Covid19 hastalığının KKTC’de görülmeye başladığı 10 Mart 2020 tarihinden sonra alınan tedbirler ve halkımızın gösterdiği özveri ile iki ay gibi kısa bir sürede pandemi savaşının birinci dalgası kazanılmıştı. 1 Temmuz 2020 itibarı ile ülkeye karantinasız ve kontrolsüz girişlerin başlaması neticesinde bugün ikinci dalga ile yüzleşmek zorunda kalıyoruz.

1 Temmuz’dan sonra yaşanan süreçte ülke sınırlarının açılması ile uzmanların görüşlerine kulaklarını tıkayan UBP-HP Hükümeti ülkeyi içinden çıkılmaz bir sürece sürüklemiştir. Yönetim zafiyeti nedeni ile şu anda ülkenin her yerinde kaynağı bilinmeyen Covid19 bulaşmalarının sayısı katlanarak artmaya devam etmektedir. Sağlık Bakanlığı ülke genelinde pandeminin kontrolünü yitirmiştir. Hastanelerin ve karantina otellerinin kapasiteleri kısa bir sürede tamamen dolmuştur.

Aradan geçen altı aya rağmen Pandemi Hastanesi yapmayan, sağlık çalışanlarının tüm uyarılarına rağmen zamanında gerekli önlemleri almayan, yeterli hastane kapasitesi olmamasına rağmen garantina şartlarını sağlamadan ülkeye girişlere izin veren, evde, otelde izole olma şartına uymayanları kontrol etmeyen, yasaklara uyulup uyulmadığını denetlemeyen UBP-HP Hükümeti bugün yaşananların tek sorumlusudur.

Ekonomik imkanların kısıtlı olmasını bahane ederek, turist olarak ülkeye gelecek kişilerin ekonomiye para kazandırmasını sağlamak düşüncesi ile, yetersiz önlemlerle ülkeye girişlere göz yuman UBP—HP Hükümeti gelinen noktada yaşanacak ekonomik kayıplardan birebir sorumludur. Pandeminin yayılarak devam etmesi halinde engellenemez ekonomik kayıplar yaşanması kaçınılmaz olacak ve KKTC Bütçesi’ne maliyeti karşılanamaz noktalara gelecektir. Hükümet şapkasını önüne koyarak neyi yanlış yaptığını düşünmeli, birkaç kişinin memnuniyeti yerine halkın çıkarlarına göre hareket etmeye başlamalıdır veöncelik her zaman halk sağlığı olmalıdır.

Bu hafta Maliye Bakanlığı’nda aramızdan iki arkadaşımızın Covid19 PCR testi sonucu ayrı ayrı kaynağı belirsiz şekilde pozitif çıkmış olması gösteriyorki bulaşın yayılma hızı artık çok yüksektir.İşyerlerinde kalabalık ortamlarda çalışmak zorunda olan tüm çalışanlar için tehlike gün geçtikçe artmaktadır. Hal böyle iken salgın kontrol altına alınıncaya kadar kamu özel gözetmeksizin tüm işyerleri için ilave tedbirler alınmalı yoğunluğu azaltmak için rotasyon usulü çalışmaya geçilmelidir.

Hükümet yanlış kararlar sonucu neden olduğu ikinci dalga salgını kontrol altına almak için zaman kaybetmeksizin yasalar gereği salgın yönetimini Bulaşıcı Hastalıklar Üst Kurulu’na bırakmalıdır.

Yaşanan zor süreçte Covid19 salgınının yeniden kontrol altına alınabilmesi, yöneticilerin atacağı doğru adımlar kadar halkın işbirliği içinde kurallara uymasını gerektirmektedir. Kendimizin ve sevdiklerimizin sağlığı için, sağduyulu davranarak, “MESAFE - MASKE - HİJYEN” kurallarına uyarak bir kez daha hep birlikte bu salgını yenebiliriz.

Hazine-Sen olarak Hükümet’in “Bulaşıcı Hastalıklar Üst Kurulu”nun kararları doğrultusunda tedbirler alınması gerektiği düşüncesindeyiz. Yoksa bu çember daraldıkça sizi bu virüsten ne koltuklarınız nededokunulmazlığınız koruyamayacaktır.