Milli Eğitim Bakanlığı, Milli Eğitim Denetleme, Değerlendirme, Yönlendirme Kurulu, son günlerde Şehit Ertuğrul İlkokulu’nda devam eden grevle ilgili hazırladığı raporu bakanlığa sundu.

Milli Eğitim Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, raporun içeriğine yer verildi.

Buna göre, raporda“Okulda eğitim-öğretim faaliyetlerinin en verimli şekilde sürdürülebilmesi, öğrencilerin de bundan en yüksek seviyede yarar görmesi açısından eylemlerin bir an önce sona ermesi, idareci ve eylem yapan öğretmenlerin de sağduyularıyla davranıp ortak bir çözüme ulaşmaları gerektiği inancındayız” çağrısı yapıldı.

Milli Eğitim Denetleme, Değerlendirme, Yönlendirme Kurulu’nun ilgili raporunun sonuç bölümü şöyle:

“Şehit Ertuğrul İlkokulu’na Ocak 2015 tarihinde yaptığımız genel denetim sonrasında 05.05.2015 tarihinde ilk ziyaret yapılmıştır. İlk ziyaretimizde zaman darlığı nedeni ile tam olarak tamamlayamadığımız çalışmalarımızı tamamlamak  ve herhangi bir şüpheye yer vermemek için okula yeni bir ziyaret gerçekleştirdik. Eylem ve grevlerden dolayı okulda eğitim-öğretim faaliyetlerinin aksamaması ve gereği gibi yürütülebilmesi için okulun tüm yöneticilerinin birer sınıfın sorumluluğunu da üstlenmesinden dolayı görüşmemizde aksamalar ve kesintiler yaşanmışsa da bu bizlerin sağlıklı bilgiler almamızı engellememiştir. Kaldı ki ziyaretimiz süresince gözlemlere ve belgelere göre tespitlerde de bulunduk. Buna göre, kısa vadede yapılabilecek birçok düzenlemenin yapıldığı ve yapılmakta olduğu, okul idaresinin tarafımızdan yapılan yönlendirmelere kayıtsız kalmadığı, iyileştirmelerin bir an önce yapılabilmesi adına iyi bir yaklaşım içinde oldukları gözlemlenmiştir.

Okul öğrencilerinin bir sınıf haricinde devamlılığının arzu edilen düzeye yakın olduğunu, okul yöneticileri ve branş öğretmenlerinin grevde olan öğretmenlerin sınıflarının sorumluluğunu üstlenmeleri ile boşta kalan, eğitime devam etmeyen sınıf olmadığını da gözlemledik. Dolayısıyla okuldaki eğitimin kesintisiz devam ettiğini söyleyebiliriz. Ancak hastalık veya geçerli bir mazeret nedeni ile okula gelemeyen herhangi bir öğretmen olması durumda, müdürün dahi bir sınıfın eğitim-öğretim sorumluluğunu almasından dolayı sıkıntılar yaratabileceği bir gerçektir. Bunun için okulda hastalık nedeni ile raporlu olan öğretmenin yerine geçici öğretmen alımının hızlandırılması gerektiği görüşündeyiz.  Görevlendirilecek bir öğretmenin okulda göreve başlaması ile de okul müdürünün sınıftan çıkarak daha etkin bir şekilde idari görevlerini yerine getirmesi sağlanabilir.

Okuldaki eğitim-öğretim faaliyetleri böylesine özveri ve iyi niyetle sürdürülmeye çalışılırken, grevde olan öğretmenlerin öğretmen odasında sürekli olarak oturmaları ve derse giren diğer öğretmenlerin bundan rahatsızlık duymaları ileride daha büyük sıkıntılar yaratabilir. Bununla birlikte okulun girişinde asılı bulunan “Bu okulda grev var” pankartının okulda eğitim yok, tamamıyla grev vardır düşüncesi oluşturması doğru değildir. Çünkü doğru olan bu okuldaki bir kısım öğretmenin grevde olduğu    ancak  çoğunluğu grevde olmayan  diğer idareci ve öğretmenlerin eğitim-öğretim faaliyetlerini kesintisiz devam ettirdiğidir.

Dolayısıyla saptanan sorunların çözümüyle ilgili yapılan önerilerin üzerinden üç aydan fazla zaman geçmesine  ve okul idaresi tarafından okulda birçok konuda iyileştirme çabaları başlatılmasına rağmen, halen iyi bir okul ikliminin oluşturulamadığı, öğrencilerin bu stresli ve eylemli ortamdan olumsuz olarak etkilenmelerinin sürdüğü gözlemlenmektedir. Okulda eğitim-öğretim faaliyetlerinin en verimli şekilde sürdürülebilmesi, öğrencilerin de bundan en yüksek seviyede yarar görmesi açısından eylemlerin bir an önce sona ermesi, idareci ve eylem yapan öğretmenlerin de sağduyularıyla davranıp ortak bir çözüme ulaşmaları gerektiği inancındayız”