HP'Lİ VEKİLLERDEN İMAR PLANI'NA DESTEK

Her iki vekil de İmar Planı’nın gerekliliğinin altını çizdi, planı sonuna kadar desteklediklerini belirtti.

Güzelyurt Milletvekili Büyükoğlu, bugüne kadar her şeyin ötelendiğini ancak “Bu imar planı ülkemiz için gerekli mi” diye sormamız gerektiğine işaret etti. Büyükoğlu şu sözlerle konuşmasını sürdürdü: “Yaşıyoruz, görüyoruz. Bugün Girne’yi kaybettik. Gemi Konağı bölgesinde bazı bölgeleri kaybettik. Bugüne dek bir planımız yoktu. Bir şeyler mutlaka birilerine dokunacak. Halkın Partisi olarak biz geldiğimizde şuna inandık; ülkemiz, halkımız için doğru neyse onu yapacağız dedik. İmar Planı olmazsa ne olacak ona bir bakmamız lazım. Ne kadar acıdır, Girne’de yürünecek yer yok, araçların geçeceği yollar tıkalı, kanalizasyon yok. Böyle nereye kadar gidecek? Birileri zarar görecekse görsün ama halkımız faydalansın. Biz İçişleri Bakanımız Ayşegül Baybars’a güveniyoruz. Doğru yolda olduğuna inanıyoruz. Bir yıllık bir süreçte çok ciddi çalışmalar yaptı, bütün paydaşlarıyla, belediye başkanlarıyla herkesle ayrı ayrı çalıştı. İmar planı olmazsa olmazımızdır.”

Çağatay: Bazı kişisel menfaatler sekteye uğrasa da biz toplum menfaatini düşünmek zorundayız

İçişleri Bakanı Ayşegül Baybars’ın “Ben yaptım oldu” gibi bir yaklaşımla ilerlemediğini söyleyen Girne Milletvekili Erek Çağatay, Defalarca toplantılar yaparak, bilgi alışverişinde bulunarak bugüne gelindiğini aktardı. Bazı belediyelerde çalışan mühendislerin de katkı koyduklarını belirten Çağatay, Bakan Baybars’ın “Ayrışılan noktalar dikkate alınacak, bir düzenleme yapılıp oy birliğiyle kabul görür bir şekle getirilmeye çalışılacaktır” ifadesinin önemli olduğunun altını çizdi, “Bu önemli bir tutumdur” dedi. Çağatay imar planını şu sözlerle yorumladı: “Ben Girne’de yaşayan bir vatandaşım. Girne’nin silueti gitti, her yer beton yığını oldu, üzülüyoruz. Ne nüfusunuzu ne de altyapınızı planlayabiliyorsunuz. İkamet alanları iç içe girmiş durumda. Turizm, yüksek öğrenim, inşaat sektörü ekonomi için önemlidir. Bunları planlarsanız ilerlersiniz. Bazı kişisel menfaatler sekteye uğrarsa, biz toplum menfaatini düşünmek zorundayız. En doğruyu birlikte bulmaya çalışacağız.”

“Ciklos raporu” 23 Aralık’ta Genel Kurul’da görüşülecek

Halkın Partisi Girne Milletvekili Erek Çağatay ve Güzelyurt Milletvekili Hasan Büyükoğlu; üyesi oldukları Araştırma Komisyonu’nun hazırladığı Ciklos Raporu’na ilişkin de değerlendirmelerde bulundu.

4 gencin hayatını kaybettiği acı kazayı araştırmanın tüm komisyon üyelerini derinden etkilediğini ve üzdüğünü belirten Erek Çağatay, komisyonun çalışmalarını tamamlandığını ancak parti olarak bazı maddelere şerh düştüklerini söyledi. “Keşke böyle bir olay yaşanmasaydı ve böyle bir komite kurulmasaydı” diyen Çağatay sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bazı noktalara şerh koymamıza rağmen oy birliğiyle geçirdik raporu. Genel Kurul’da oy birliğiyle değerlendirilmesine salık verdik. Bütçe maratonundan hemen sonra, 23 Aralık’ta bu konu Genel Kurul’a gelecek ve rapor okunacak. Rapor okunurken bizim şerh düştüğümüz 5 nokta da görüşülecek. Geneline baktığımızda, bu 5 nokta bizi olumsuz oy verme noktasına getirmedi.”

