HÜKÜMETE AÇIK MEKTUP (PARASI OLMAYAN YAŞLI ÖLSÜN MÜ?)

Ne kadar karamsar bir başlık değil mi?Acı ama gerçek .Hep söylediğimiz yazıp çizdiğimiz bir konu var düzen hep statükodan yana çalışır.Bu işleyiş şekli yaşlılarımızı da derinden etkileyen bir uygulama.Sözde sosyal hukuk devletinde yaşıyoruz.Maalesef bu güne kadar meclisten geçirilen tüm yasalar da af uygulamaları da hep statükonun devamını sağlayacak niteliktedir.

Vergi yasaları ile blanço düzenleyen şirketlerin beyanları doğru kabul edilmekte ancak gerekli görülürse incelemeye alınmaktadır.Bu uygulama da şirketlere tanınmış özel bir biçiminde uygulanmaktadır.Zaten vergi listeleri incelenirse bu net olarak görülmektedir.Bir adamın bilmem kaç tane şirketi var.Kendi da dahil tüm ailesi süper lüks araba kullanmakta,Tüm aile fertleri yüzme havuzlu villalarda oturmakta fakat tüm şirketleri zarar etmekte.Gel keyfim gel.

Zaman zaman antrepo affı uygulanmakta ve İthalatçı tüccara kıyak geçilmektedir. KDV affı cabası.

Sözde Mütahitler ve ithalatçı tüccarlar Devlet ihalelerine katılabilsinler diye yıllarca yanlarında çalıştırdıkları kaçak işçilere af getirerek küçük bir ceza bir asgari ücret karşılığı onları yasal konuma getirmekte işleri hallolduktan sonra onları yine kaçak hale getirmektedirler. O kaçak çalışanlar da bu durumdan şikâyetçi olmamakta işlerine devam şansını yakalamaktadırlar. Zaten yatırımlarının kendilerine fayda sağlamayacağının bilincindedirler. Gelelim yaşlılarımıza.

Yaşlı bir insanımız eğer bakıma muhtaç ise ve bu hizmeti yurt içinden veya yurt dışından sağlamak durumunda ise yandı. Genelde yurt içinden bakıcı bulmak pek mümkün olmamaktadır.

Sağlık nedeni ile hastanelerimize yatan hastalarımız da eğer parası yoksa ayni akıbetle karşı karşıyadır. Ailesinden kendisine refakatçi bulamasa gecelik refakatçi hazırda beklemektedir. Gecelik ücretlerini bu durumla karşılaşan insanlarımız bilmektedir. Sağlık servislerimizde maalesef sağlıktan uzaktan yakından ilgisi olmayan belki de kaçak olarak ülkemizde bulunan birtakım insanlarla yaratılmış bir hizmet sektörü oluşturulmuştur.

Gelelim evinde refakatçiye ihtiyacı olan yaşlılarımıza. Böyle bir bakıcıyı istihdam etmek için önce ön izin müracaatı yapacak. Ülkeye geldikten sonra çalışma izni çıkartmak için bu bakıcın yaşayacağı koşullar denetlenecek, uygun görülürse müsaade çıkacak. Sonra çalışma iznini tamamlamak için.

Sözleşme imzalanacak, Sosyal sigorta ve İhtiyat sandığına kayıtları yapılacak. BitmediSağlık kontrolü yaptırılacak, Bankadan 1000 Euro’luk teminat mektubu alınacak ve tümü ile birlikte pul harçları ile birlikte Yıllık izin bedeli ödenerek kayıt yapılacak

Bütün bu işlemlerden sonra o yaşlı insanımıza bu bakıcının maliyeti, Sosyal sigorta, İhtiyat sandığı yatırımları aylık yatırılma şartı ile, Yıllık ödenekli izin, teminat mektubu, sağlık kontrolü, harçlar, yıllık çalışma izni ödeneği. Yıllık ödenekli izin toplam Aylık ortalama 700 TL’yi bulmaktadır.

Yatma bedava,yeme bedava,haftalık izni yerinde bütün masraflar yaşlımıza ait.Bir de eline net asgari ücret.Bütün bunların toplamı 3000TL’yi geçmektedir. Bu harcamayı yapacak yaşlımızın bireysel ihtiyaçları, Sağlık ve ilaç paraları bu masrafın içinde yoktur bunlar da dahil edilirse birçok yaşlı insanımızda bu rakam 4000-5000 TL.’ çıkmaktadır. Enteresan olana bu yaşlı insanımızın fonlara yatırdığı paralardan ne kendisi ne de çalışanı menfaat sağlamamaktadır. Sadece eğer refakatçi sağlıklı değilse Hastaneden faydalanmakta o da verilen ilaçlar genelde hastanede olmadığından bu ya yaşlı bu insan veya çalışan tarafından karşılanmaktadır.

Tüccara, İnşaatçıya ve diğer tüm kesimler her birkaç yılda bir yatırım affı getirilmesine rağmen bu yaşlılarımız hiçbir zaman yatırım affı yapılmamıştır. Hatta çalışma izni yenilenirken yatırımlarının eksiksiz yatırıldığına dair belde istenmektedir.

Ne olur bu yaşlılara da yatırım affı getirseniz ve bu sosyal fonlara kesinti istemeseniz Devlet mi iflas eder. Zaten bir defada statükonun ağa babalarına yaptığınız KDV affı Ülkenin bütün nüfusu yaşlı olsa ve hepsinin bakıcısı olsa tümünün yatıracağı sosyal fon toplamından fazladır.

Sosyal bir hukuk Devleti mi dediniz. Anlamadım.