24 Kasım 2024
  • Lefkoşa14°C
  • Mağusa12°C
  • Girne20°C
  • Güzelyurt13°C
  • İskele12°C
  • İstanbul3°C
  • Ankara0°C

İTİBAR GÖRDÜK MUAMELE HOŞ DEĞİLDİ MUTLU DÖNDÜK!

Derviş DOĞAN

17 Şubat 2016 Çarşamba 09:43

Hükümet ortakları arasında su konusunda süregelen fikir ayrılığını geçtim. Nihayetinde farklı ideolojilere sahip 2 parti. Bu doğal. Peki doğal olmayan ne? Başbakan Ömer Kalyoncu, Ankara’da bakanlarımıza gösterilen muamele hoş değildi dedi. Zira burada bakanların karşısına muhatap olarak müsteşar yardımcılarını çıkartmışlardı. Lakin ilginçtir aynı süreçte Ankara’da bulunan Meclis Başkanı Sibel Siber,orada itibar gördüklerini belirtti. Ve yine ilginçtir Başbakan Kalyoncu’nun Ankara’da bakanlarımıza yapılan muamele hoş değildi,diye serzenişte bulunduğu konunuya müdahil olan bakanlardan birisi olan Maliye Bakanı Birikim Özgür’de Ankara’dan istediğimizi aldık ve adaya mutlu döndük diyordu. Aynı partinin mensuplarıdır bu insanlar. Birisi meclis başkanı. Bir diğeri başbakan. Ötekisi maliye bakanı. Birisi Ankara’da itibar gördüklerini söylüyor. Bir diğeri Ankara’da bakanlarımıza yapılan muamele hoş değildi diyor. Ötekisi Ankara’dan istediğimizi aldık Kıbrıs’a mutlu döndük diyor. Bu nasıl bir çelişkidir ben anlamadım. Aynı gün içerisinde aynı partiye mensup devlet yönetiminde sorumluluk alan insanların söyledikleridir bunlar. Peki doğrusu nedir? Bu çelişki nereden kaynaklanıyor? Onu da belirteyim. Meclis Başkanı Ankara’ya kalabalık bir heyetle gitti. Bu ziyaretin amacı neydi? Parlamentolar arası işbirliği. Sayın Meclis Başkanını orada kim karşıladı. Dengi statüde birisi değil elbet. Lakin kıyıdan köşeden VIP muamelesine tabi tutuldu. Havalimanının kapısında makam arabaları hazır bekletildi. TC Cumhurbaşkanı, heyeti huzuruna kabul etti. TC Meclis Başkanı, heyeti huzuruna kabul etti. TC Başbakanı, heyeti huzuruna kabul etti. Ankara’da en lüks otellerde konakladılar. Oradan Bursa’ya geçtiler. Kısacası hürmette kusur olmadı. Yedirttiler, içirttiler gezdirdiler meclis başkanı ve beraberindeki heyeti. Bu durumda itibar görmüş oldular haliyle tabi. Ardından 4 bakan Ankara’ya gitti. Mevzu su meselesi. Burada bakanlar bürokratlarla muhatap edildi. Müsteşar yardımcıları denk görüldü statülerine. Dolayısı ile karşılarına onlar oturtuldu. Hani diyor ya Maliye Bakanı Birikim Özgür. Sert çıktık ve istediğimizi alarak Kıbrıs’a mutlu döndük diye. İşte o sert çıktıkları müsteşar yardımcılarıymış meğer. Artık mutlu dönmelerine sebep istedikleri ve aldıkları her neyse onu önümüzdeki günlerde daha net görme şansına sahip olacağız. Başbakan ise kendisine bakanlarının aktardığı kadar konuya müdahil. 4 bakanının Ankara’da pek ciddiye alınmadığı kanaatinde. Bunun için de serzenişte bulunarak bakanlarımızın burada gördükleri muamele hoş değildi diyor. Lakin anlaşılan o ki bakanlar memnun. Çok da gocunmadılar karşılarına müsteşar yardımcıları oturtuldu diye. Hatta bunu fırsata çevirdiler. Onlara kızdılar ve istediklerini alarak Kıbrıs’a mutlu döndüler. Peki bu yaşananlardan ne anlamalıyız? CTP’nin kendi içindeki sıkıntılarının artarak devam ettiğini, ve bu noktada yönetim zaafiyetleri yaşandığını görebiliyoruz. Dolayısı ile CTP’liler herşeyden önce kendi içlerinde yaşadıkları çelişkileri gidermek durumundadırlar. Sayın Talat’ın da genel başkan olarak daha aktif ve katılımcı bir yönetim anlayışla sorunlara müdahil olması kaçınılmazdır. Zira CTP sadece kendi içindeki sıkıntıların sorumluluğunu taşımıyor. Aynı zamanda ülkeyi yönetme sorumluluğu almış bir partinin, parti sorunlarına endekslediği ülke yönetimini de olumsuz etkiliyor ki bu da hiç hoş değil.

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.