YKP’nin de gözlemci üyesi olduğu Avrupa Sol Partisi’nin haftasonu hem Yürütme Kurulu hem de Genel Kurulu toplantıları online olarak gerçekleşti. Toplantılara YKP’yi temsilen Genel Sekreter Murat Kanatlı katıldı.

Genel Kurul’da AKEL, Birleşik Kıbrıs Partisi (BKP) ve Yeni Kıbrıs Partisi (YKP) Kapalı Maraş ile ilgili ortak karar tasarısı sundu, tasarı oybirliği ile kabül edildi.

Genel Kurul’da kabul edilen Kapalı Maraş hakkında Avrupa Sol Partisi’nin kararı şöyle:

Avrupa Sol Partisi’nin 11 Ekim 2020’de internet üzerinden gerçekleştirdiği Genel Kurulu’nda Kıbrıs’taki çok endişe verici gelişmeler hakkında AKEL, BKP ve YKP temsilcileri tarafından bilgilendirildi.

Türkiye 8 Ekim 2020’de işgali altında 46 yıldır kapalı olan Mağusa’nın (Maraş’ın) tel örgülerle çevrili bölgesinin sahil şeridinin bir kısmının hukuk dışı bir şekilde açılması yönünde ilerledi. Bu hareket BM Güvenlik Konseyi’nin ilgili (özellikle 550/1984 ve 789/1992) kararlarının ve Avrupa Parlamentosu’nun ilgili kararlarının ve uluslararası hukukun ihlalini teşkil etmektedir.

BM Güvenlik Konseyi’nin 550/1984 kararının Maraş’ın herhangi bir yerinin yasal sakinleri dışındaki kişilerin yerleşimine yönelik çabaları kabul edilemez gördüğünün ve bu bölgenin BM yönetimi altına girmesini istediğinin, ayrıca 789/1992 kararının da Güven Arttırıcı Önlem olarak Maraş’ın BM yönetimine girmesini önerdiğinin altı çizildi. Bunlara ek olarak BM’nin tezi, sorumluluğu sadece Türkiye hükümetinde olan ve şu anda değişikliklerin yapıldığı Maraş’ta statükonun korunmasıdır.

Maraş’a hukuk dışı bir şekilde nüfus yerleştirilmesini hedefleyen ve Kıbrıs sorununda bütünlüklü bir çözüm perspektifini baltalayan Türkiye’nin faaliyetlerini kınıyoruz.

Kıbrıs’ın ve halkımızın yeniden birleşmesine karşı taksimci oldubittilerin güçlendirilmesi yönündeki her çabayı şiddetle kınıyoruz.

İleriye doğru tek yolun BM kararlarına göre, uluslararası hukuka ve Avrupa müktesebatına saygıyla, Kıbrıs sorununun bütünlüklü çözümü hedefiyle BM Genel Sekreteri’nin himayesi altında özlü müzakerelerin yeniden başlaması olduğunu savunuyoruz.

Yabancıların çağdışı garanti rejiminin sonlanmasıyla, Kıbrıs’ın askersizleştirilmesi ve Kıbrıslıların tümünün insan haklarının ve özgürlüklerinin güvence altına alınması için, BM Güvenlik Konseyi’nin ilgili kararlarında belirtildiği şekilde siyasi eşitliğin olacağı iki bölgeli iki toplumlu bir federasyonda Kıbrıs’ın ve halkının yeniden birleşmesi anlaşmasının sağlanması için, Kıbrıslı Rumlara ve Kıbrıslı Türklere, Kıbrıs halkına yönelik desteğimizi tekrarlıyoruz.

Kıbrıs sorunun üzerinde anlaşmaya varılmış bir çözümü Doğu Akdeniz’deki ve Orta Doğu’nun çalkantılı bölgesindeki sorunların çözümüne olumlu katkıda bulanacaktır. Kıbrıs’ı Avrupa ve bölge arasında barış köprüsüne dönüştürecektir.

Durumu yakından takip edeceğiz.

Taksimi önlemek, yeniden birleşmeyi ve barışı sağlamak için mücadele eden Kıbrıs’taki güçlere yönelik dayanışmamızı teyit ediyoruz.