KALP SAĞLIĞIMIZ İÇİN HAREKET ETMELİYİZ

Sağlık Bakanlığı ve Telsim arasında imzalanan “Kalbimizi Seviyoruz” temalı protokol çerçevesinde  gerçekleşen farkındalık çalışmaları tüm hızıyla devam ediyor. Son olarak Dünya Kalp Günü’nde düzenlenen yürüyüş ile kalp ve damar hastalıkları konusunda hareketli olmanın önemine dikkat çekildi. Dr. Burhan Nalbantoğlu Hastahanesi  Kardiyoloji Uzmanı Dr. Hasan Feray, hareketli olmanın hem kalp, hem şeker hem de kanser hastalarına faydalı geldiğini söylerek, yürüyüşün bu anlamda önemli bir rol oynadığını vurguladı. Yürüyüşle birlikte, spor yapmanın da önemine dikkati çeken Feray, koşmak, bisiklete binmek gibi kardiyo adı verilen  egsersiz türlerinin de faydalı olduğuna vurgu yaptı.

“KALP HASTALIKLARININ ARTMASININ EN ÖNEMLİ SEBEBİ HAREKETSİZLİK VE KÖTÜ BESLENME”

Son zamanlarda yapılan bir araştırmaya göre 50 yaş altındaki ölümlerin en sık görüldüğü ülkelerin başında Türkiye geldiğini belirten Feray, bu durumun Kıbrıs için de geçerli olduğunu söyledi. Feray, kalp hastalıklarının artmasının en önemli sebebinin hareketsizlik ve kötü beslenme olduğunu söyledi. Sigara içmek ve aşırı alkol tüketmenin de kalp sağlığını riske attığını belirten Feray, halkın bu konuda bilinçlenmesi gerektiğini düşündüğünü belirtti. Ülkemizde temiz havanın bol olmasından dolayı daha çok sigara tüketildiğini gözlemlediğini aktaran Feray, “Temiz hava bol diye lütfen daha çok sigara içmeyelim, sigarayı bırakmanın yollarını arayalım” dedi.

“EGSERSİZ YAPMAK KALBİMİZİ ANLAMAK AÇISINDAN ÖNEMLİDİR”

Ülkemizde genellikle kalp ve damar hastalıklarının 20’li 30’lu yaşlarda kalp damarlarının endotel düzeyinin bozulması ve orada plak oluşmasıyla başladığını söyleyen Feray, her göğüs ağrısının kalp krizi olmadığını ama göğüs ağrısının kalp ağrısından daha kötü bir duruma da sebep olabileceğini kaydetti. Feray, egsersiz yapan hareketli bir kişinin kalp tıkanıklığı yaşamadan ve kalp hastalığına yakanlanmadan önce  bunu bir göğüs ağrısı olarak hissedebileceğini belirtti. Göğüs ağrısının mutlaka doktora başvurulması gereken bir durum olduğunu söyleyen Feray, ayırt edici tanı için mutlaka acil servise ve doktora başvurulması çağrısında bulundu.

“YÜRÜMEYİ TERCİH ETMELİ  VE BİSİKLETE BİNMELİYİZ”

Genetik yatkınlığın yanı sıra, bel çevresi kalın ve göbekli olan insanların  kalp ve damar hastalığına daha yatkın olduğunu belirten Feray, şeker hastalarının ise kalp sağlığına yakalanma ihtimalinin daha yüksek olduğunu kaydetti. Henüz kalp krizi gelişmeden müdahelenin önemli olduğunu söyleyen Feray, “insanlar hareket etmeli, gerekirse aracını biraz uzağa park edip, yürümeyi tercih etmeli ve düzenli şekilde tempolu yürüyüşler yapmalı” dedi. 30’lu yaşlarda şeker hastası olan, obezite sorunu yaşayan, hipertansiyonu olan herkesin bir doktora başvurup, ileri tetkiklerini yaptırması gerektiğini belirten Feray, “ Göğüs ağrısı oluşmadan, kalp krizine ramak kalmadan, durumun anlaşılabileceğini ve bu konuda insanların bilinçlendirilmesi gerektiğine inanıyorum” dedi. Hareketsiz bir insanın bunu son anda anlayabileceğini söyleyen Feray, o ana kadar geç kalınabileceğini, hastanın hayatını kaybedebileceğini söyledi.

“KALBİMİZİ SEVİYORUZ FARKINDALIK ÇALIŞMALARININ BAŞARIYA ULAŞACAĞINA İNANIYORUM”

Feray, Sağlık Bakanlığı ile Telsim’in birlikte hayata geçirdiği “Kalbimizi Seviyoruz” temalı farkındalık çalışmalarını toplumu bilinçlendirmesi açısından  önemli bulduğunu belirtti. Farkındalık çalışmaları kapsamında düzenlenen Dünya Kalp Günü’ndeki yürüyüş ile hareketli olmanın önemine vurgu yapıldığını belirten Feray, yürüyüşle birlikte sağlıklı beslenmenin de önemine dikkati çekti. Telsim’in ve sivil toplum örgütlerinin sağlık konusundaki duyarlılığını ve çabalarını takdirle karşıladığını dile getiren Feray, ilerleyen günlerde toplumun faydasına olacak birçok etkinlik olacağını ve projenin amacına ulaşacağına inandığını belirtti.