Çağatay: Kaza olan bölgede sadece üst bakım çalışması yapılmıştır

Yolda üstyapı bakım-onarım yapıldığını belirten anlatan HP’li vekiller, Türkiye ile KKTC arasında 1988’de imzalanan işbirliği protokolüyle yolların 3 kategoriye ayrıldığını anlattılar; bölünmüş yollar, tek gidiş-geliş olan anayollar ve kent içindeki yollar. Kent içi yolların tamamen KKTC sorumluluğunda yapıldığını söyleyen Girne Milletvekili Çağatay, diğer yolların ise Türkiye’de ihalesi tamamlanmış, KKTC devletinin de istimlak konusu, su-elektrik ötelemeleri gibi görevlerinin bulunduğu yollar olduğunu ifade etti: “2017 yılında yapılmış bakım onarım sözleşmesi vardır. 2017’nin Kasım ayında bu sözleşme çerçevesinde, dağ yolu dediğimiz; Girne’den Değirmenlik’e giden yolda bir çalışma başlamıştı. 2018’de yeni hükümet kurulduğunda da devletin devamlılığı gereği bu çalışmalar sürdü. Kasım 2017’de Karayolları Müdürlüğü’nün o zamanki Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı’na yazdığı bir yazıyla Lefkoşa-Girne anayolu üzerindeki üst bakım onarım çalışmalarının daha önce başladığı noktadan başlaması yönünde bir mektubu vardır. Bu mektup dikkate alınarak bu çalışmalar 2018’de dörtlü hükümetle birlikte başlamıştır. Biz üst bakım çalışması olduğunu söylüyoruz ve bu konuda ısrar ediyoruz. O nedenle de şerh koyduk. Çünkü üst bakım çalışmalarında sadece asfalt ve asfaltın çöküşüyle ilgili çalışmalar yapılmıştır. Bunu tutanakları da dikkate alarak söylüyorum. Yol yükseltilmiştir, bu da çökmelerden kaynaklıdır. Bu yükseltmelerle ve meyil verilmek suretiyle yapılan bazı değişikliklerle yol kenarlarında şev oluşmuştur. Bu projenin içinde bir de Lefkoşa’dan Girne’ye gelen yönde daha önce açık bir kanal vardı. Bu kanal, proje kapsamında yer altına indirilmiş borularla kapalı drenaj haline getirildi. Dağ ile yol arasında o şevin de oluşturduğu bir meyil söz konusu. Trafikte tehlike yaratmamak adına o alanda düzleştirme yapıldığını da görüyoruz. Zaten söylenen o açık kanal, dört gencimizi yitirdiğimiz, suyun bir anda patlak verdiği nokta değil. Sıkıntının yaşandığı yer Lefkoşa’ya doğru bir noktadır. Piknik alanı dediğimiz yönden, rekor yağıştan kaynaklı patlama sonrası yolun üstüne çıkması sonucu meydana gelmiştir. Bu gelişmeler yeni bir yol yapımına girmez. Üst yapı bakım-onarımın bir parçasıdır.”

Büyükoğlu: Başsavcılık ve polis raporları bizim için çok önemli

Araştırma Komitesi’nin çok detaylı bir çalışma yaptığına işaret eden HP Güzelyurt Milletvekili Hasan Büyükoğlu, “Polis, sivil savunma, mimar mühendisler odası gibi paydaşlarla görüşüldü. Uzun soluklu bir değerlendirme yapıldı. Menfezin yetersiz olduğundan bahsediliyor ama menfezle ilgili bir çalışma yoktur. Kaza günü bir saat içinde düşen yağmur oranı inanılmaz bir rakam. Menfezin yeni olduğu durumda taşıyabileceği su miktarı 50 metreküpse, oradaki menfez 33 metreküp su çekebilecek durumdaydı. Bizim için Başsavcılık ve polis raporları çok önemlidir” dedi.

