“KARAMSARIM”

Dışişleri Bakanı Özdil Nami, geçtiğimiz pazartesi gün gerçekleşen liderler görüşmesinin ardından ortaya çıkan tablo karşısında karamsar olduğunu ve endişe duyduğunu bildirdi.

Enformasyon Dairesi’nden yapılan açıklamaya göre BRT’de “ Günün Özeti ” adlı programa konuk olan Dışişleri Bakanı Özdil Nami, muhtemel ortaklık devletinde cumhurbaşkanının yalnızca Rum toplumundan olması önerisinin asla kabul edilemez olduğunu vurguladı.

Nami, başkanlık gibi bir konuda, Türk tarafının asla kabul edemeyeceği pozisyonların müzakere masasına getirilmesinin de kabul edilemeyeceğini söyledi.

Yakınlaşma kâğıtları

Nami, yönetim ve güç paylaşımı başlığının, AB ve ekonomi başlıklarında olduğu gibi son derece önemli ilerlemelerin kaydedildiği 3 konu başlığından biri olduğunu söyledi.

Bakan Nami, tarafların geçmişteki yakınlaşma kâğıtlarını müzakere masasında etkin bir şekilde kullanmamalarının iki taraf arasındaki derin görüş ayrılığının göstergesi olduğunu belirtti.

“Yeni bir yakınlaşma sağlanamıyorsa mevcut yakınlaşmaların baki olduğunun liderler seviyesinde tespiti sağlanmalıydı ” diyen Nami, Türk tarafının bu konuda ısrarcı bir tavrı müzakere masasına koymamasının taktiksel bir hata olduğunu ifade etti.

Rum tarafının şu anda yakınlaşma kâğıtlarına saygı dahi duymadığını ifade eden Nami, “Türk tarafının doğrudan BM Genel Sekreteri’ne yanaşması, sıkıntıyı aktarması ve onun doğrudan aktif olarak yer almasını istemesi lazım. Müzakere masasında olmaması gerekenler oluyor, olması gerekenler olmuyor” dedi.

“ Yakınlaşmalar BM gözetimi altında oluştu. Dolayısıyla BM’nin bunlara sahip çıkması gerekir ” diye konuşan Nami, bu konuda gereken telkinleri Cumhurbaşkanlığı’na müzakerelerin birinci gününde yaptıklarını söyledi.

Nami, BM ve Amerikalı yetkililerin Rum tarafına gereken baskıyı oluşturmaları Cumhurbaşkanı tarafından sağlanmış olsaydı şimdiki sıkıntılı durumun ortaya çıkmayacağını savundu.

Nami, Rum tarafının, ortaklık devletinin cumhurbaşkanının basit çoğunlukla seçilmesi gibi bir öneriyi müzakere masasına getirmesinin, hiç de iyi bir ortamda olunmadığının göstergesi olduğunu kaydetti.

4 ay önce iki taraf arasında ortak açıklama metni gibi çok önemli bir gelişme yaşandığını vurgulayan Nami, ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden’in tarihi ziyaretinin Rum tarafının Maraş gibi konulara yönelmesinden dolayı boşa harcandığını belirtti.

Dışişleri Bakanı Nami, “Müzakerelerden sorumlu makamın toplumun geneliyle, başta hükümetle sıkı istişare sağlama sorumluluğu var diye düşünüyorum ve bu konuda yapılacak çok iş var” dedi.

Müzakere heyetinin tamamen masaya odaklanıp toplumun tüm kesimleri ile diyalog kurması gerektiğini söyleyen Bakan Nami, gelinen aşamada mevcut yakınlaşmaya saygı duyulmazken, karşılıklı suçlamalar yapılırken müzakerecilerin yurtdışı ziyaretinde bulunmasına anlam veremediğini de vurguladı.

Anstasiadis’in tavrı

Anastasiadis’in geçmiş yakınlaşmalara saygı duymadığını net bir şekilde ortaya koyduğunu belirten Nami, “Böyle bir ortamda al- vere girilmesi gerçekçi değil. Buna bir “dur” denmesi ve sakin bir şekilde masaya yatırılması lazım. Anastasiadis bu tavrında devam ettiği sürece müzakerelerin iyi gitmesi mümkün değil” dedi.

Cumhurbaşkanlığı’yla diyalog

Nami, çok arzu etmelerine rağmen, Cumhurbaşkanı ile Dışişleri Bakanlığı olarak bir diyalog içinde olamadıklarını kaydetti.

Nami, Biden ziyareti öncesinde ve liderler toplantısından önce de Cumhurbaşkanı ile bir diyalog sağlayamadıklarını, belirterek, “Bu diyalogun çok daha iyi noktalara taşınması açısından büyük bir potansiyel var. Onu değerlendirmemiz lazım. Eğer değerlendirirsek bundan mutlak bir kazanç çıkar ” diye konuştu.

Nami, “Devletin diğer makamlarıyla istişare ile ilgili inisiyatif Cumhurbaşkanlığı’ndadır, kendisi davet ederse biz buna katılırız, saptama ve çözümlerimizi söyleriz” dedi.