkünleri doyurdu) Senede bir gece olsun  kokusun duymaz iken Türlü tatlı ile doldu fukâra hâneleri (Fakir ve fukara evleri, senede bir kez bile yenmeyen tatlılarla ve yiyeceklerle doldu.) Bu Şeher’de o kadar niâm-ı gûnâgûn Doyar elbet yese kelbler dökülen daneleri. (Bu Şehirde o kadar çok nimet var ki sokaktaki köpekler bunların tanelerini yese doyar) Gurre-i ıyd edilince fakat inbat eyvah Yine meyhânelerin başlar o mestânelerin. (Bu bereketli günlerin bitmesiyle yine her şey eski haline döner) SONSÖZ: Görüldüğü gibi Ahmet Tevfik Efendi; ülkemiz, toplumumuz, kültür ve edebiyatımız için ilklere imza atan bir kültür insanıdır. Gazeteciliğin temellerini o atmıştır diyebiliriz. Edebî türlerde de yine ilklere imza atmıştır. Ahmet Tevfik, bugünkü nesle anlatılması ve unutulmaması gereken bir kişidir. Onların anılması, edebî etkinlikler düzenlenerek anılması gerekir. Onları unutturmamak biz kültür ve edebiyat insanlarının en birincil görevidir. Özlemle yâd ediyorum. Mekânı cennet olsun.   KAYNAKÇA Atun, Suna. Kıbrıs Türk Edebiyatı. SAMTAY VAKFI Yayınları:36. Lefkoşa, 2009. Fedai, Harid. Kıbrıs Türk Kültürü Bildiriler 1. Ankara, 2002. Kıbrıs Türk Edebiyatı.KKTC Eğitim Bakanlığı Yayınları. Kasım, 1989. Serdar, Gülgün. Şairlerimiz Şiirlerimiz. Lefkoşa, 2000. Türkiye Dışındaki Türk Edebiyatları Antolojisi. Cilt 9. Kültür Bakanlığı Yayınları, Ankara, 1997. http://ekitap.kulturturizm.gov.tr/Eklenti/11533,neclasalihsuphipdf.pdf?0   KOKONOZ GAZETESİ-ÖRNEK 1         MİRAT-I ZAMAN GAZETESİ-ÖRNEK 2

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.