Ulaştırma Bakanlığı’ndan Araştırma Komitesi çalışmalarına tam destek

Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı’nın tüm bulguları Araştırma Komitesi’ne sunduğunu ifade eden vekiller, Başta Bakan Tolga Atakan olmak üzere tüm bakanlık çalışanlarının olayın tüm çıplaklığıyla ortaya çıkması için elinden geleni yaptığını söyledi. 7 kişiden oluşan Araştırma Komitesi’nin çok uyumlu, titiz ve ciddi bir çalışma yaptığını belirten HP vekilleri 23 Aralık’ta Genel Kurul’da rapor görüşülürken de bir tartışma olacağını düşünmediklerini dile getirdi.

Büyükoğlu: İmar Planı konusunda İçişleri Bakanımız doğru yoldadır, ona güveniyoruz

İmar Planı konusunda da konuşan Güzelyurt Milletvekili Büyükoğlu, bugüne kadar her şeyin ötelendiğini ancak “Bu imar planı ülkemiz için gerekli mi” diye sormamız gerektiğine işaret etti. Büyükoğlu şu sözlerle konuşmasını sürdürdü: “Yaşıyoruz, görüyoruz. Bugün Girne’yi kaybettik. Gemi Konağı bölgesinde bazı bölgeleri kaybettik. Bugüne dek bir planımız yoktu. Bir şeyler mutlaka birilerine dokunacak. Halkın Partisi olarak biz geldiğimizde şuna inandık; ülkemiz, halkımız için doğru neyse onu yapacağız dedik. İmar Planı olmazsa ne olacak ona bir bakmamız lazım. Ne kadar acıdır, Girne’de yürünecek yer yok, araçların geçeceği yollar tıkalı, kanalizasyon yok. Böyle nereye kadar gidecek? Birileri zarar görecekse görsün ama halkımız faydalansın. Biz İçişleri Bakanımız Ayşegül Baybars’a güveniyoruz. Doğru yolda olduğuna inanıyoruz. Bir yıllık bir süreçte çok ciddi çalışmalar yaptı, bütün paydaşlarıyla, belediye başkanlarıyla herkesle ayrı ayrı çalıştı. İmar planı olmazsa olmazımızdır.”

Çağatay: Bazı kişisel menfaatler sekteye uğrasa da biz toplum menfaatini düşünmek zorundayız

İçişleri Bakanı Ayşegül Baybars’ın “Ben yaptım oldu” gibi bir yaklaşımla ilerlemediğini söyleyen Girne Milletvekili Erek Çağatay, Defalarca toplantılar yaparak, bilgi alışverişinde bulunarak bugüne gelindiğini aktardı. Bazı belediyelerde çalışan mühendislerin de katkı koyduklarını belirten Çağatay, Bakan Baybars’ın “Ayrışılan noktalar dikkate alınacak, bir düzenleme yapılıp oy birliğiyle kabul görür bir şekle getirilmeye çalışılacaktır” ifadesinin önemli olduğunun altını çizdi, “Bu önemli bir tutumdur” dedi. Çağatay imar planını şu sözlerle yorumladı: “Ben Girne’de yaşayan bir vatandaşım. Girne’nin silueti gitti, her yer beton yığını oldu, üzülüyoruz. Ne nüfusunuzu ne de altyapınızı planlayabiliyorsunuz. İkamet alanları iç içe girmiş durumda. Turizm, yüksek öğrenim, inşaat sektörü ekonomi için önemlidir. Bunları planlarsanız ilerlersiniz. Bazı kişisel menfaatler sekteye uğrarsa, biz toplum menfaatini düşünmek zorundayız. En doğruyu birlikte bulmaya çalışacağız.”